Donald Trump - Ahmed Şara Görüşmesi, 10 Kasım 2025 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri’nin başkenti Washington’da, Beyaz Saray’da gerçekleşen üst düzey diplomatik bir görüşmedir. Bu temas, bir Suriye devlet başkanının ABD Başkanı ile Beyaz Saray’da gerçekleştirdiği ilk resmi görüşme olarak kayıtlara geçmiştir.

ABD Başkanı Trump ile Suriye Cumhurbaşkanı Şara bir arada, 10 Kasım 2025 - (Anadolu Ajansı)
Ahmed Şara’nın Washington Temasları
Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara, Beyaz Saray görüşmesi öncesinde Washington’da çeşitli temaslarda bulunmuştur. 10 Kasım 2025’te ABD’deki Suriye topluluğu ile bir araya gelen el-Şara, görüşmede yurtdışında yaşayan Suriyelilerin “anavatanla bağlarını korumasının önemine” vurgu yapmıştır.
Aynı gün, El-Şara’nın akşam saatlerinde Amerikan Ticaret Odası üyeleriyle bir araya geldiği, toplantıya Dışişleri Bakanı Esad Hasan el-Şeybani’nin de katıldığı bildirilmiştir. Görüşmede iki ülke arasındaki ekonomik ve yatırım alanlarındaki iş birliğinin geliştirilmesi konuları ele alınmıştır. El-Şara, “iş dünyasıyla doğrudan iletişimin önemine” dikkat çekmiş ve “Suriye’nin yerli ile yabancı yatırımcılarına sunduğu geniş ekonomik fırsatlardan etkin biçimde yararlanılmasının gerekliliğini” vurgulamıştır.
Ziyaret kapsamında El-Şara, The Washington Post gazetesinin üst düzey editörleriyle de bir görüşme gerçekleştirmiştir. Bu toplantıda “bölgesel gelişmeler ve ikili ilişkiler ele alınarak karşılıklı görüş alışverişinde bulunulmuştur”.
Suriye Cumhurbaşkanı, Beyaz Saray görüşmesi öncesinde ABD Kongresi’nin önemli isimlerinden Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Brian Mast ile bir araya gelmiştir. Görüşmede “Suriye’nin geleceği, savaşın sona ermesi ve aşırılıkla mücadele” konularının ele alındığı açıklanmıştır.
Şara ayrıca Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi üyeleri Joe Wilson ve Marlin Stutzman ile de görüşmüştür. Wilson, görüşme sonrası paylaşımında, “Özgür, birlik olmuş, müreffeh bir Suriye soğuk savaşın bitişinden bu yana en büyük fırsat. Suriye’ye bir şans vermeliyiz ve Sezar Yasası yaptırımlarını tamamen kaldırmalıyız” ifadelerine yer vermiştir.
Beyaz Saray Görüşmesinin Gerçekleşmesi
ABD Başkanı Donald Trump ile Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara arasındaki görüşme 10 Kasım 2025 tarihinde Beyaz Saray’da gerçekleşmiş ve 1,5 saat sürmüştür. Görüşmeye ilişkin Beyaz Saray’dan ilk etapta açıklama yapılmamıştır. Görüşmede Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılmasından bölgesel meselelere kadar birçok konu başlığı ele alınmıştır.
Toplantı, bir Suriye Cumhurbaşkanının Beyaz Saray’da ABD Başkanı ile yaptığı ilk görüşme olma özelliğini taşımıştır. Şara, görüşme sonrası Beyaz Saray çıkışında kendisini bekleyen Suriyelileri aracından inerek selamlamıştır.
Görüşmede öne çıkan başlıklar arasında Sezar Yasası yaptırımlarının askıya alınması, Suriye’nin DEAŞ Karşıtı Uluslararası Koalisyon’a katılımı, Suriye’de “SDG” adını kullanan PKK/YPG yapılanmasının devlet kurumlarına entegrasyonu, ekonomik iş birliği, İsrail-Suriye arasında güvenlik anlaşması ve yeniden inşa süreci yer almıştır.
