Terracotta Ordusu, Çin’in ilk imparatoru Qin Shihuangdi’nin (M.Ö. 259–210) anıtsal mezar kompleksine eşlik eden, gerçek insan ve hayvan boyutlarında yapılmış pişmiş toprak asker, at ve savaş arabası figürlerinden oluşan topluluktur.
1974’te Lintong’da tesadüfen keşfedilen bu figürler, imparatorun öte dünyada da hükmetmesini sağlamak amacıyla mezar tümülüsü çevresindeki çukurlara savaş düzeninde yerleştirilmiştir. Yaklaşık yedi bin bireysel görünümlü savaşçı, at, müzisyen ve görevliden oluşan bu ordu, hem Qin Hanedanlığı’nın askerî örgütlenmesine dair tanıklık sunar hem de dönemin seramik teknolojisinin, standardizasyon anlayışının ve estetik becerisinin bir örneğini temsil eder.
Terracotta Ordusu (pixabay)
Tarihçe
Terracotta Ordusu’nun kökeni, Çin’in ilk imparatoru Qin Shihuangdi’nin genç yaşta başlattığı anıtsal mezar inşasıyla bağlantılıdır. İmparator M.Ö. 259’da doğmuş, M.Ö. 247’de Qin tahtına çıkmış ve M.Ö. 221’de Çin’i merkezî bir imparatorluk altında birleştirmiştir. Ölümden sonra da hüküm sürme arzusuyla M.Ö. 246’da, henüz 13 yaşında iken mezar kompleksinin yapımını başlatmış, çalışmalar ölüm yılı olan M.Ö. 210’a dek sürdürülmüştür.
Sima Qian’ın aktardığına göre bu inşa sürecine imparatorluğun dört bir yanından zanaatkârlar ve işçiler katılmış, iş gücü 700.000 kişiye ulaşmıştır. Kompleksin en dikkat çekici öğesi, imparatoru öte dünyada korumak amacıyla savaş düzeninde sıralanmış pişmiş toprak figürlerden oluşan ordudur. Bu figürlerin üretiminde modüler kalıplar, standart kil karışımları ve kontrollü fırınlama teknikleri kullanılmıştır.
Terracotta Ordusu 1974’te Lintong’da kuyu açan çiftçilerin bulduğu parçalarla keşfedilmiş, sonraki kazılarla binlerce figür belgelenmiştir. Keşif, yalnızca Çin arkeolojisinin değil, dünya kültür mirasının da önemli buluntularından biri olarak kabul edilmiştir. 1987’de alan, istisnai sanatsal ve teknik değeri ile UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınmıştır.
Kazı Alanı
Qin Shihuangdi’nin mezar kompleksi Shaanxi Eyaleti’nde, Xi’an’ın yaklaşık 35 kilometre kuzeydoğusunda, Lishan Dağı’nın kuzey eteklerinde yer alır. Toplam alan 56,25 km²’dir; merkezde 51,3 metre yüksekliğinde bir tümülüs bulunur. Tümülüs, kuzey–güney doğrultulu dikdörtgen planlı, çift duvarlı bir çevre düzeni içinde konumlanmıştır.
Bugüne kadar yaklaşık 200 defin çukuru ve 600’den fazla arkeolojik birim tespit edilmiştir. Bunlar arasında Army Pits olarak bilinen çukurlar, defin ve ritüel yapıları, mimari kalıntılar, bronz savaş arabaları ve su kuşu figürlerinin çıkarıldığı özel alanlar yer almaktadır.
Army Pits dört bölümden oluşur: Çukur 1 piyadeleri, Çukur 2 süvari, okçu ve savaş arabalarını, Çukur 3 komuta merkezini içerir; Çukur 4 ise tamamlanmamıştır. Bu düzenleme, başkent Xianyang’ın kent planını yansıtan bir “yeraltı şehri” görünümü taşır.
Terracotta Ordusu (pixabay)
Figürler
Terracotta Ordusu’nda yaklaşık 7.000 pişmiş toprak figür belgelenmiştir. Bunlar arasında piyadeler, okçular, süvariler, savaş arabası sürücüleri, komutanlar ve generallerin yanı sıra müzisyenler, zanaatkârlar, memurlar, atlar ve savaş arabaları yer alır.
Figürler gerçek insan boyutlarında yapılmıştır; ortalama yükseklikleri 185–194 cm arasında değişir ve bu ölçü dönemin nüfus ortalamasından daha büyüktür.
Yakından incelendiğinde her bir figürün saç biçimi, yüz hatları, kaş ve bıyık şekli, giysi ve zırh ayrıntılarında farklılıklar bulunur. Bu farklılıklar bireysel portre izlenimi yaratsa da üretim yöntemleri modülerdir: baş, el, ayak ve gövde gibi parçalar kalıplarla yapılmış, ardından yüzlere oyma çizgiler ve eklemelerle kişisel ayrıntılar verilmiştir.
Asker figürleri rütbe ve görevlerine göre ayırt edilir. Generaller daha ayrıntılı zırhlar ve “sülün kuyruğu” biçimli başlıklarla tanımlanırken, piyadeler sade giysilerle, süvariler ise kısa zırh ceketleri ve binek atlarıyla tasvir edilmiştir.
Heykellerin başlangıçta canlı renklere sahip olduğu bilinmektedir. Lake taban üzerine malakit (yeşil), zencefre (kırmızı), azurit (mavi) ve “Han moru” gibi pigmentler uygulanmıştır. Ancak bu renklerin büyük bölümü kazı sonrası hızla kaybolmuş, yalnızca izleri korunabilmiştir.