Köken
"Hüsn-i hâl" (ﺣُﺴﻦ ﺣَﺎﻝ), Türkçeye Arapça ḥusn (“güzellik, iyilik”) ve ḥāl (“durum, hâl, yaşam tarzı”) kelimelerinin birleşimiyle geçmiş bir tamlamadır. "Hüsn-i hâl" ifadesi sözlük anlamıyla “iyi durum, güzel hâl” demektir. Mecaz anlamda ise bir kişinin yaşayışında ya da geçmişinde kötü, suç teşkil edecek bir durumun bulunmaması anlamında kullanılır.
Kullanım Alanları
- Ceza hukuku uygulamalarında: Sanığın geçmişteki temiz sicil durumu veya duruşmadaki saygılı tavırları değerlendirilirken.
- İdari belgelerde ve resmi yazışmalarda: “Hüsn-i hâl belgesi” ifadesiyle, sabıka kaydının bulunmadığını gösteren belgelerde.
- Klasik Osmanlıca metinlerde: Kişisel durumun, ahlaki ya da toplumsal uygunluk açısından olumlu olduğunu belirtmede.
- Edebi ve tasavvufi metinlerde: Ruhsal ya da manevi hâlin güzelliğini, kemalini tanımlamak için.
- Günlük dilde mecazi kullanımda: Bir kimsenin “hüsn-i hâl sahibi” olarak övülmesi, onun düzgün ve temiz yaşantısına işaret eder.