Durağan mahraması, Sinop’un Durağan ilçesine özgü, köklü bir el dokumacılığı geleneğinin ürünü olan geleneksel bir tekstil sanatıdır. Yörede geçmişte hemen her evde kadınlar tarafından dokunan bu kumaşlar, havlu veya tel kuşağı olarak kullanılmış, ancak teknolojik gelişmeler ve değişen yaşam koşulları nedeniyle üretimi zamanla azalmıştır. Günümüzde, Durağan mahraması sınırlı sayıda evde ve Sinop Halk Eğitim Merkezi ile Durağan Kadınları Kalkındırma Derneği bünyesindeki kurslarda yaşatılmaya çalışılmaktadır. 3 Aralık 2018 tarihinde Durağan Belediyesi tarafından başvurusu yapılan ve 3 Ağustos 2021 tarihinde tescil edilen Durağan Mahraması, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında coğrafi işaretle korunmaktadır.
Tarihçe ve Kültürel Önemi
Durağan mahraması, Anadolu’nun zengin el dokumacılığı geleneğinin bir parçası olarak, maddi kültür varlıklarının örneklerinden birini oluşturur. Türk el sanatları içinde dokumacılık, insanın temel ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra estetik arayışlarını da yansıtan en eski sanat dallarından biridir. Durağan’da geçmişte evlerde yaygın olarak üretilen mahramalar, kadınların hem günlük ihtiyaçlarını karşılamak hem de kültürel değerleri aktarmak için dokuduğu kumaşlardır. Ancak, fabrikasyon üretim ve ekonomik değişimler nedeniyle bu gelenek eski önemini yitirmiş, birçok evde tezgâhlar kaldırılmıştır. Günümüzde, bu sanatın yeniden canlandırılması amacıyla çeşitli kurslar düzenlenmekte ve mahramalar geleneksel desenlerin yanı sıra modern tasarımlarla da üretilmektedir.

Durağan Mahraması (Kültür Portalı)
Üretim Süreci ve Teknik Özellikler
Durağan mahramaları, “düzzen” adı verilen iki gücülü mekikli dokuma tezgâhlarında, bez ayağı ve kilim dokuma tekniklerinin birleşimiyle üretilir. Dokuma, çözgü ipliklerinin dikey gerilmesi ve atkı ipliklerinin el yardımıyla desenlere göre geçirilmesiyle oluşturulur. Mahramalar genellikle tek parça halinde dokunur ve boyutları yaklaşık 40-54 cm eninde, 92-152,5 cm boyundadır. Çözgüde 20/1 kıvrak pamuk ipliği, atkıda pamuk veya keten, motiflerde ise geçmişte pamuk, günümüzde ise orlon veya domino ipliği kullanılmaktadır. Çözgü sıklığı 1 cm’de 12-18 tel, atkı sıklığı ise 16-25 tel arasında değişir.
Dokuma işlemi sırasında motifler, arka yüzeyde oluşturulur ve iplik uçları çözgü iplikleri arasında sabitlenerek gizlenir. Mahramaların kenar uçlarında, çözgü iplikleri bükülerek veya serbest bırakılarak saçaklar yapılır; bazı örneklerde saçaklar kullanım sırasında kendiliğinden oluşur. Üretim süreci, Durağan ilçesi sınırları içinde gerçekleştirilir ve coğrafi işaret tescili, bu bölgedeki geleneksel üretim yöntemlerinin korunmasını garanti altına alır.

Durağan Mahraması (Kültür Portalı)
Motif ve Kompozisyon Özellikleri
Durağan mahramalarında motifler, genellikle geometrik formlardan oluşur ve kare, üçgen, altıgen, baklava, zikzak gibi şekiller içerir. Motifler, hem süsleme hem de sembolik anlamlar taşır; özellikle “hac” (artı) ve “çengelli” (S) motifleri, nazara karşı koruma sağladığına inanılan sembollerdir.
Mahramaların kompozisyonu, zemin üzerine simetrik olarak yerleştirilen desenlerden oluşur. Desenler, dokumanın iki kısa kenarına “su” adı verilen ince bordürler arasına yerleştirilir. Ana motifler, yan yana aralıklı veya aralıksız sıralanır; ara motifler ise genellikle üçgen veya haç şekilleriyle boşlukları doldurur. Zemin genellikle krem rengindedir ve motiflerde lacivert, kırmızı, sarı, yeşil, turuncu, bordo, mavi, pembe, mor, altın ve gümüş sim gibi renkler kullanılır. Renkli atkı iplikleriyle oluşturulan ince çizgiler, kompozisyonu bölümlere ayırır ve estetik bir bütünlük sağlar. Altıgen motifler, içinde haç motifleriyle sıkça kullanılırken, çengel motifleri suların içinde bağlantılı veya bağlantısız tekrarlarla yer alır.
Günümüzdeki Durumu
Durağan mahraması, geçmişteki yaygınlığını kaybetmiş olsa da, yöresel kültürü yaşatma çabalarıyla yeniden gündeme gelmiştir. Sinop Halk Eğitim Merkezi ve Durağan Kadınları Kalkındırma Derneği’nde açılan kurslar, bu sanatı devam ettirmek ve kadınlara ekonomik katkı sağlamak amacıyla düzenlenmektedir. Geleneksel desenlerin yanı sıra, kanaviçe örneklerinden esinlenen yeni tasarımlar da üretilmekte; yastık, perde ve giysi gibi modern ürünlerle mahramaların kullanım alanı genişletilmektedir. Coğrafi işaret tescili, Durağan mahramasının özgünlüğünü ve yöresel değerini koruma altına alarak, bu geleneğin sürdürülebilirliğine katkı sağlamaktadır.


