2025 yılı itibarıyla Amerika Birleşik Devletleri’nin Karayip Denizi ve Pasifik Okyanusu’nda başlattığı askeri operasyonlar, Donald Trump yönetiminin “narko-terörizmle mücadele” olarak tanımladığı kapsamlı askeri stratejinin bir parçasıdır. Bu operasyonlar, özellikle Venezuela açıklarında ve Güney Amerika sularında seyreden teknelere yönelik hava ve deniz saldırılarını içermektedir. Karayipler ve Pasifik’te düzenlenen bu saldırılar sonucunda, Eylül–Aralık 2025 döneminde toplam 22 saldırı gerçekleştirilmiş, 87 kişi hayatını kaybetmiştir.
ABD'nin Karayip Denizi ve Pasifik Okyanusu’nda Başlattığı Askeri Operasyonlar - (ABC News)
Operasyonların Arka Planı
Donald Trump yönetimi, 2025 yılı Ağustos ayından itibaren Latin Amerika kaynaklı uyuşturucu kartellerine karşı askeri operasyonları genişletmiştir. 8 Ağustos 2025 tarihinde imzalanan başkanlık kararnamesiyle Trump, Latin Amerika kökenli kartellerle “yerinde mücadele” için ordunun daha yoğun biçimde kullanılmasını emretmiştir.
Bu kararın ardından, 2 Ekim 2025 tarihinde ABD yönetimi, Kongre’ye gizli bir bildirim göndererek ülkenin “yabancı terör örgütleri listesine alınan uyuşturucu kartelleriyle savaş halinde” olduğunu resmen bildirmiştir. Savunma Bakanlığı (Pentagon) tarafından iletilen bu belgede, ABD’nin “uluslararası olmayan bir silahlı çatışma” içinde bulunduğu ve bu durumun ulusal güvenlik kapsamında değerlendirildiği ifade edilmiştir.
Trump yönetimi aynı dönemde, Kolombiya, Venezuela, Meksika ve Orta Amerika menşeli bazı grupları “Yabancı Terör Örgütü” (FTO) olarak tanımlamıştır. Şubat 2025’te Venezuela merkezli Tren de Aragua örgütü bu listeye dahil edilmiştir. Ayrıca, ABD Hazine Bakanlığı 25 Temmuz 2025 tarihinde Cartel de los Soles adlı yapıyı “Özel Olarak Belirlenmiş Küresel Terörist” (SDGT) olarak sınıflandırmış ve örgüt liderliğinin Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro’ya bağlı olduğunu ileri sürmüştür.
ABD Adalet Bakanlığı da aynı dönemde, uyuşturucu kaçakçılığı eylemlerinin artık “terör faaliyetleri” kapsamında değerlendirileceğini duyurmuştur. Bu çerçevede Güney Komutanlığı’na (SOUTHCOM) bağlı birliklerin Karayipler’e intikali hızlandırılmıştır. Savunma Bakanı Pete Hegseth, Eylül 2025 başında yaptığı açıklamada, ABD ordusunun “Venezuela’da rejim değişikliğini de içerebilecek her tür askeri senaryoya hazır olduğunu” bildirmiştir.
2025 Ekim ayında, ABD Başkanı Trump yönetiminin kararnamesiyle Karayipler Denizi ve Pasifik Okyanusu’nda yürütülen askerî eylemler “narko-terörizmle savaş” kampanyasının resmi başlangıcı olarak tanımlanmıştır. Bu tarihten itibaren ABD ordusu, uluslararası sularda seyreden ve uyuşturucu taşıdığı iddia edilen tekneleri hedef almaya başlamıştır.

ABD savaş gemisi - (Anadolu Ajansı)
Askeri Yığınak ve Konuşlandırmalar
Deniz Gücü
ABD, Ağustos 2025 sonundan itibaren Karayipler Denizi ve Venezuela açıklarında büyük ölçekli bir askerî konuşlanma başlatmıştır. The Associated Press’in Pentagon kaynaklarına dayandırdığı habere göre, 22 Ekim 2025 tarihi itibarıyla bölgeye 8 savaş gemisi gönderilmiştir. Bu gemiler arasında 3 muharip gemi, 3 amfibi hücum gemisi, 1 kruvazör ve 1 kıyı muharebe gemisi yer almıştır.
