Burası Cennet Olmalı (It Must Be Heaven), Filistinli yönetmen Elia Suleiman’ın yönettiği ve başrolünde kendisinin yer aldığı 2019 yapımı bir filmdir. Film, yönetmenin kendine özgü sessiz mizah anlayışını sürdürürken Filistinli olmanın anlamını küresel bir bağlamda sorgular.
Nazareth’ten Paris ve New York’a uzanan bir yolculuk aracılığıyla, “yurtsuzluk”, “kimlik” ve “sürgün” temaları merkezinde evrensel bir yabancılık hissini işler. Sessizlik, durağan mizansenler ve gözlemci bir karakter aracılığıyla, film hem kişisel hem de kolektif bir sürgün anlatısı sunar; gündelik yaşamın absürtlüğü üzerinden Filistin’in görünmezliğini görünür kılar.
Elia Suleiman, Filmden Bir Kare (IMDb)
Konu
Film, yönetmenin doğum yeri Nazareth’te başlar. Günlük hayatın küçük olayları ve komik çelişkileri içinde Filistin toplumunun içsel gerilimlerini yansıtan sahnelerin ardından, kahraman yurt dışına çıkar.
Paris ve New York’ta “Filistin meselesi” üzerine bir film projesi için fon arayışına giren Suleiman, her iki şehirde de kendi kimliğinin nasıl algılandığıyla karşılaşır: Paris’te “yeterince Filistinli olmadığı” söylenirken, New York’ta kimse Filistin hikâyeleriyle ilgilenmez.
Karakter, gittiği her yerde benzer bir bürokratik, güvensiz ve insana yabancılaşmış düzenle karşılaşmıştır. Film, sonunda yeniden Filistin’e dönüşle tamamlanır.
Oyuncu Kadrosu ve Karakterler
- Elia Suleiman (E.S.): Filmin merkezinde yönetmenin kendisini canlandırdığı sessiz bir gözlemci karakter yer alır. “E.S.” olarak anılan bu figür, Nazareth’ten Paris ve New York’a yaptığı yolculukta dünyanın farklı yüzlerini gözlemler. Her sahnede bulunmasına rağmen diyalog kurmaz; jestleri ve bakışlarıyla anlam üretir.
- Tarik Kopty (Yaşlı Komşu)
- Kareem Ghneim (Genç Komşu)
- George Khleifi (Restorandaki Garson)
- Ali Suliman (Restorandaki Erkek Kardeş 1)
- Faris Muqabaa (Restorandaki Erkek Kardeş 2)
- Yasmine Haj (Restorandaki Kız Kardeş)
- Asmaa Azaizeh (Bedevi Kadın)
- Gregoire Colin (Metrodaki Adam)
- Vincent Maraval (Fransız Yapımcı)
- Kwasi Songui (New York'taki Taksi Şoförü)
- Guy Sprung (Profesör)
- Nancy Grant (Amerikan Yapımcı)
- Gael García Bernal (Kendisi)
- François Girard (Polis Memuru)
Elia Suleiman, Filmden Bir Kare (IMDb)
Temalar
Sürgün, Aidiyet ve Küresel Filistinleşme
Film, bireyin fiziksel sınırları aşsa bile “yer bulamama” hâlini işler. Elia Suleiman’ın karakteri gittiği her ülkede aynı yabancılığı yaşar. Nazareth’ten Paris’e ve New York’a uzanan yolculuk, evrensel bir aidiyetsizlik hissine dönüşür. Suleiman’ın karakteri her yerde aynı şaşkınlığı ve dışlanmışlığı yaşar; bu, hem Filistin’in tarihsel durumunun alegorisi hem de modern bireyin küresel düzende yaşadığı kopuşun göstergesidir.【1】
Film, Filistin’deki işgalin yalnızca bölgesel değil, evrensel bir duruma dönüştüğünü öne sürer. Yönetmenin ifadesiyle dünya giderek “küresel bir Filistin”e dönüşmüştür: sınırlar, gözetim, denetim ve yabancılaşma her yerde tekrarlanır. Bu fikir, ulus-ötesi baskı mekanizmalarının evrenselliğini gösterir.【2】
Sessizlik, Direniş ve Mizahın Politikliği
Yönetmen, silahsız bir direniş biçimi olarak sinemayı kullanır. Burası Cennet Olmalı, doğrudan politik bir film olmamasına karşın, Filistin’in görünmezliğine karşı bir “yumuşak güç” kullanımı olarak değerlendirilebilir.【3】
Suleiman’ın sinemasındaki sessizlik, edilgenlik değil bir direniş biçimidir. Yönetmen, sessizliği “iktidarın gürültüsüne karşı varoluşsal bir başkaldırı” olarak tanımlar. Bu sessizlik, izleyiciyi düşünmeye ve “an”ın farkına varmaya zorlar; tüketime dayalı çağın yüzeyselliğine karşı manevi bir farkındalık üretir.【4】
Gözlem, Varoluş ve Zaman-İmge
Absürt durumlar politik bir gerçekliği doğrudan değil, mizahın mesafesiyle eleştirir. Bu kara mizah, hem şiddetin gündelik hale gelmesini hem de bireyin çaresizliğini görünür kılar.
