KÜRE LogoKÜRE Logo
Ai badge logo

Bu madde yapay zeka desteği ile üretilmiştir.

Psikolojik Savunma Mekanizmaları

fav gif
Kaydet
kure star outline

Psikolojik savunma mekanizmaları, bireyin istenmeyen veya kaygı uyandıran düşünceler, duygular ve dürtülerle başa çıkmak için genellikle bilinçdışı bir şekilde kullandığı psikolojik stratejilerdir. Bu mekanizmalar, bireyin benliğini ve ruhsal bütünlüğünü koruma, yaşadığı kaygı, suçluluk, utanç ve aşağılanma gibi acı verici duyguları yumuşatma amacına hizmet eder. Genellikle otomatikleşmiş, alışkanlık haline gelmiş ve bireyin farkındalığı dışında işleyen tepkilerdir.

Tarihsel Gelişim ve Kuramsal Temeller

Psikolojik savunma mekanizmaları kavramı, psikanalitik kuramın kurucusu Sigmund Freud tarafından geliştirilmiştir. Terim ilk olarak Freud tarafından 1894 yılında yayımlanan "Savunma Psikonevrozları" (The Neuro-Psychoses of Defence) başlıklı çalışmasında, "ben"in (ego) katlanılamayan veya acı veren duygulanımlara karşı direncini ifade etmek için kullanılmıştır.


Freud'un kuramına göre kişilik; id, ego ve süper ego olarak adlandırılan üç temel yapıdan oluşur.


  • İd, kişiliğin en ilkel bölümü olup, temel biyolojik içgüdüleri, arzuları ve dürtüleri içerir. Haz ilkesine göre çalışır ve isteklerinin derhal yerine getirilmesini amaçlar. Saldırganlık ve cinsellik gibi dürtüler id'de baskındır.


  • Süper ego, kişiliğin toplumsal değer yargılarını, ahlaki normları ve vicdanı temsil eden kısmıdır. İyiyi ve kötüyü ayırt ederek bireyin davranışlarını ahlaki hedeflere ve kusursuzluğa yönlendirir.


  • Ego, id'in ilkel dürtüleri ile süper egonun ahlaki talepleri ve dış dünyanın gerçekleri arasında bir aracı görevi görür. Ego, bu dengeyi kurmak ve id'den gelen kabul edilemez dürtülerin yarattığı kaygıyı yönetmek için savunma mekanizmalarını kullanır.


Freud, kaygıyla başa çıkmanın varoluşun temelini oluşturduğunu ve bu amaçla geliştirilen davranışlara "savunma mekanizmaları" adını verdiğini belirtmiştir. Kavram, daha sonra kızı Anna Freud tarafından "Ego ve Savunma Mekanizmaları" adlı klasik çalışmasında daha ayrıntılı bir şekilde ele alınmış ve sistemleştirilmiştir. Anna Freud, bu mekanizmaların sağlıklı bir uyum sağlama tepkisi olabileceği gibi, aşırıya kaçtığında patolojik de olabileceğini göstermiştir.


Günümüzde savunma mekanizmaları, yalnızca psikanalitik yaklaşımla sınırlı kalmayıp, normal ve anormal davranışları anlamada açıklayıcı yapılar olarak kabul edilmektedir.

Savunma Mekanizmalarının İşleyişi ve Türleri

Savunma mekanizmaları, bireyin karşılaştığı bir sorunun gerçek kaynağı ile başa çıkmak yerine, gerçeği bilinçsiz bir şekilde çarpıtarak işlev görür. Bu mekanizmaların ara sıra kullanılması ruh sağlığının korunmasında olumlu bir rol oynayabilirken, sürekli ve katı bir şekilde kullanılmaları anormal veya uygunsuz olarak değerlendirilir ve ruh sağlığını bozarak patolojiye yol açabilir. Gelişimsel açıdan da ele alınabilen bu mekanizmalar, çocukluk döneminde normal kabul edilen bir davranışken (örneğin inkâr), yetişkinlikte alışkanlık şeklinde kullanılması uygun karşılanmaz.