Söz konusu gemiler, uzun menzilli Tomahawk seyir füzeleri, deniz helikopterleri ve Harrier tipi muharip uçaklarını taşıma kabiliyetine sahiptir. Ayrıca USS Newport News adlı hızlı taarruz nükleer denizaltısının Güney Amerika açıklarında görev yaptığı Pentagon tarafından doğrulanmıştır.
5 Kasım 2025 tarihinde ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, USS Gerald R. Ford uçak gemisinin Akdeniz’den ayrılarak Karayipler’e doğru yola çıktığını açıklamıştır. Aynı gün, USS Bainbridge destroyerinin de Cebelitarık Boğazı’nı geçerek Atlantik Okyanusu’na girdiği doğrulanmıştır. Ford’un görev grubunda yer alan USS Winston Churchill, USS Mahan, USS Forrest Sherman ve USS Mitchener destroyerlerinin bir kısmının Ekim 2025’te Akdeniz ve Kızıldeniz’de konuşlu kaldığı, diğerlerinin Karayipler’e yönlendirildiği belirtilmiştir.
Pentagon verilerine göre, Ekim 2025 ortası itibarıyla bölgede 6.000’den fazla Amerikan askeri konuşlandırılmıştır. Bu durum, ABD’nin Latin Amerika sularındaki askerî varlığında son on yılların en büyük artışı olarak kayda geçmiştir.
Hava Unsurları
ABD, deniz gücüne ek olarak Karayipler bölgesine F-35B Lightning II savaş uçaklarından oluşan bir filo göndermiştir. Pentagon’un açıklamasına göre, bu uçaklar Eylül 2025 ortalarında Porto Riko’daki bir hava üssüne konuşlandırılmıştır. Ardından, MQ-9 Reaper tipi silahlı insansız hava araçları (İHA) da aynı üsse gönderilmiştir.
Operasyon bölgesinde, geçici olarak konuşlandırılan başka hava unsurları da faaliyet göstermiştir. Bu unsurlar arasında keşif ve gözetleme uçakları, deniz devriyesi görevinde kullanılan platformlar ve gece operasyonlarında kullanılan saldırı uçakları yer almıştır. Pentagon, hava unsurlarının sayısına ilişkin net bilgi paylaşmamıştır.
Kara ve Deniz Piyadeleri
Askeri yığınak kapsamında, ABD Eylül 2025 itibarıyla deniz piyadeleri ve çıkarma birliklerini bölgeye sevk etmiştir. Bu birliklerin bir kısmı USS Iwo Jima ve USS Bainbridge gemilerinde konuşlandırılmış, hava taşımacılığı için MV-22 Osprey uçakları ve saldırı helikopterleri görevlendirilmiştir.
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, 16 Eylül 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, bu birliklerin “gerekli görülmesi halinde Venezuela topraklarında operasyon düzenleyebilecek kabiliyette” olduğunu belirtmiştir.
Karayipler ve Pasifik’teki Saldırılar
Eylül 2025
2 Eylül 2025 – İlk Saldırı (Karayipler)
ABD Başkanı Donald Trump, 2 Eylül 2025 tarihinde kendi sosyal medya platformu üzerinden Karayip Denizi’nde gerçekleştirilen ilk saldırının görüntülerini paylaşmıştır. Trump, videoyla birlikte yaptığı açıklamada, “saldırının, ABD’ye uyuşturucu taşıyan bir tekneyi hedef aldığını” belirtmiştir.
Trump, saldırıda “11 Tren de Aragua narko-teröristi”nin öldürüldüğünü açıklamıştır. Başkan, bu kişilerin “Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro’nun kontrolü altında” olduklarını iddia etmiştir. Maduro ise bu iddiayı reddetmiştir.