ABD Hazine Bakanlığı, görüşme günü yayımladığı açıklamada “Dışişleri Bakanı, 10 Kasım günü, Suriye’ye yönelik yaptırımların hafifletilmesine devam etme taahhüdümüzü belirtmek amacıyla Sezar Yasası yaptırımlarının uygulanmasını 180 gün süreyle kısmen askıya aldı” ifadelerine yer vermiştir. Bu karar, 23 Mayıs 2025’te alınan benzer bir askıya alma kararının yerine geçmiştir.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Açıklamaları
ABD Başkanı Donald Trump, görüşme sonrası Oval Ofis’te düzenlenen bir yemin töreninde gazetecilere açıklamalarda bulunmuştur. Trump, “Suriye'nin çok başarılı bir ülke olmasını istiyoruz ve bence Cumhurbaşkanı Şara bunu başarabilir” demiştir.
Trump, Şara hakkında “Suriye Cumhurbaşkanı çok güçlü bir lider. Çok zor bir coğrafyadan geliyor ve güçlü bir adam. Suriye'nin yeni Cumhurbaşkanı ile iyi anlaşıyorum. Onların başarılı olması için elimizden gelen her şeyi yapacağız, çünkü burası Orta Doğu'nun bir parçası” ifadelerini kullanmıştır.
Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da atıfta bulunarak “Kendisi (Şara), büyük bir lider olan Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip) Erdoğan ile çok iyi anlaşıyor. Erdoğan büyük bir lider. Erdoğan, Suriye'de olanları çok destekliyor” açıklamasında bulunmuştur.
ABD Başkanı, görüşmenin ardından kendi sosyal medya platformu Truth Social üzerinden, “Şara ile vakit geçirmek bir onurdu” ifadesini paylaşmış ve görüşmede “Orta Doğu'da barışın detaylarının değerlendirildiğini, Şara’nın bunu desteklediğini” belirtmiştir.

ABD Başkanı Trump ile Suriye Cumhurbaşkanı Şara bir arada, 10 Kasım 2025 - (Anadolu Ajansı)
Ahmed Şara’nın Değerlendirmeleri
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, Beyaz Saray görüşmesinin ardından Fox News kanalına verdiği röportajda temaslarına ilişkin değerlendirmelerde bulunmuştur. Şara, “Trump’la geleceği konuştuk” diyerek görüşmenin temel konularından birinin Suriye’nin geleceğine yönelik stratejik iş birliği olduğunu açıklamıştır.
Şara, El Kaide geçmişine ilişkin bir soruya yanıt verirken, “Bence bu geçmişte kalan bir konu. Başkan Trump ile bunu tartışmadık. Trump’la gelecek hakkında konuştuk. Suriye'deki gelecekteki yatırım fırsatları hakkında konuştuk. Suriye artık jeopolitik bir müttefik ve ABD'nin, özellikle gaz çıkarma konusunda büyük yatırımlar yapabileceği bir yer olarak görülüyor” ifadelerini kullanmıştır.
Şara ayrıca, Suriye’nin DEAŞ Karşıtı Koalisyon’a katılım sürecine değinmiş ve “ABD ordusunun Suriye'de bulunmasının nedenleri var ve şu anda Suriye hükümeti ile koordinasyon içinde olması gerekiyor. Bu yüzden bu konuları tartışmamız, ABD ile DEAŞ'la mücadele hakkında konuşmamız ve bir anlaşmaya varmamız gerekiyor” demiştir.
İsrail-Suriye ilişkilerine dair bir soruya ise “Suriye'nin İsrail ile sınırı var ve İsrail 1967'den beri Golan Tepeleri'ni işgal ediyor. İsrail ile şu anda doğrudan müzakereye girmeyeceğiz, belki Başkan Trump bu tür bir müzakereye yardımcı olabilir” yanıtını vermiştir.
Beşşar Esed hakkında konuşurken, “Rusya, bir şekilde Suriye halkına karşı savaşa katılmıştır. Bu nedenle, Suriye ile yapılan müzakerelerin bir parçası olarak, Beşşar Esad da dahil tüm arananlar Suriye'ye teslim edilmelidir” ifadelerini kullanmıştır.
Diplomatik ve Ekonomik Sonuçlar
Sezar Yasası Yaptırımlarının Askıya Alınması
ABD Hazine Bakanlığı, 10 Kasım 2025 tarihinde yayımladığı yazılı açıklamada, Suriye’ye yönelik Suriye Sezar Sivil Koruma Yasası kapsamındaki yaptırımların 180 günlüğüne kısmen askıya alındığını duyurmuştur. Açıklamada, “Dışişleri Bakanı, 10 Kasım günü, Suriye'ye yönelik yaptırımların hafifletilmesine devam etme taahhüdümüzü belirtmek amacıyla Sezar Yasası yaptırımlarının uygulanmasını 180 gün süreyle kısmen askıya aldı” ifadeleri kullanılmıştır.
