Nuri Pakdil Kimdir?
Nuri Pakdil, 1934 yılında Kahramanmaraş’ta doğmuş, yazmayı, düşünmeyi ve insanlara yol göstermeyi seven bir yazardır. O, yazılarını bir sorumluluk olarak görür; insanlara iyi olmayı, düşünmeyi ve dünyaya adaletle bakmayı öğretmek isterdi. 2019 yılında Ankara’da vefat etmiştir.

Nuri Pakdil (Yapay Zekâ ile Oluşturulmuştur.)
Çocukluğu ve Ailesi
Nuri Pakdil, küçük yaşlardan beri okumayı ve düşünmeyi çok severdi. Annesi ona Cezayir hikâyelerini anlatır, dünyayı tanıması için küçük bir atlas hediye ederdi. Nuri, bu atlasla uyur, hayalinde uzak ülkelere yolculuklar yapardı.
Ailesi, dini değerlere bağlı ve saygılı bir aileydi. Nuri, ilkokula dışarıdan sınavla girdi ve özel öğretmenlerden ders aldı. Bu, onun farklı düşünmeyi öğrenmesinde önemli bir adımdı.
Okul Yılları
Ortaokula biraz geç başladı ama çok başarılıydı. Maraş Lisesi’nde arkadaşlarıyla birlikte Hamle adında bir okul dergisi çıkardı. Bu dergi, genç bir öğrencinin bile düşüncelerle dünyayı değiştirebileceğini gösterdi.
Daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Üniversitede Necip Fazıl Kısakürek ve Sezai Karakoç gibi ünlü yazarlarla tanıştı. Bu insanlar, onun düşünce dünyasını derinden etkiledi.
Edebiyat Dergisi
1969 yılında Ankara’da Edebiyat adında bir dergi kurdu. Bu dergi, sadece yazıların yayımlandığı bir yer değildi; aynı zamanda düşünen, sorgulayan gençlerin buluşma noktasıydı.
Dergi, halkı, emeği, adaleti ve inancı anlatan yazılarla doluydu. Nuri Pakdil, gençlere “kendi kültürümüzü koruyalım, ama dünyayı da tanıyalım” diyordu.
Onun çevresinden Rasim Özdenören, Erdem Bayazıt, Akif İnan gibi pek çok önemli yazar yetişti.
Düşünceleri
Nuri Pakdil’e göre yazı yazmak, sadece kelimeleri yan yana getirmek değildi. Yazı, dünyayı daha iyi bir yer yapmak için bir eylemdi.
O, insanın kendi değerlerini unutmaması gerektiğini söylerdi. Batı’yı taklit etmeyi değil, kendi köklerimizden güç alarak çağdaş olmayı savunurdu.
Her insanın emeği değerlidir derdi. Kimsenin emeği boşa gitmemeli, herkes hakkını almalıdır.
Kudüs Sevgisi
Nuri Pakdil, Kudüs’ü çok severdi. Ona göre Kudüs sadece bir şehir değil, vicdanın kalbiydi.
“Ben Kudüs’ü kol saati gibi taşıyorum” derdi. Yani Kudüs, onun için her zaman hatırlanması gereken bir değerdi.
“Anneler ve Kudüsler” adlı şiirinde, annelerin sevgisini Kudüs’ün kutsallığıyla birleştirdi. “Yürü kardeşim, ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin” diyerek insanları iyiliğe ve dayanışmaya çağırdı.
Yazı Tarzı
Nuri Pakdil’in yazıları bazen kısa, bazen uzun ama hep güçlü olurdu. Her cümlesinde bir çağrı gizliydi.
O, yazıyı bir ibadet gibi görürdü. Yazmak, Allah’ın verdiği aklı ve kalbi doğru kullanmanın bir yoluydu.
Eserlerinden Bazıları
-Batı Notları
-Biat (3 cilt)
-Anneler ve Kudüsler
-Otel Gören Defterler
-Bir Yazarın Notları
-Bağlanma
Bu kitaplarda hem düşüncelerini hem de duygularını paylaşmıştır.
Son Yılları
Nuri Pakdil, ömrünün sonuna kadar yazmayı bırakmadı. 2013’te Kültür Sanat Büyük Ödülü, 2014’te Necip Fazıl Saygı Ödülü, 2019’da ise Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Ödülü aldı.
18 Ekim 2019’da Ankara’da vefat etti ve Taceddin Dergâhı’na defnedildi.
Son Söz
Nuri Pakdil, bize şunu öğretir:
“Düşünmek, yazmak ve iyiliği savunmak asla durmaz.”
Onun kitaplarını okuyan her çocuk, hem kalbiyle hem aklıyla daha adaletli bir dünyayı kurabilir.