Köken
Gaz kelimesi, Türkçeye Fransızca gaz sözcüğünden geçmiştir ve “maddenin uçucu, buharsı hali” anlamında kullanılır. Fransızcadaki bu sözcük, aynı anlama gelen Hollandaca gaz kelimesinden alıntıdır. Bu terim ilk kez 17. yüzyılda Flaman kökenli kimyacı Jan Baptist van Helmont tarafından bilimsel bağlamda kullanılmıştır. Van Helmont, bu kelimeyi Eski Yunanca cháos (χάος) “şekilsiz varlık, boşluk” sözcüğünden esinlenerek türetmiştir. Zamanla gaz, hem bilimsel literatürde hem de günlük dilde “belirli bir hacmi olan ama şekli olmayan maddesel durum” anlamında yerleşmiştir.
Gaz ile bağlantılı bazı sözcükler de Fransızca kökenlidir. Örneğin gazéine veya gazole, rafine petrol ürünlerini (özellikle dizel yakıtları) tanımlamak için kullanılır. Bu kelimeler, Fransızca gaze (“uçucu madde, buhar”) kökünden türetilmiştir. Fransızca gaze kelimesinin bir diğer anlamı ise “çok gevşek dokunmuş pamuklu bez”dir. Bu bez türünün adı, Arapça ḳazz (قزّ) yani “kaba ipekli kumaş” kelimesinden gelir. ḳazz sözcüğü de Orta Farsça’daki aynı anlama gelen kac veya kaj köklerine dayanmaktadır. Böylece, gaz sözcüğünün farklı alanlardaki türevleri, hem bilimsel hem tekstil hem de petrokimya bağlamlarında çok katmanlı bir etimolojik geçmişe sahiptir.
Kullanım Alanları
- Fizik ve kimya: “Gaz hali”, “gaz yoğunluğu”, “gaz basıncı” gibi teknik terimlerde kullanılır.
- Günlük dil: “Gaza basmak”, “gaz vermek” gibi deyimlerle mecaz anlamda kullanılır.
- Askeri ve toplumsal bağlam: “Biber gazı”, “göz yaşartıcı gaz” gibi ifadelerle kamu düzeni ve güvenlikle ilgili kullanımları vardır.