Bu karar, 23 Mayıs 2025’te alınan benzer bir askıya alma kararının yenilenmesi niteliği taşımıştır. Açıklamada ayrıca “Rusya ve İran'la ilgili işlemlerin yanı sıra bu ülke menşeli mal, teknoloji, yazılım, fon, finansman veya hizmetlerin transferinin bu muafiyetlerden hariç tutulduğu” belirtilmiştir.
ABD Hazine Bakanlığı, aynı gün yaptığı ikinci bir duyuruda, “ABD'nin yaptırımlarının kaldırılması, Suriye'nin ekonomisini yeniden inşa etme, etnik ve dini azınlıklar da dahil olmak üzere tüm vatandaşlarına refah sağlama ve terörle mücadele etme çabalarını destekleyecektir.” ifadesini kullanarak yaptırımların kaldırılmasının gerekçesini açıklamıştır.
Bakanlık açıklamasında, Trump’ın “Suriye'ye 'büyüklüğe ulaşma şansı' vermek ve ABD yaptırımlarını kaldırarak, zararlı aktörlerin hesap vermesini sağlayarak yeniden inşa etmelerine ve gelişmelerine izin vermek yönündeki taahhüdünü yerine getiriyor.” sözlerine yer verilmiştir.
Suriye’nin DEAŞ Karşıtı Koalisyona Katılımı
Beyaz Saray’daki görüşmeden birkaç saat sonra bir üst düzey ABD yetkilisi, Associated Press ve AFP ajanslarına Suriye’nin DEAŞ Karşıtı Uluslararası Koalisyon’a katılacağını açıklamıştır. Yetkili, “Suriye, silahlı grup IŞİD'e (ISIS) karşı küresel koalisyona katılacağını resmen doğrulayarak, koalisyonun 90. üyesi oldu.” ifadesini kullanmıştır. BBC kaynaklı haberlerde de, “Üst düzey bir Trump yönetimi yetkilisinin doğruladığına göre, Suriye, Orta Doğu'daki ABD dış politikasında bir değişikliğe işaret ederek, İslam Devleti grubuna karşı mücadele eden uluslararası koalisyona katılacak.” açıklaması yer almıştır.
Aynı kaynakta, ABD yönetiminin Suriye’nin koalisyona katılımı sonrasında yeni ekonomik adımlar atacağı belirtilmiş ve “ABD Hazine Bakanlığı, Dışişleri ve Ticaret bakanlıklarıyla birlikte, Suriye üzerindeki ekonomik kısıtlamaları kaldırmak ve yatırımcılar için uyum netliği sağlamak amacıyla yeni tedbirler açıklayacak.” ifadesi kullanılmıştır.
Suriye Enformasyon Bakanı Hamza Mustafa, Suriye devlet televizyonu El-İhbariyye’ye yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara ile Trump arasındaki görüşmenin “samimi, açık ve geleceğe dönük bir atmosferde geçtiğini” bildirmiştir. Mustafa, “Suriye, yakın zamanda DEAŞ'ı yenilgiye uğratmayı hedefleyen Uluslararası Koalisyon ile siyasi işbirliği bildirisi imzaladı. Bu bildiri, Suriye'nin terörle mücadelede ve bölgesel istikrarın desteklenmesinde bir ortak olarak rolünü vurguluyor. Anlaşma, şu aşamada tamamen siyasi nitelikte olup herhangi bir asker, unsur içermiyor” ifadelerini kullanmıştır.
Ekonomik ve Güvenlik İşbirliği
Suriye Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan açıklamada, “Cumhurbaşkanı Şara'nın Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani ile birlikte Beyaz Saray'a yaptığı ziyaretin tarihte ilk kez gerçekleştiği” vurgulanmış ve görüşmenin “samimi ve yapıcı bir atmosferde geçtiği” belirtilmiştir. Açıklamada, Trump’ın “ABD'nin, Suriye'nin yeniden inşa ve kalkınma sürecine gerekli desteği vermeye hazır olduğunu” aktardığı ifade edilmiştir.
Aynı açıklamada, Suriye-ABD-Türkiye dışişleri bakanları arasında bir çalışma toplantısı gerçekleştirildiği, bu toplantının “yaklaşık bir saati aştığı” ve SDG/PKK-YPG’nin Şam yönetimine entegrasyonu için “net mekanizmaların oluşturulması konusunda uzlaşıya varıldığı” bildirilmiştir.
