Ayancık göynek yakası, Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’nde yer alan Sinop iline bağlı Ayancık ilçesine özgü geleneksel bir işlemecilik ürünüdür. Bölge kadınlarının hem gündelik hayatlarında hem de özel günlerde kullandıkları göynek yakaları, sadece estetik bir detay değil, aynı zamanda kültürel kimlik taşıyıcısı olarak değerlendirilir.
Göynek yakalarının geçmişi, Ayancık keten dokumacılığı ile iç içe şekillenmiştir. 1950’li yıllardan bu yana farklı teknik düzenlemelerle yaşatılan bu işlemecilik geleneği, kadınların el becerisi ve yorumuyla biçimlenmiştir. Ketenden ya da pamuktan dokunan bezler üzerine yapılan işlemeler, Anadolu’nun dokuma mirasının yerel bir izdüşümüdür.
Ayancık Göynek Yakası, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında 15 Kasım 2017 tarihinde, 228 Tescil Numarası ile coğrafi işaret belgesi alarak hukuki koruma altına alınmış; Ayancık Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürlüğü tarafından tescil ettirilmiştir. Bu belge, üretim yöntemlerinin yöresel karakterini ve kültürel özgünlüğünü teyit eder niteliktedir.
Teknik Yapı ve İşleme Biçimleri
Göynek yakaları, genellikle pamuk ve keten ipliğiyle dokunan kumaşlar üzerine işlenmektedir. İşlemeler doğrudan göynek üzerine veya kasnakta farklı bir kumaşa yapıldıktan sonra göynek yakasına monte edilerek uygulanabilir.
Yörede geleneksel temizlik yöntemi olarak kül suyu kullanımı işlemelerin bakımında kültürel sürekliliği işaret eder.
İşleme uygulamaları üç ana teknik gruba ayrılır:
- Oya Yaka: Zürefa adı verilen teknikle yapılır. İplik iğneye yaklaşık sekiz kez sarılır ve kasnak yardımıyla işlenir.
- Sökme Yaka: Kanava, verep hesap iğnesi ve ajur tekniğiyle kasnaksız şekilde işlemenin tersinden uygulanır.
- Yüzlü Yaka: Kanava tekniğiyle, işlemenin ön yüzünden yapılır. Motif, kumaş yüzeyine doğrudan ve görünür biçimde aktarılır.
Ayancık Göynek Yakası (Kültür Portalı)
Geleneksel Teknik Adlandırmaları
Ayancık yöresinde göynek yakalarına uygulanan işlemecilik teknikleri, halk arasında özgün isimlerle tanımlanmıştır. Her bir teknik, hem biçimsel özellikleri hem de kültürel çağrışımlarıyla farklı bir anlatı sunmaktadır:
- Harem Suyu: Dalgalı, akıcı motifleriyle suyun hareketini andıran kompozisyonlar içerir.
- Gaytan: İplik şeritlerine benzeyen kıvrımlı çizgilerle tanımlanır.
- Dırnak: Sivri uçlu ve keskin hatlarla oluşturulan işlemeler içerir.
- Eğri Yengil: Yumuşak kıvrımlarla ilerleyen, zarif motiflerden oluşur.
- Zarif Ayşe: Sade, dengeli ve nazik kompozisyonlar sunar.
- Düz Oya: Düz ve kesintisiz hatlarla oluşturulan işlemelerdir.
- Hünkâr Merdiveni: Basamaklı yapıdaki motiflerle adım adım yükselen formdadır.
- Lenger Gıyısı: Geleneksel giysi kenarlarına benzer konturlarla işlenir.
- Gapton Paşa Gucaklaması: Geniş ve kucaklayıcı desenlerle şekillenir.
- Maydonoz: Bitkisel formda motifleriyle doğadan ilham alır.
- Tekli Dik Gırma: Dikey yönde tek sıra halinde uygulanan gırma tekniğidir.
- Çift Dik Gırma: İki paralel dikey hatla gırma işlemeleri yapılır.
- Mısgalı Gırma: Geleneksel terminoloji içinde halk diline özgü biçimde tanımlanan yerel bir tekniktir.
Bu isimlendirmeler, işlemeciliği yalnızca teknik bir üretim süreci olmaktan çıkararak halk kültürünün somut bir parçası haline getirir. Her bir yaka, üreticisinin el becerisi kadar kültürel hafızasından da izler taşır.
Ayancık Göynek Yakası (Kültür Portalı)
Üretim Süreci ve Günümüzdeki Durum
Ayancık göynek yakası işlemeciliği, günümüzde hediyelik eşya üretimi kapsamında sürdürülmektedir. Süreç, yüksek el emeği ve sabır gerektirdiği için gönüllü olarak çalışan kadınlar tarafından yürütülmektedir.
Yörede unutulmaya yüz tutan keten dokumacılığı ve göynek işleme geleneği, 2020 yılında başlatılan “Keten İplik Yapımı Projesi” ile yeniden canlandırılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Anadolu-Efes Birleşmiş Milletler Projesi iş birliğinde yürütülen bu çalışma, yerel üretimin teknik altyapısını güçlendirmiştir. Proje kapsamında eğitim-öğretime kapatılan Kurtuluş İlköğretim Okulu, “Keten Evi” olarak düzenlenmiş ve burada dokuma atölyeleri, iplik eğirme bölümleri, sergileme alanları ve keten ekim sahası oluşturulmuştur.
Kadınlar eski göynekleri toplayarak yeniden değerlendirmekte; bunları çanta, aksesuar ya da giysi biçiminde dönüştürerek bölgesel ürünlerin sürdürülebilirliğini sağlamaktadır.
Kültürel İşlev ve Geleceğe Aktarım
Ayancık göynek yakası, sadece giyim öğesi olmanın ötesinde, kültürel bir bellek unsuru olarak değerlendirilmektedir. Coğrafi işaret tescili, geleneksel üretim yöntemlerinin hukuki ve etik zeminde korunmasını sağlarken; kadınların üretime aktif katılımı, kültürel aktarımın canlılığını sürdürmektedir.