Ali Süruri Efendi, Osmanlı Devleti’nin son yılları ile Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk döneminde görev yapmış hukukçu ve siyasetçidir. TBMM’nin I. ve II. dönemlerinde Karahisar-ı Şarki (Şebinkarahisar) milletvekili olarak görev almıştır. Mecliste hukuk ve anayasa alanında komisyonlarda çalışmış, başkanvekilliği görevini yürütmüş ve iki dönem boyunca aktif olarak yasama sürecine katılmıştır. Hayatı boyunca hukuk ve kamu hizmetinde bulunmuş, 1926 yılında geçirdiği trafik kazası sonucu vefat etmiştir.
Hayatı ve Eğitim Süreci
Ali Süruri Efendi, 1888 yılında Şebinkarahisar’da doğdu. Babası Kadızade Mustafa Asım Efendi, annesi Emine Hanım’dır. İlk ve orta öğrenimini Şarki Karahisar Rüştiyesi’nde 1902 yılında tamamladı. 1903 yılında Liva Şer’iye Mahkemesi’nde katipliğe başladı ve 1905’te başkatipliğe yükseldi. 1911 yılında Mesudiye Kazası Kadı Naipliği ve Bidayet Mahkemesi Başkanlığı görevlerine getirildi. 1913 yılında görevlerinden istifa ederek memleketine döndü ve dava vekilliği yapmaya başladı.
Millî Mücadele ve TBMM Görevleri
Mondros Ateşkes Antlaşması’nın ardından Millî Mücadele’ye destek verdi. 1920 yılında yapılan seçimlerde Karahisar-ı Şarki milletvekili olarak TBMM’ye girdi. 9 Mayıs 1920’de Meclis’e katıldı. Şer’iye-Evkaf, İrşad, Adalet, Kanun-ı Esasi ve Memurin-i Muhakemat Encümenleri’nde görev yaptı. 181 konuşma gerçekleştirdi. TBMM’nin Anayasa Komisyonu sözcülüğü ve başkanlığı görevlerinde bulundu.
Komisyon ve Encümen Faaliyetleri
Mecliste İrşat, Şeriye ve Evkaf, Adliye, Kanun-ı Esasi ve Memurin-i Muhakemat encümenlerinde çalıştı. Memurin-i Muhakemat Encümeni başkanlığı yaparak 700 kadar işlem sonuçlandırdı. İkinci Grup veya Birinci Grup’a dahil olduğu yönünde farklı kaynak görüşleri vardır. “Bazı Hatırat” adlı defterinde TBMM ve dönemin günlük yaşamı hakkında notlar tutmuştur.
TBMM II. Dönem Faaliyetleri
1923 seçimlerinde tekrar milletvekili seçildi. 1924 ve 1925 yıllarında Meclis Başkanvekili olarak görev aldı. Toplam 84 farklı konuda konuşma yaptı. Nizamname-i Dahili Encümeninde görev yaptı. Meclis şubelerinde görev aldı ve başkanvekilliği nedeniyle encümen faaliyetlerinde daha az yer aldı. Memleketini sık sık ziyaret etti.
Ölümü ve Sonrası
30 Eylül 1926 tarihinde Alucra’dan Şebinkarahisar’a dönerken geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Kaza yeri olan Toplukonak köyü yakınlarına “Sururi Bey Yokuşu” adı verilmiştir. Evli ve dört çocuk babasıydı. Vefatının ardından ailesine maaş bağlanması için TBMM’ye teklif verilmiştir.