Literatürde tanımlanan çok sayıda savunma mekanizması bulunmaktadır. Başlıcaları ve çeşitli kaynaklarda ele alınış biçimleri şunlardır:

Bastırma (Repression/Suppression) 

Freud'a göre temel savunma mekanizmasıdır. Bireyin kaygı uyandıran veya nahoş bulduğu düşünceleri, anıları ve dürtüleri aktif bir zihinsel süreçle bilinçaltına itmesidir. Bu süreçte düşünceler, bağlantılı oldukları diğer alanlarla birlikte mühürlenerek harekete geçmeleri engellenir. Bastırılan içerik, rüyalarda veya sembolik davranışlarla kendini gösterebilir. Örneğin, kişi travmatik bir çocukluk anısını hatırlamakta zorlanabilir veya ölüm düşüncesini bastırarak hiç ölmeyecekmiş gibi para biriktirebilir. Bu mekanizma, diğer savunma mekanizmalarını önemli ölçüde etkiler.

İnkâr (Denial) 

Bireyin, benliğini rahatsız eden veya sosyal onayını tehdit eden bir gerçeğin varlığını reddetmesi veya yok saymasıdır. Kişi, gerçekliğin aksini savunarak hareket eder. Örneğin, ciddi bir hastalık teşhisi konan birinin doktora gitmekten kaçınması, okuldan atılma olasılığı olan bir öğrencinin bu durumu kabul etmemesi veya bir yakınının ölümünü kabullenememesi bu mekanizmaya örnektir. İnkâr, genellikle en ilkel savunma mekanizmalarından biri olarak kabul edilir.

Yansıtma (Projection) 

Bireyin kendinde kabul edemediği veya istenmeyen bulduğu duygu, düşünce ve dürtüleri başkalarına atfetmesidir. Kişi, kendi kusurlarını başkalarında görür. Örneğin, sınavda kopya çekme isteği duyan bir öğrencinin, bu isteğinden vazgeçmesine rağmen, diğer arkadaşlarını kopya çekmekle suçlaması bir yansıtma örneğidir. Başka bir örnekte, aslında kendisi öfkeli olan bir danışanın, terapistini öfkeli ve reddedici olarak algılamasıdır.

Yer Değiştirme (Displacement) 

Bireyin, bir duygu veya dürtüsünü asıl hedefinden daha az tehlikeli veya daha kabul edilebilir bir hedefe yöneltmesidir. Bu mekanizmada sıklıkla saldırganlık güdüsü rol oynar. Örneğin, iş yerinde patronuna kızan birinin öfkesini eve geldiğinde çocuğundan çıkarması klasik bir örnektir. Kur'an'daki İblis kıssası da bu duruma bir örnek olarak verilir; Allah'a öfkelenen İblis'in, öfkesini Hz. Adem'e ve onun soyuna yöneltmesi bir yer değiştirme olarak yorumlanır.

Mantığa Bürüme (Rationalization) 

Bireyin, yaptığı bir davranış veya yaşadığı bir başarısızlık için gerçek nedenler yerine, kabul edilebilir ve mantıklı görünen bahaneler bularak kendini haklı çıkarma çabasıdır. Bu mekanizma, kişinin hayal kırıklığının etkisini azaltmaya ve yetersizlik duygularını hafifletmeye hizmet eder. Örneğin, dersine çalışmayıp sınavdan başarısız olan bir öğrencinin, öğretmenin değerlendirmesini beğenmediğini söylemesi bu duruma bir örnektir. Kur'an'da, putlara tapan kafirlerin bu davranışlarını "bizi Allah'a daha çok yaklaştırsınlar diye yapıyoruz" diyerek meşrulaştırmaya çalışmaları mantığa bürüme olarak değerlendirilir.

Karşıt Tepki Geliştirme (Reaction Formation) 

Bireyin, bilinçaltındaki kabul edilemez arzu ve dürtülerin tam tersi yönde davranmasıdır. Bu şekilde kişi, içsel dürtülerine karşı kesin engeller koymuş olur. Örneğin, annesine karşı bilinçdışı bir öfke duyan bir gencin, ona aşırı sevgi gösterilerinde bulunması bir karşıt tepki geliştirme örneğidir. Kur'an'da münafıkların inanmadıkları halde "inandık" demeleri de bu mekanizma çerçevesinde ele alınır.