Washington Post’un Kasım sonunda yayımladığı haberde, bu ilk saldırıdan sağ kurtulan iki kişinin bulunduğu ve bu kişilerin daha sonra “follow-on strikes” (takip eden saldırılarda) öldürüldükleri bilgisi yer almıştır. Haberde, “Savunma Bakanı Pete Hegseth sözlü bir talimat verdi” ifadesi kullanılmıştır.
15 Eylül 2025 – İkinci Saldırı (Karayipler)
Trump, 15 Eylül 2025 tarihinde düzenlenen ikinci saldırıda “çatışmada üç erkek teröristin öldürüldüğünü” açıklamıştır. Gazetecilerin olayın yeriyle ilgili soruları üzerine Trump, saldırının “uluslararası sularda” gerçekleştiğini belirtmiştir. Trump, saldırıya ilişkin olarak “teknenin uyuşturucu taşıdığına dair kanıtlarımız var — okyanusta her yerde büyük çuvallarla kokain ve fentanil vardı” ifadelerini kullanmıştır.
19 Eylül 2025 – Üçüncü Saldırı (Karayipler)
Trump, 19 Eylül 2025 tarihinde Karayipler’de düzenlenen üçüncü saldırıda üç kişinin öldürüldüğünü açıklamıştır. Başkan, öldürülen kişilerin “belirlenmemiş bir terör örgütü için çalıştıklarını” ileri sürmüştür.
Trump, açıklamasında saldırının gerekçesine dair “istihbarat, teknenin uyuşturucu kaçakçılığı yaptığını ve Amerikalıları zehirlemek amacıyla bilinen bir güzergâhta ilerlediğini gösterdi” ifadelerini kullanmıştır.
Bu üç saldırı sonucunda Eylül ayı boyunca toplam 17 kişi hayatını kaybetmiştir. ABD yönetimi, hedef alınan teknelerin Venezuela çıkışlı olduğunu ve uyuşturucu madde taşımakla suçlanan örgütlerle bağlantılı olduklarını açıklamıştır.

2 Eylül - 4 Kasım 2025 Tarihleri Arasında ABD’nin Karayipler ve Pasifik’teki Askeri Operasyonlarını Gösteren İnfografik - (Anadolu Ajansı)
Ekim 2025
3 Ekim 2025 – Dördüncü Saldırı (Venezuela Açıkları)
ABD Başkanı Donald Trump, 3 Ekim 2025 tarihinde düzenlenen dördüncü saldırının sonucunda 4 kişinin öldüğünü açıklamıştır. Trump, saldırıya ilişkin olarak “tekne, 25 ila 50 bin kişiyi öldürebilecek kadar uyuşturucuyla yüklüydü” ifadelerini kullanmıştır.
Saldırının Venezuela kıyılarına yakın uluslararası sularda gerçekleştirildiği bildirilmiştir. Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada teknede bulunan kişilerin “aslında Kolombiyalı olduklarını” belirtmiştir.
14 Ekim 2025 – Beşinci Saldırı (Karayipler)
Trump, ABD Donanması’nın 250. yıl dönümünü kutladığı konuşmasında, Karayipler’de gerçekleştirilen beşinci saldırıda 6 kişinin öldüğünü duyurmuştur. Trump, istihbaratın teknenin “uyuşturucu madde taşıdığını” ve “yasadışı narko-terörist ağlarla bağlantılı olduğunu” gösterdiğini açıklamıştır.
16 Ekim 2025 – Altıncı Saldırı (Yarı Batık Tekne)
16 Ekim 2025 tarihinde ABD Savunma Bakanlığı tarafından yayımlanan video görüntülerinde, Karayipler’de yarı batık bir teknenin vurulduğu görülmüştür. Trump, teknenin “fentanille dolu” olduğunu söylemiştir. Saldırıda dört kişiden ikisi öldürülmüştür. İki kişi sağ kurtulmuş, Trump bu kişileri “teröristler” olarak tanımlamıştır. Söz konusu iki kişi kısa süre içinde Kolombiya ve Ekvador’a iade edilmiştir.