Yabancılaşma ve Geç Kapitalizm Eleştirisi
Film, Paris ve New York sekanslarında modern kentlerin bireyi yalnızlaştıran ve mekanikleştiren yapısını eleştirir. Suleiman’ın “küresel neoliberalizm” olarak adlandırdığı bu düzende herkes potansiyel bir yabancı, her şehir potansiyel bir sınır hâline gelir.
Elia Suleiman, Filmden Bir Kare (IMDb)
Üslup, Estetik ve Sinema Dili
Suleiman uzun planlar, minimal diyaloglar ve görsel ironiyle anlatımını kurar. Yönetmenin yüzü “ifadesiz bir maske” olarak işlev görür. Filmdeki her sahne, küçük gözlemlerden oluşan bir “vinyet” dizisidir; günlük absürtlükler, sessiz mizah yoluyla politik anlamlar taşır.
Görüntü yönetmeni Sofian El Fani, geniş planlar ve simetrik kadrajlarla mekânların boşluğunu vurgular. Bu estetik tercih, hem Nazareth’in hem de Paris ve New York’un “benzer biçimde yabancı” oluşunu görsel olarak eşitler.
Filmdeki müzik, yalnızca atmosfer yaratmaz; aynı zamanda “direnişin sesi”dir. Final sahnesinde çalan Arapça “Arabyon Ana” şarkısı, bir görüşe göre Filistinli kimliğin hâlâ canlı olduğuna dair bir kültürel tanıklıktır.【5】
Yasmine Haj, George Khleifi ve Faris Muqabaa. Filmden Bir Kare (IMDb)
Yapım ve Uluslararası Katkı
Film, Le Pacte (Fransa) dağıtımıyla; Rectangle Productions, Nazira Films, Pallas Film, Zeyno Film, Doha Film Institute ve diğer ortakların katkısıyla üretilmiştir. Türkiye’den Zeynep Özbatur Atakan ortak yapımcı olarak yer almıştır. Bu çok uluslu ortaklık, Filistin sinemasının küresel görünürlüğünü güçlendiren bir kültürel diplomasi örneğidir.
Adaylıklar ve Ödüller
Organizasyon | Yıl | Kategori | Sonuç |
Cannes Film Festivali | 2019 | Altın Palmiye | Aday gösterildi. |
FIPRESCI Ödülü | Kazandı. | ||
Özel Mansiyon Ödülü | Kazandı. | ||
Brüksel Film Festivali | 2019 | En İyi Uluslararası Uzun Metraj Film | Kazandı. |
Asya Pasifik Film Ödülleri | 2019 | En İyi Yönetmen | Kazandı. |
UNESCO Ödülü | Aday gösterildi. | ||
Sevilla Film Festivali | 2019 | Eurimages En İyi Avrupa Ortak Yapımı | Kazandı. |
Lumiere Ödülleri | 2020 | En İyi Uluslararası Ortak Yapım | Kazandı. |
Burası Cennet Olmalı Türkçe Altyazılı Fragman (Box Office Türkiye)
Burası Cennet Olmalı, Elia Suleiman’ın sinemasında politik ironiden evrensel bir varoluş arayışına geçişi temsil eder. Yönetmen, bireysel sessizliği kolektif bir direniş biçimine dönüştürürken, modern dünyanın sınır tanımaz denetim ve yabancılaşma koşullarını evrensel bir Filistin metaforu olarak sunar. Film, hem estetik bir gözlem hem de çağdaş dünyanın yersiz-yurtsuzlaşmış insanına dair görsel bir düşünme alanıdır.