Gerileme (Regression) 

Bireyin, stresli veya kaygı verici bir durumla karşılaştığında, gelişimsel olarak daha önceki ve daha ilkel bir davranış düzeyine geri dönmesidir. Kişi, daha güvenli ve doyumlu olduğu geçmiş bir döneme ait davranış örüntüleri sergileyebilir. Örneğin, kardeşinin doğumuyla birlikte on yaşındaki bir çocuğun altını ıslatmaya başlaması veya bir yetişkinin sosyal yükümlülükler karşısında ağlaması bu duruma örnektir.

Özdeşleşme (Identification) 

Bireyin, kendini başka bir kişi veya grubun yerine koyarak onun gibi davranma eğilimidir. Genellikle benlik saygısı düşük olan bireyler, hayranlık duydukları, beğendikleri veya bazen de korktukları kişilerin tutum ve davranışlarını taklit ederek kendi benliklerini güçlendirmeye çalışırlar. Bir film yıldızı gibi giyinip süslenen genç bir kız buna örnek olarak verilebilir. Kur'an'da, müşriklerin atalarının yolunu körü körüne takip etmeleri, kendilerini onlarla özdeşleştirmeleri olarak yorumlanır.

Yüceltme (Sublimation) 

Toplum tarafından kabul edilmeyen ilkel dürtülerin (özellikle cinsel ve saldırgan) toplum tarafından kabul edilebilir ve hatta değerli bulunan kanallara yönlendirilmesidir. Örneğin, saldırganlık dürtüleri olan bir kişinin başarılı bir boksör olması yüceltmeye bir örnektir. Kur'an'ın da insanları kötü ve yanlış eylemlerden uzaklaştırıp, bunun yerine gıpta, sevgi ve saygı gibi olumlu davranışlara yönlendirmesi, bu mekanizmanın işlevine benzer bir şekilde değerlendirilir.

Unutma (Forgetting) 

Psikolojide uzun süreli bellekteki bilgilerin bazen geri getirilememesi anlamına gelir. Savunma mekanizması olarak ise, nahoş anı ve düşünceleri unutmaya yarayan bir başa çıkma davranışı olarak ele alınır. Bireyin sevmediği birinin adını veya gitmek istemediği bir randevuyu unutması buna örnek verilebilir. Kur'an'da bu kavram, insanın Allah'ı, ahiret gününü veya kendisine verilen sözleri kasten unutması bağlamında ele alınır ve kınanır.

Diğer Mekanizmalar

Kaçma (Escape), bireyin karşılaştığı sorunla doğrudan yüzleşmek yerine, o durumdan fiziksel ya da zihinsel olarak uzaklaşma eğilimidir. Bu savunma mekanizması; sorunu görmezden gelme, önemsememe ve eylemsizlik gibi davranış kalıplarıyla kendini gösterir.


Hayal kurma, ya da düşle doyum, bireyin gerçek yaşamda karşılayamadığı istek ve dürtülerini hayal dünyasında gidererek teselli bulmasıdır. Özellikle başarısızlıkla karşılaşan bireylerde, mücadele etmek yerine hayallere sığınma biçiminde gözlemlenir.


Soyut Kavramlara Bürünme (Intellectualization) ise, kişinin yoğun duygusal içerikli bir konuyu, duygularını sürece katmadan, aşırı mantıklı, analitik ve soyut bir dille ele almasıdır. Son olarak, Yapma Bozma (Undoing) mekanizması, bireyin geçmişte gerçekleştirdiği ve suçluluk duyduğu bir davranışı, bu eylemi tersine çevirecek başka bir davranışla etkisiz hale getirme veya telafi etme çabasıdır.