17 Ekim 2025 – Yedinci Saldırı (Karayipler)
Savunma Bakanı Pete Hegseth, 17 Ekim’de düzenlenen yedinci saldırıda üç kişinin öldüğünü bildirmiştir. Açıklamada, öldürülen kişilerin “Kolombiya merkezli terör örgütleriyle bağlantılı oldukları” ifade edilmiştir.
21 Ekim 2025 – Sekizinci Saldırı (Doğu Pasifik)
21 Ekim 2025 tarihinde ABD, ilk kez Pasifik Okyanusu’nda bir tekneyi hedef almıştır. Hegseth, "operasyonun, Pasifik Okyanusu’nda hedef alınan ilk tekneye yönelik olup iki kişinin ölümüne yol açtığı" açıklamasını yapmıştır.
22 Ekim 2025 – Dokuzuncu Saldırı (Pasifik)
22 Ekim 2025 tarihinde gerçekleştirilen saldırıda üç kişi ölmüştür.
24 Ekim 2025 – Onuncu Saldırı (Venezuela Açıkları)
24 Ekim 2025 tarihinde Venezuela açıklarında gerçekleştirilen onuncu saldırıda altı kişi hayatını kaybetmiştir. Hegseth, “Tren de Aragua tarafından işletildiği iddia edilen bir uyuşturucu teknesi” olduğunu açıklamıştır.
27 Ekim 2025 – On Birinci Saldırı (Doğu Pasifik)
27 Ekim’de düzenlenen saldırı, operasyonun o tarihe kadarki en kapsamlı eylemi olmuştur. Hegseth, “ABD, üç eşzamanlı saldırıda dört uyuşturucu teknesini hedef aldı”) açıklamasını yapmış ve bu saldırılarda 14 kişinin öldüğünü bildirmiştir. Ayrıca bir kişinin sağ kurtulduğu, ancak ABD Sahil Güvenliği ve Meksika Donanması tarafından yapılan arama çalışmalarında bulunamadığı açıklanmıştır.
29 Ekim 2025 – On Beşinci Saldırı (Pasifik)
29 Ekim’de düzenlenen saldırıda dört kişi öldürülmüştür. Hegseth, saldırıya ilişkin olarak “Bu tekne, diğerleri gibi, istihbaratımıza göre yasa dışı uyuşturucu kaçakçılığına karışmış, bilinen bir güzergâh üzerinde seyreden ve uyuşturucu taşıyan bir araçtı” açıklamasını yapmıştır.
Kasım 2025
1 Kasım 2025 – On Altıncı Saldırı (Karayipler)
Savunma Bakanı Pete Hegseth, 1 Kasım 2025 tarihinde Karayipler’de düzenlenen saldırıda üç kişinin öldüğünü açıklamıştır. Hegseth, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullanmıştır: “Bu narko-teröristler, Amerikalıları zehirlemek için uyuşturucuları kıyılarımıza getiriyor — ve başarılı olamayacaklar. Bakanlık onlara El-Kaide’ye davrandığımız gibi davranacak. Onları izlemeye, haritalandırmaya, avlamaya ve öldürmeye devam edeceğiz.”
4 Kasım 2025 – On Yedinci Saldırı (Doğu Pasifik)
4 Kasım 2025 tarihinde Doğu Pasifik’te gerçekleştirilen saldırıda iki kişi ölmüştür. Hegseth, X platformundaki açıklamasında “Amerika’ya uyuşturucu taşımayı ve vatandaşlarımızı zehirlemeyi amaçlayan HER gemiyi bulacak ve yok edeceğiz. Anavatanı korumak en yüksek önceliğimizdir. Hiçbir kartel teröristi Amerikan ordusuna karşı bir şansa sahip değildir.” ifadelerini kullanmıştır.
6 Kasım 2025 – On Sekizinci Saldırı (Karayipler)
6 Kasım 2025 tarihinde gerçekleştirilen saldırıda üç kişi ölmüştür. Hegseth, yaptığı açıklamada “Anavatanımızı tehdit eden tüm narko-teröristlere sesleniyorum: hayatta kalmak istiyorsanız, uyuşturucu kaçakçılığını durdurun. Eğer ölümcül uyuşturucu taşımaya devam ederseniz — sizi öldüreceğiz.” demiştir.
