Köken
Farça tāsa تاسه veya tāsā تاسا ''acı, kaygı, sıkıntı'' sözcüğünden geçmiştir. Bu sözcük Farsça tās تاس “muztarip ve kararsız olma telaş'' sözcüğüne +a eki getirilerek türetilmiştir.
Örnek Kaynaklar
Danişmend-Name, 1360: Şattat anı görüp kakıdı(kızdı). Tasasından buyurdı kim çeri bir kezden hamle kıtalar.
Meninski, Thesaurus, 1680: tāse vul. tassa: gussa, elem, gam, kasavet. (...) tasselenmek, tassa çekmek, tassalü,
Deyimler
- Tasa çekmek: Üzülmek.
- Tasa etmek: Üzülmek, kaygılanmak
- Tasası bana mı (sana mı) düştü: Beni (Seni) igilendiren bir şey değil, kendini üzme, ilgili olan düşünsün.
Kullanım Alanları
Günlük hayatta: Kaygı, üzüntü.
Ruh bilimi: Tatmin edici olmayan veya tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik içinde bulunulduğunda duyulan tedirgin edici duygu.