Bakanlık açıklamasında, “Kurumların entegrasyonu ve ulusal güvenliğin güçlendirilmesi süreci kapsamında, Suriye Demokratik Güçleri'nin Suriye Arap Ordusu'na entegre edilmesi yönünde adım atılacak” ifadesi yer almıştır. Ayrıca, ABD tarafının “bölgesel istikrarı güçlendirmeyi amaçlayan İsrail ile güvenlik anlaşmasına varılması konusunda destek verdiği” ve Trump’ın “ekonomik alanda Suriye’de kalkınma ve yatırım girişimlerine destek verdiği” belirtilmiştir.
Türkiye’nin Katılımı ve Üçlü Görüşmeler
Hakan Fidan’ın Katılımı
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Washington’daki temasları kapsamında ABD Başkanı Donald Trump ile Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara’nın Beyaz Saray’daki görüşmesinin bir bölümüne davet edilmiştir. Fidan, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Şara'nın Trump ve ekibiyle görüştüğünü ve görüşmenin bir kısmında kendisinin de davet edildiğini” belirtmiştir.
Fidan, görüşmede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ve iyi dileklerini Trump’a ilettiğini açıklamıştır. Toplantının ardından Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Trump’ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ve ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile uzun süren bir toplantı yaptıklarını bildirmiştir. Bu görüşmeye daha sonra ABD Başkan Yardımcısı JD Vance’in de katıldığı belirtilmiştir.
Fidan, toplantıda “Suriye'nin güneyinde, kuzeyinde ve diğer yerlerdeki sorun alanları, Sezar Yasasıyla ilgili çalışmalar ve ülkenin toprak bütünlüğü” konularını ele aldıklarını aktarmıştır. Görüşmelerde Türkiye’nin genel pozisyonunun açıklandığını ifade eden Fidan, “özellikle Sezar Yasası’nın tamamen ortadan kaldırılması” konusunun önemine işaret etmiştir.
Üçlü Görüşme (ABD–Türkiye–Suriye)
Türkiye, ABD ve Suriye dışişleri bakanları Hakan Fidan, Marco Rubio ve Esad Hasan Şeybani arasında üçlü bir görüşme gerçekleştirilmiştir. Fidan, görüşmeye ilişkin olarak, “Üç ülkenin perspektifini ve nasıl daha iyi iş birliği yapabileceklerini ele aldıklarını” belirtmiştir.

Türkiye-ABD-Suriye üçlü toplantısı, 10 Kasım 2025 - (Anadolu Ajansı)
Toplantıda, ülke bütünlüğü, bölgesel güvenlik, kuzey Suriye’deki durum, DEAŞ’la mücadele ve SDG’nin geleceği gibi başlıklar görüşülmüştür. Fidan, “Gerek kuzeyi, gerek kuzeydoğusu, gerek güneyi. Buradaki problemler eğer dikkatle yönetilmezse, ülkenin tamamıyla bölgesel bütünlüğüne, toprak bütünlüğüne yönelik bir sıkıntının ortaya çıkma ihtimali var. Yani ülke giderek daha da parçalanmayla karşı karşıya kalabilir” ifadelerini kullanmıştır.
Fidan, ABD’nin bu durumu anladığını ve Suriye’nin birliğinin korunmasının önemine vurgu yaptığını aktarmıştır. Aynı toplantıda, “ülkenin bir ve bütün olması ama herkesin aynı zamanda can güvenliği, mal güvenliğinin olması ve çeşitli etnik, dini grupların bu noktada herhangi bir baskı altında olmaması” konularının gündeme geldiğini ifade etmiştir.
Fidan, ABD tarafının Suriye’deki sorunların çözümünde “yapıcı” bir yaklaşım sergilediğini belirtmiş ve görüşmelerin “ülke bütünlüğü ve Sezar Yasası’nın kalıcı olarak kaldırılması” konularında ilerleme sağlanması açısından önemli olduğunu açıklamıştır.
Toplantının ardından ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Tommy Pigott tarafından yapılan açıklamada, “Dışişleri Bakanı Marco Rubio bugün Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile bir araya gelerek Gazze'deki ateşkes ve bölgede istikrarı sağlamak için atılacak adımları görüştü. Bakan ve Dışişleri Bakanı, kalıcı bir barışın sağlanması için yapılan çabalara verdikleri desteği yinelediler” denilmiştir.