9 Kasım 2025 – On Dokuzuncu ve Yirminci Saldırılar (Doğu Pasifik)
9 Kasım 2025 tarihinde Doğu Pasifik’te iki ayrı saldırı düzenlenmiştir. Her bir teknede üçer kişi öldürülmüştür. Hegseth, sosyal medya açıklamasında “Başkan Trump yönetiminde, anavatanı koruyor ve ülkemize ve halkımıza zarar vermek isteyen bu kartel teröristlerini öldürüyoruz.” ifadelerini kullanmıştır.
15 Kasım 2025 – Yirmi Birinci Saldırı (Doğu Pasifik)
15 Kasım 2025 tarihinde ABD Güney Komutanlığı (SOUTHCOM), Doğu Pasifik’te bir tekneye yönelik saldırının görüntülerini paylaşmıştır. Saldırıda üç kişi ölmüştür. Açıklamada bunun “Karayipler ve Doğu Pasifik’te bu türden teknelere yönelik 21. saldırı olup toplamda 83 kişinin ölümüne yol açtığı” belirtilmiştir.
Aralık 2025
4 Aralık 2025 – Doğu Pasifik’te Ek Saldırı
ABD ordusu, 5 Aralık 2025 tarihinde Doğu Pasifik’te uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı iddia edilen bir tekneye yönelik bir hava saldırısı gerçekleştirdiğini açıklamıştır. ABD Güney Komutanlığı (U.S. Southern Command – SOUTHCOM) tarafından yapılan açıklamada, “ABD ordusu Perşembe günü yaptığı açıklamada, Doğu Pasifik’te uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı düşünülen bir tekneye düzenlenen saldırıda dört erkeğin öldürüldüğünü, hedefin uyuşturucu ticareti için kullanılan ve belirlenmiş bir terör örgütü tarafından işletilen bir gemi olduğunu bildirdi.” ifadeleri kullanılmıştır.
SOUTHCOM, operasyonun ABD merkezli sosyal medya platformu X üzerinden duyurulduğunu ve eylemin “ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth’in emriyle” gerçekleştirildiğini açıklamıştır.Açıklamada, “istihbarat, teknenin yasa dışı uyuşturucu taşıdığını ve Doğu Pasifik’te bilinen bir uyuşturucu kaçakçılığı güzergâhı boyunca seyrettiğini gösterdi” bilgisine yer verilmiştir.
SOUTHCOM açıklamasında ayrıca, “teknede bulunan dört erkek narko-terörist öldürüldü” ifadesi kullanılmıştır. Bu saldırı, ABD ordusunun Eylül 2025’ten bu yana Karayip Denizi ve Doğu Pasifik’te uyuşturucu taşıdığı iddia edilen teknelere karşı düzenlediği en az 22 saldırıdan biri olmuştur. ABD kaynaklarına göre, bu saldırılarda toplam en az 87 kişi öldürülmüştür.
Hukuki Tartışmalar ve Tepkiler
ABD İçinde Hukuki Süreçler
Trump yönetiminin 2 Eylül–6 Kasım 2025 tarihleri arasında Karayipler ve Pasifik’te düzenlediği saldırılar, ABD içinde hukuki ve anayasal tartışmalara yol açmıştır. Savunma Bakanı Pete Hegseth’in 5 Kasım 2025’te yaptığı açıklamayla birlikte, saldırı sayısının 16’ya ulaştığı ve en az 66 kişinin öldüğü doğrulanmıştır.
Kongre’de hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat üyeler, bu operasyonların Kongre onayı olmaksızın yürütülmesini eleştirmiştir. Bazı üyeler, 1973 tarihli War Powers Resolution uyarınca Başkan’ın 60 günü aşan askeri angajmanları için Kongre yetkilendirmesi gerektiğini vurgulamıştır. Özellikle Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’nin üyeleri, Savunma Bakanı Hegseth ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio’dan operasyonların yasal dayanaklarını açıklamalarını istemiştir.
