Tadında Ekonomi, Güney Koreli iktisatçı Ha-Joon Chang’in popüler ekonomi alanındaki eserlerinden biridir. Özgün adı Edible Economics: A Hungry Economist Explains the World olan kitap, Türkçeye Gökçe Çakmak tarafından çevrilmiş ve Domingo Yayınları tarafından Ekim 2023’te yayımlanmıştır. 224 sayfalık bu eser, yeme-içme kültürünü ekonomiyle harmanlayan bir anlatım sunar.
Konu
Kitap, her bölümü bir gıda maddesiyle yapılandırılmış ekonomi yazılarından oluşur. Sarımsak, meşe palamudu, muz, erişte, tavuk, çikolata gibi yiyecekler, tarihsel ve kültürel bağlamda ele alınarak iktisadi kavramlara giriş kapısı işlevi görür. Yazar, temel ekonomik meseleleri – kalkınma, eşitsizlik, sanayileşme, serbest piyasa, korumacılık gibi – yemek eksenli anlatılar üzerinden herkesin anlayabileceği şekilde açıklamayı amaçlar.
Temalar
Kültürel ön yargıların ekonomi üzerindeki etkisi: Sarımsak, hindistan cevizi gibi yiyecekler üzerinden bazı toplumların ekonomik anlayışlarının nasıl ötekileştirildiği anlatılır. Batı merkezli düşüncenin dışında kalan toplumların küçümsenmesinin, ekonomik bakış açılarını nasıl daralttığı örneklerle gösterilir.
Sanayileşmenin önemi ve korumacı politikalar: Hamsi, havuç ve karides gibi bölümlerde, ülkelerin yalnızca tarımsal üretimle gelişemeyeceği; sanayileşmenin kalkınma için temel olduğu vurgulanır. Gelişmekte olan ülkelerin ekonomik büyüme sağlayabilmesi için yerli üretimi koruması gerektiği savunulur.
Tüketim alışkanlıkları ve küresel eşitsizlik: Muz, kola, çikolata ve tavuk gibi yaygın gıdalar üzerinden, çok uluslu şirketlerin küresel pazarlardaki etkisi, üretim ilişkilerindeki adaletsizlik ve gelir dağılımındaki eşitsizlik tartışmaya açılır.
Görünmeyen emek ve bakım ekonomisi: Acı biber üzerinden ev içi bakım emeği ele alınır. Genellikle kadınlar tarafından üstlenilen, karşılığı ödenmeyen işler ekonominin dışında bırakılırken bu emeğin toplumsal yaşam için ne kadar hayati olduğu vurgulanır.
İklim değişikliği ve geleceğin ekonomisi: Çilek, misket limonu ve baharatlar gibi örnekler aracılığıyla doğayla uyumlu bir ekonomik sistemin gerekliliği anlatılır. Karbon salımı, sürdürülebilirlik, yeşil enerji gibi kavramlara ekonomik bir bakış geliştirilir.
Üslup ve Biçim
Chang’in üslubu sade, esprili ve öğretici bir anlatıma dayanır. Kitapta teknik ekonomi dili yerine yemek üzerinden kurulan metaforlarla örülü bir açıklama biçimi tercih edilmiştir. Her bölümde yemeğe dair kültürel veya kişisel bir hikâyeyle başlayan yapı, iktisadi bir çözümlemeye yönelir. Anlatı hem akademik okura hem de ekonomiyle yeni tanışan genel okuyucuya hitap edecek biçimde yapılandırılmıştır. Kitabın sonunda yer alan “Ekonomiyi Daha İyi Yemenin Yolları” başlıklı bölüm, düşünsel çerçevenin etik ve toplumsal boyutunu öne çıkarır.


