Köken
Beyaz kelimesi, Türkçeye Arapça bayāḍ (بياض) sözcüğünden geçmiş olup, temel anlamı “beyazlık, beyaz olma durumu, açık ve parlak renk”tir. Bu kelime, Arapçada “beyaz” anlamındaki sıfatlar olan abyaḍ (أبيض) (eril) ve bayḍāʾ (بيضاء) (dişil) sözcüklerinin, faʿāl vezninde türetilmiş masdarıdır; yani “beyaz olma hâli”ni belirtir. Söz konusu bayāḍ, ayrıca Arapçada “parlaklık, açıklık” gibi anlamlara da sahiptir.
Etimolojik zincirin daha gerisine gidildiğinde, abyaḍ ve bayḍāʾ sözcüklerinin, “yumurta” anlamındaki Arapça bayḍ (بيض) kelimesiyle kökten bağlı olduğu görülür. Bayḍ, dış görünüş olarak beyaz ve düzgün yüzeyi çağrıştıran yumurtadan hareketle, beyaz rengi tanımlayan sıfatların kökeni olmuştur.
Kullanım Alanları
- Metin Biçimlendirme ve Yazıcılık: Sayfanın boş ya da yazısız kalan kısmını belirtmek için (sayfa beyazı, kâğıtta beyaz bırakmak).
- Tıp ve Sağlık Belgelerinde: Radyoloji ya da laboratuvar raporlarında belirli alanlarda tanı konulamayan boşlukları belirtmek için (beyaz alan, raporda beyaz kısım).
- Emlak ve İnşaat Dili: Yeni boyanmış, henüz dekore edilmemiş ya da açık renkli duvar yüzeyleri için (duvar beyazı, beyaz badana).
- Matbaa ve Grafik Tasarım: Renk kullanılmayan alanları tanımlamak amacıyla (negatif beyaz, beyaz boşluk kullanımı).
- Hukuki ve Resmi Belgelerde: Boş bırakılmış ya da henüz doldurulmamış alanları tanımlamak için (beyaz yer, beyaz imza).