Trump yönetimi, Kongre’nin onayı olmadan düzenlenen saldırıların meşru olduğunu savunmuştur. Trump, CBS News’e verdiği 24 Ekim 2025 tarihli röportajda, “Bu bir savaş değil, ama bizi çok kötü davrandılar. Maduro’nun günleri sayılı.” ifadelerini kullanmıştır. Aynı röportajda, Venezuela’ya kara saldırısı düzenleyip düzenlemeyeceği sorulduğunda “Bunu düşünmüyorum.” demiştir.
ABD’deki bazı hukukçular ve insan hakları kuruluşları, saldırıların meşruiyetini sorgulamıştır. American Civil Liberties Union (ACLU) ve Center for Constitutional Rights (CCR) gibi kuruluşlar, yürütmenin bu eylemleri “yargı denetimi dışında” gerçekleştirdiğini belirterek soruşturma çağrısı yapmıştır.
Uluslararası Hukuk ve İnsan Hakları Tepkileri
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, 31 Ekim 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, ABD’nin Karayipler ve Pasifik’te gerçekleştirdiği saldırıların “uluslararası hukukta hiçbir meşru gerekçesi bulunmadığını” belirtmiştir. Türk, “60’tan fazla kişinin uluslararası sularda öldürüldüğüne dair raporlar” bulunduğunu, bu eylemlerin “uluslararası insan hakları hukukunun açık ihlali” anlamına geldiğini ifade etmiştir.
BM’nin terörle mücadele ve insan hakları özel raportörü Ben Saul da 24 Ekim 2025 tarihli New York basın toplantısında, bu operasyonları “uluslararası hukuka aykırı öldürmeler” olarak nitelendirmiştir. Saul, “Uluslararası hukukta, açık denizlerde şüpheli uyuşturucu kaçakçılarını öldürmek için askeri güç kullanma yetkisi bulunmamaktadır.” demiştir.
Birleşmiş Milletler yetkilileri, 2025 Ekim sonu itibarıyla Washington’dan operasyonların durdurulmasını ve soruşturma başlatılmasını talep etmiştir. Volker Türk, 1 Kasım 2025’te yaptığı ikinci açıklamada, “Bu saldırılar ve artan insani kayıplar kabul edilemezdir.” ifadesini kullanmıştır.
Latin Amerika’daki liderler de ABD’nin eylemlerine tepki göstermiştir. Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, 17 Ekim 2025’te yaptığı açıklamada saldırıları “cinayet” olarak nitelendirmiş ve ABD’nin “Latin Amerika’yı baskı altına almaya çalıştığını” öne sürmüştür. Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro ise ABD’yi “savaş uydurmakla” suçlamış ve “uluslararası sularda gerçekleştirilen bu eylemlerin Venezuela’nın egemenliğine tehdit oluşturduğunu” söylemiştir. Bu açıklamalara rağmen, ABD yönetimi operasyonları durdurmamış ve 6 Kasım 2025’e kadar hava ve deniz saldırılarını sürdürmüştür.
Bölgesel ve Diplomatik Yansımalar
Venezuela
ABD’nin Karayipler ve Pasifik’te başlattığı operasyonlar, Venezuela yönetimiyle doğrudan diplomatik bir krize dönüşmüştür. Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, 23 Ekim 2025 tarihinde yaptığı konuşmada, ABD’nin Karayipler’de artan askeri faaliyetlerini “doğrudan bir tehdit” olarak nitelendirmiştir.
Maduro, bu açıklamasında “ABD’nin olası askerî hamlesine karşı Rusya menşeli Igla-S tipi kısa menzilli uçaksavar füzelerinin ülkenin stratejik hava savunma bölgelerine konuşlandırıldığını” bildirmiştir. Maduro, “Venezuela’nın elinde 5 bini aşkın Igla-S füzesi bulunmakta ve bunlar ülkenin en uzak dağlarına, kasabalarına ve şehirlerine yerleştirilmiştir.” demiştir.
