Alahan Manastırı, Mersin’in Mut ilçesine yaklaşık 20-30 km mesafede, Mersin-Karaman karayolu üzerinde, Geçimli Köyü civarında, Orta Toroslar’da 1300 metre yükseklikte yer alan bir Erken Hıristiyanlık dönemine ait manastır kompleksidir. Göksu Vadisi’ne bakan dik bir yamaca inşa edilmiş olan bu yapı topluluğu, Evliya Çelebi tarafından “Ustasının elinden yeni çıkmış gibi duruyor” şeklinde tarif edilmiştir. M.S. 440-442 yıllarında inşa edildiği tahmin edilen Alahan Manastırı, Batı Kilisesi, Doğu Kilisesi, manastır binası, kayalara oyulmuş keşiş odacıkları ve çevredeki mezarlardan oluşur. Kilise binaları, mimari özellikleriyle İstanbul’daki Ayasofya ile benzerlikler taşır ve süslemelerinde usta bir taş oymacılığı göze çarpar. 2000 yılından itibaren UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer alan manastır, 2013 yılında restore edilmiştir.

Alahan Manastırı (turkishmuseums)
Tarihçe ve Önemi
Hıristiyanlığın Kapadokya ve Likonya (Konya) bölgelerinde yayılması sırasında, bu yeni dini kabul edenler takibe uğramış ve inanmayanlar tarafından öldürülme korkusuyla dağlık bölgelerdeki mağara ve kaya oyuklarında ibadet etmeye zorlanmıştır. Hz. İsa’nın havarilerinden St. Paul ve Tarsus’ta yaşamış Hıristiyanlık öncülerinden Barnabas, Hıristiyanlığı yaymak için Konya, Kapadokya, Antalya ve Antakya’ya kadar uzanan maceralı yolculuklar yapmışlardır. Bu iki azizin konakladıkları yerlerde anılarına mabetler inşa edilmiş olup, Alahan Manastırı da bunlardan biridir. M.S. 5. ve 6. yüzyıllarda yoğun olarak kullanılan manastır, Hıristiyanlar için bir “Hac Merkezi” olarak kabul edilmiştir. Toroslar’ın yamaçlarındaki özgün topografik konumu, zengin bezemeli kiliseleri, vaftizhanesi, sütunlu yolu, kaya mezarları, su kaynakları, hamamı ve konaklama yerleriyle Erken Hıristiyan sanatı ve Bizans mimarlık tarihinde önemli bir yere sahiptir.

Alahan Manastırı (turkishmuseums)
Mimari Özellikler
Alahan Manastırı Külliyesi, çeşitli yapılarla dikkat çeker. Batı Kilisesi, korint başlıklı iki dizi sütunla üç nefe ayrılmıştır. Narteksten ana mekâna geçilen kapının atkı ve yan dikmeleri, kabartmalarla süslenmiştir. Bu kabartmalarda St. Paul ve St. Pierre figürleri, altışar kanatlı Cebrail ve Mikail’in simgesel yaratıkları (kükreyen aslan, kartal, öküz), İncil yazarlarının tasvirleri, üzüm salkımları, asma yaprakları ve balık motifleri zengin bir şekilde işlenmiştir. Kiliselerin doğusundaki geniş avlunun güneyinde, dinsel törenler için kullanılan 11 metre uzunluğunda kemerli ve sütunlu bir galeri bulunur. Galerinin ortasında, yoğun kabartma süslemeli büyük bir niş yer alır. Ayrıca apsisli bir vaftizhane ve manastırın en görkemli yapılarından olan mezarlar bu alanda konumlanmıştır. Mezarların kuzey duvarı kayaya oyulmuş olup üst örtüsü yoktur. Ana nefin ortasında, paye ve sütunlara oturan dört kemerle örtülü, kare planlı bir kule bulunur; bu kule yukarıda sekizgen bir forma dönüşür ve kapı çerçevesi süslemelerle bezelidir.
Doğu Kilisesi veya “Kubbeli Kilise”, kesme taştan inşa edilmiş olup her yanı kabartmalarla süslüdür. Kompleksin en önemli yapılarından biri olan bu kilise, mimarisindeki farklı teknik uygulamalar ve taş işçiliğiyle Anadolu’daki eşsiz eserlerden biridir. Ayrıca, üç nefli ve nartheksli büyük bir bazilika, apsisinde rahiplere ait oturma kademeleri (synthronos) ile dikkat çeker.

Alahan Manastırı (turkishmuseums)
Süslemeler ve Sanat
Manastırın süslemeleri, Bizans dönemi dini mimarisinin ender örneklerini sunar. Batı Kilisesi’nin giriş kapısında, altışar kanatlı melekler, İncil yazarlarının sembolleri (aslan, kartal, öküz), bitkisel motifler ve balık figürleri gibi zengin tasvirler yer alır. Doğu Kilisesi’nde ise taş işçiliğinin zarafeti ve kabartma bezemeler öne çıkar. Bu süslemeler, manastırın hem dini hem de sanatsal değerini gözler önüne serer.

Alahan Manastırı (turkishmuseums)
Konum ve Çevre
Manastır, Toros Dağları’nın yamacında, Göksu Nehri’nin oluşturduğu vadiden 915 metre, deniz seviyesinden ise 1220 metre yükseklikte, dar bir teras üzerine kurulmuştur. Çevresinde, Kapadokya’daki gibi doğal ve insan eliyle oyulmuş mağaralar bulunur. Bu mağaralar, keşiş hücreleri, ibadet yerleri ve mezar nişleri olarak kullanılmıştır. Ayrıca, tarımsal faaliyetlere işaret eden alanlar da mevcuttur. Manastıra ulaşmak için bir patika yol tırmanılır ve çevresi her mevsim farklı panoramik manzaralar sunar.

Alahan Manastırı (turkishmuseums)
Günümüzdeki Durumu
Alahan Manastırı, 1671 yılında Evliya Çelebi tarafından ziyaret edilmiş ve detaylı bir şekilde tarif edilmiştir. 1826’da Leon Comte de Laborde tarafından bilim dünyasına tanıtılan yapı, 20. yüzyılda arkeolojik kazılarla daha iyi anlaşılmıştır. 2000 yılında UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ne alınan manastır, 2013’teki restorasyonla korunmuş ve ziyarete açılmıştır. Mimari özellikleri, taş işçiliği ve tarihsel önemiyle, Anadolu’nun en özgün Erken Hıristiyanlık dönemi eserlerinden biri olarak kabul edilir.

Alahan Manastırı (turkishmuseums)


