Önce Sen Vardın, Canan Tan’ın kaleme aldığı ve aşk, özlem, hayranlık, ihanet, mecburiyet gibi temel insani duyguları konu edinen yirmi öyküden oluşan bir hikâye kitabıdır. Yazar, duyguların zamanla nasıl şekil değiştirdiğini, ifade edilemedikçe nasıl iç dünyada bir çöküşe dönüştüğünü derinlikli bir biçimde işlemektedir. Kitap, bireyin içsel yolculuğunu, sosyal rollerle çatışmasını ve sevginin zamana direnen ya da zamanla küllenip kaybolan yönlerini ele alır.

Konu

Kitap, farklı karakterlerin hayatlarından kesitler sunarak aşkın ve insan ilişkilerinin çok katmanlı doğasını gözler önüne serer. Hikâyeler; yıllar sonra hatırlanan bir aşktan, ifade edilememiş sevgilerden, karşılıksız kalan duygulardan ve aile içindeki sevgisizlikten oluşan duygu repertuarını işler. Kitabın açılış öyküsü “Önce Sen Vardın”, aşkın zamanla anılara, küllenmiş hatıralara ve vefa duygusuna dönüştüğü içsel bir hesaplaşmayı konu alır. Yazar, aşkı yalnızca yürekle yaşamanın yetersizliğine ve dile dökülmediğinde anlaşılmaz oluşuna vurgu yapar.

Tema

Aşk ve Sevgi: Aşkın dile getirilmediğinde etkisizleştiği, yıllar geçtikçe hatıralara dönüştüğü anlatılır.

İfade Edilemeyen Duygular: Sevginin ve bağlılığın zamanında söylenmemesi nedeniyle doğan içsel yıkım teması merkezde yer alır.

Toplumsal Cinsiyet Rolleri: Kadının toplumdaki yeri, namus baskısı ve kadına yönelik toplumsal kısıtlamalar eleştirilir.

Aile İçi Sevgisizlik: Ebeveynlerin sevgisizliklerinin ve ihanetlerinin bedelini çocuklara ödetmesi işlenir.

İhanet ve Pişmanlık: Karakterlerin yaşadığı ihanetlerin ardından gelen vicdan hesaplaşmaları dikkat çeker.

Zaman ve Hatıralar: Yaşanırken sıradan görünen olayların, zamanla ne denli etkileyici hâle geldiği vurgulanır.

Müzikal Doku: Türk musikisinden parçalarla geçmişin izleri, duygulara eşlik eden nostaljik bir atmosferde yeniden canlanır.

Anlatım Özellikleri

Canan Tan, yalın fakat derinlikli anlatımıyla karakterlerin iç dünyalarını başarıyla yansıtır. İç monologlar ve geri dönüş tekniğiyle okur, geçmişte yaşanan duyguların bugünkü izdüşümlerini görme fırsatı bulur. Hikâyeler, gündelik yaşantının içinden koparılmış sahicilikte sunulur.