Maduro yönetimi saldırılara karşılık olarak, ülke genelinde 4,5 milyon milis gücünü seferber ettiğini ve “herhangi bir dış saldırıyı püskürtmeye hazır olduklarını” açıklamıştır. Venezuela hükümeti, ABD’nin Venezuela açıklarındaki teknelere düzenlediği saldırıların “uluslararası hukuka aykırı” olduğunu ve “egemenliğe açık müdahale teşkil ettiğini” belirtmiştir.
Kolombiya
Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, 17 Ekim 2025 tarihinde ABD’nin Karayipler’de gerçekleştirdiği saldırılarda Kolombiya vatandaşlarının da öldüğünü açıklamıştır. Petro, bu eylemleri “cinayet” olarak nitelendirmiş ve ABD’nin “Latin Amerika’yı boyun eğdirmeye çalıştığını” öne sürmüştür. Bu açıklamadan kısa süre sonra ABD yönetimi, 18 Ekim 2025 tarihinde Petro ve yakın çevresine yaptırım uygulama kararı almıştır. Aynı zamanda ABD, Kolombiya’yı “uyuşturucuyla savaşta müttefik” statüsünden çıkarmıştır.
Bu gerilimin ardından, ABD Başkanı Trump 19 Ekim 2025 tarihinde Kolombiya’ya yapılan yardımların iptal edileceğini duyurmuştur.
Trinidad ve Tobago
20 Ekim 2025 tarihinde ABD’ye ait bir destroyer, Trinidad ve Tobago limanına demirlemiştir. ABD yetkilileri, bu geminin “ortak tatbikat” amacıyla bölgede bulunduğunu açıklamıştır. Ancak aynı gün Venezuela yönetimi, Trinidad ve Tobago ile imzalanmış enerji iş birliği anlaşmalarını askıya aldığını duyurmuştur.
Trinidad ve Tobago hükümeti, ABD gemisinin “ortak deniz güvenliği tatbikatına katıldığını” bildirmiştir. Ancak Caracas yönetimi, bu ziyareti “ABD’nin bölgedeki kuşatma stratejisinin bir parçası” olarak tanımlamıştır.
Meksika ve Ekvador
ABD’nin 27 Ekim 2025 tarihinde Pasifik’te dört tekneyi aynı gün hedef aldığı saldırılardan birinde, tek hayatta kalan kişi Meksika sularında kaybolmuştur. ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, olaydan sonra Meksika hükümetinden arama desteği talep ettiklerini açıklamıştır. Meksika Donanması, kayıp kişinin bulunamadığını 30 Ekim 2025 tarihinde bildirmiştir.
Aynı saldırı serisinde sağ kurtulan iki kişiden biri Ekvador vatandaşı Andrés Fernando Tufiño Chila, diğeri Kolombiyalı Jeison Obando Pérez olmuştur. Her iki kişi, 18–20 Ekim 2025 tarihleri arasında ülkelerine iade edilmiştir. Ekvador Başsavcılığı 20 Ekim 2025’te yayımladığı açıklamada, Tufiño Chila’nın ülkesinde herhangi bir suç kaydı bulunmadığını belirtmiştir.
Uluslararası Diplomatik Tepkiler
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, 31 Ekim 2025 tarihli açıklamasında ABD’ye “uluslararası sularda yürüttüğü ölümcül operasyonları derhal durdurma” çağrısı yapmıştır. Aynı gün Avrupa Birliği Dış İlişkiler Servisi (EEAS), yayımladığı bildiride “Karayipler’deki Amerikan askerî eylemlerinin bölgesel istikrara tehdit oluşturduğu” yönünde kaygı bildirmiştir.
Kasım 2025 başı itibarıyla Latin Amerika’daki bölgesel tepkiler sürerken, ABD Savunma Bakanlığı 5 Kasım 2025 tarihinde yeni bir uçak gemisi grubunun Karayipler’e gönderildiğini doğrulamıştır.


