Stres, bireyin içsel dengesini bozan, tehdit edici veya zorlayıcı çevresel ve psikolojik uyaranlara karşı verdiği çok yönlü tepkiler bütünüdür. Bu tepkiler fizyolojik, psikolojik, davranışsal ve sosyal düzeylerde kendini gösterebilir. Yaşamın doğal bir parçası olan stres, süresi, yoğunluğu ve bireyin baş etme biçimine göre olumlu ya da olumsuz etkiler yaratabilir.
Tanımı
Stres, genel anlamda bireyin çevresel taleplerle başa çıkma kapasitesinin zorlandığı veya aşıldığı durumlarda ortaya çıkan gerilim halidir. Hans Selye’nin tanımına göre stres, “organizmanın herhangi bir değişikliğe verdiği tepkidir.” Bu tepki hem biyolojik hem de psikolojik süreçleri içerir. Bazı durumlarda bireyin uyum sağlamasına yardımcı olurken, kimi zaman sağlık üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Ayrıca farklı araştırmacılar tarafından stres tanımı, çevresel taleplere verilen bilişsel ve davranışsal yanıtlar olarak da ifade edilmektedir. 【1】

Temsili Stresli Erkek (Yapay zeka ile oluşturulmuştur)
Stres Türleri
Stres çeşitli açılardan sınıflandırılabilir; özellikle kaynağı, süresi ve etkisi dikkate alınır. Akut stres, genellikle kısa süreli ve belirli olaylarla sınırlıdır. Örneğin, bir trafik kazası sonrası yaşanan panik ya da sınav öncesi hissedilen heyecan akut stres örneklerindendir.
Kronik stres ise uzun süre devam eder ve fiziksel ile ruhsal sağlığı tehdit edebilir; işsizlik ya da devam eden toksik ilişkiler bu tür stresin yaygın nedenlerindendir.
Travmatik stres, yaşamı tehdit eden olaylar sonrası ortaya çıkar ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gelişimine yol açabilir. Ayrıca, stres olumlu ve olumsuz olarak da ayrılır; eustres olarak adlandırılan olumlu stres, motivasyon ve performansı artırırken, distres ise aşırı ve kontrol edilemeyen stres durumudur. 【2】
Stresin Biyolojik Temelleri
Stres, organizmanın hayatta kalma reflekslerini harekete geçiren nörofizyolojik mekanizmalarla bağlantılıdır. Hipotalamus, hipofiz ve adrenal bezlerin oluşturduğu hipotalamus-hipofiz-adrenal (HHA) ekseni aktive olur; bu süreçte kortizol ve adrenalin gibi hormonların salınımı gerçekleşir. Bu hormonlar kalp atış hızını ve kan basıncını artırırken, kaslara enerji taşınmasını kolaylaştırır. Ancak, bu tepkilerin uzun süre devam etmesi bağışıklık sistemi başta olmak üzere vücudun çeşitli sistemlerinde olumsuz etkiler oluşturabilir. Kronik stresin hipertansiyon, kalp hastalıkları ve diyabet gibi hastalıklarla ilişkili olduğu bilinmektedir.【3】

Temsili Stresli Kadın (Yapay zeka ile oluşturulmuştur)
Stresin Psikolojik ve Davranışsal Etkileri
Stres, kişiden kişiye farklılık gösterse de genellikle anksiyete, depresyon ve öfke patlamaları gibi psikolojik belirtilerle ortaya çıkar. Uyku düzeninde bozulmalar, kabuslar, konsantrasyon güçlüğü ve sosyal geri çekilme gibi davranışsal değişiklikler de sık görülür. Ayrıca madde kullanımı, aşırı yeme veya işkoliklik gibi kaçınma davranışları da stresin olası sonuçlarındandır.
Stresin Kaynakları (Stresörler)
Stresi tetikleyen içsel ve dışsal faktörlere stresör denir. Çevresel stresörler arasında gürültü, kalabalık ve doğal afetler bulunurken, psikososyal stresörler iş baskısı, sınavlar ve aile içi çatışmalar olarak sıralanabilir. Bireysel özellikler de stresin kaynağı olabilir; mükemmeliyetçilik ve düşük özsaygı gibi. Ayrıca hastalıklar, uykusuzluk ve hormonal dengesizlikler biyolojik stresörler olarak kabul edilir.
Stresle Başa Çıkma Yöntemleri
Stresle başa çıkmak için kullanılan stratejiler problem odaklı ve duygu odaklı olmak üzere iki ana başlıkta incelenir. Problem odaklı yöntemlerde stresin kaynağını ortadan kaldırmaya yönelik adımlar atılır; örneğin, zaman yönetimi, planlama ve sosyal destek arama bu kapsamda yer alır.
Duygu odaklı başa çıkma ise stres kaynağının değiştirilemediği durumlarda duygusal etkilerin yönetimine yöneliktir ve meditasyon, nefes egzersizleri, pozitif düşünme teknikleri gibi yöntemleri içerir. Bu stratejiler bireyin stresle ilişkisini düzenlemeye ve psikolojik dayanıklılığını artırmaya yardımcı olur.
Stresi Azaltan Yaşam Alışkanlıkları
Stresi doğrudan azaltan yaşam alışkanlıklarının benimsenmesi, stres yönetiminde önemli yer tutar. Düzenli uyku (günde 7–9 saat), dengeli ve vitamin açısından zengin beslenme, haftada en az üç gün 30 dakikalık egzersiz yapılması, sosyal bağların güçlendirilmesi ve kendine zaman ayırarak hobilerle ilgilenmek bu alışkanlıklar arasında sayılabilir.【4】 Bu uygulamalar, bireyin hem fizyolojik dengesini hem de psikolojik dayanıklılığını destekleyebilir.