Uygulama Alanları ve İlgili Kavramlar

Psikolojik Danışma ve Terapi

Savunma mekanizmaları, psikolojik danışma ve terapi süreçlerinin önemli bir parçasını oluşturur. Danışanın kullandığı savunmaları tanımak ve bunları uygun bir şekilde ele almak, terapötik sürecin ilerlemesi için kritik öneme sahiptir. Savunma mekanizmalarını ele alma süreci genellikle üç aşamada gerçekleşir:


  1. İlişki Evresi: Danışmanın, danışanın savunucu tepkilerinin farkına varmasına ve anlaşıldığını hissetmesine yardımcı olduğu aşamadır.
  2. Birleştirme Evresi: Danışanın, savunma mekanizmalarını neden ve nasıl kullandığını anladığı, davranışlarındaki tutarsızlıklarla yüzleştirildiği aşamadır.
  3. Bütünleştirme Evresi: Danışanın, eski savunmacı davranışlar yerine daha yapıcı ve işlevsel davranışlar geliştirdiği ve öz kontrol kazandığı aşamadır.

Din Psikolojisinde Savunma Mekanizmaları

Din psikolojisi alanında savunma mekanizmaları, "dini başa çıkma" (religious coping) kavramıyla ilişkilendirilerek incelenir. İki kavram arasında benzerlikler olsa da önemli farklar bulunmaktadır:


  • Benzerlikler: Her ikisi de stresli durumlar karşısında bireyin ruhsal dengesini korumaya yöneliktir. Özellikle duygu odaklı başa çıkma yöntemleri ve "kararı başkasına bırakan" dini başa çıkma eğilimi, savunma mekanizmaları gibi gerçeği değiştirmekten çok psikolojik rahatlama sağlamayı hedefler.


  • Farklılıklar: Savunma mekanizmaları genellikle bilinçdışı, otomatik, daha ilkel ve gerçeği çarpıtan süreçlerdir. Başa çıkma stratejileri ise daha çok bilinçli çaba, otokontrol ve bilgi birikimi gerektiren, probleme yönelik ve gerçekçi çözüm arayan yollardır. Dini başa çıkma, kutsal bir kaynaktan (inançlar, pratikler) beslenirken, savunma mekanizmaları bireyin kendi bilinçaltından kaynaklanır.


Bu bağlamda, İslam'daki "kader" inancı gibi bir dini ilke, farklı şekillerde kullanılabilir. Birey, sorumluluktan kaçmak için kaderi bir bahane olarak kullandığında, bu, "kadercilik" adı verilen bir savunma mekanizması (mantığa bürüme, yansıtma) işlevi görür. Ancak birey, elinden geleni yaptıktan sonra sonucu Allah’a tevekkül ederek bıraktığında ve zorluklarla mücadelede kulluğunun bilinciyle hareket ettiğinde, bu tutum sağlıklı bir dini başa çıkma yöntemi olarak değerlendirilir.

Kaynakça

Aydın, Cüneyd. “Kader İnancının Savunma Mekanizması ve Dini Başa Çıkma Kavramları Açısından Değerlendirilmesi.” Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 18, sy. 35 (Haziran 2019): 101–122. Erişim 7 Haziran 2025. https://doi.org/10.14395/hititilahiyat.469645


Bayram, Enver. “Kur’an’da Psikolojik Savunma Mekanizmaları.” Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi6, sy. 2 (2018): 1–28. Erişim 7 Haziran 2025. https://dergipark.org.tr/en/pub/guifd/issue/43119/522504


Ersever, Hakan ve Arthur Clark. “Psikolojik Danışmada Savunma Mekanizmalarının Tanınması ve Şekillendirilmesi.” (1992). Erişim 7 Haziran 2025. https://dspace.ankara.edu.tr/items/8f187de3-8cb1-4eed-bd63-d7facc927f5d


Keskin, Uğur., ve Usta, İlker. “Doğal Eğitim Sürecinde Birey Tarafından Geliştirilen Psikolojik Savunma Mekanizmaları.” Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 3, sy. 2 (2021): 253–266. Erişim 7 Haziran 2025. https://dergipark.org.tr/en/pub/nohusosbil/issue/67861/996809

Sen de Değerlendir!

0 Değerlendirme

Yazar Bilgileri

Avatar
Ana YazarYunus Emre Yüce7 Haziran 2025 09:38
KÜRE'ye Sor