Argon, periyodik tablonun 18. grubunda yer alan, asal gaz sınıfına mensup kimyasal bir elementtir. Sembolü "Ar", atom numarası ise 18’dir. Renksiz, kokusuz ve tatsız bir gaz olan argon, oda sıcaklığında kararlı ve tek atomlu bir yapı gösterir. Atmosferde hacimce yaklaşık %0,93 oranında bulunarak azot ve oksijenden sonra en yaygın üçüncü gaz konumundadır. Tepkimeye girme eğilimi son derece düşük olan bu element, doğadaki kararlılığı ve kimyasal edilgensizliği nedeniyle çoğunlukla serbest halde yer alır. Bu özellikleri nedeniyle endüstride koruyucu atmosfer oluşturmak amacıyla yaygın biçimde kullanılmaktadır.
Keşfi
Argon elementi 1894 yılında Lord Rayleigh (John William Strutt) ve Sir William Ramsay tarafından keşfedilmiştir. Bilim insanları, havadan elde edilen azotun yoğunluğunun kimyasal yollarla elde edilen saf azottan daha yüksek olduğunu fark ettiklerinde bu farkın kaynağını araştırmaya yönelmişlerdir. Yapılan çalışmalar sonucunda, havada daha önce tanımlanmamış başka bir gazın varlığı tespit edilmiştir. Bu gaz, reaktif olmaması nedeniyle "etkisiz" anlamına gelen “argon” adıyla tanımlanmış ve periyodik tabloda asal gazlar grubuna dahil edilmiştir.
Argon Elementi (Yapay Zeka İle Oluşturulmuştur.)
Sınıflandırma ve Temel Özellikleri
Argon, soy gaz (asal gaz) sınıfında yer alır ve periyodik tablonun 3. periyot, 18. grubunda bulunur. Atom numarası 18 olan argonun atom kütlesi yaklaşık 39,948 birimdir. Elektron dizilimi 1s² 2s² 2p⁶ 3s² 3p⁶ şeklindedir. Standart sıcaklık ve basınçta fiziksel hali gazdır. Bu koşullarda argon, 22,4 L/mol hacim kaplayan bir molekül formu ile varlık gösterir. Kararlı bir elektron yapısına sahip olması, onun asal gaz özelliğinin temelini oluşturur.
Etimoloji
Argon ismi, Yunanca “argos” kelimesinden türemiştir. “Argos”, “tembel” ya da “etkisiz” anlamına gelir. Bu adlandırma, argonun kimyasal açıdan inert yani tepkimeye girmeye isteksiz doğasını yansıtır. İsmin seçiminde, elementin diğer maddelerle reaksiyona girmemesi belirleyici olmuştur.
Fiziksel ve Kimyasal Özellikler
Argon, oda sıcaklığında renksiz, kokusuz ve tatsız bir gazdır. Kimyasal açıdan kararlı bir elementtir; bu kararlılık, valans kabuğunun tam dolu olmasından kaynaklanır. Argonun erime noktası −189,3 °C, kaynama noktası ise −185,8 °C’dir. Doğal koşullarda yalnızca tek atomlu gaz halinde bulunur ve bu haliyle kimyasal bağ yapma eğilimi son derece düşüktür. Tepkime vermeyen doğası, onu pek çok endüstriyel süreçte tercih edilen bir atmosfer gazı haline getirir.
Elektronegatifliği ve Reaktivitesi
Argonun elektronegatifliği pratikte sıfırdır ve Pauling elektronegatiflik skalasında bu gaz için belirli bir değer verilmemektedir. Bunun nedeni, argonun kararlı elektron dizilimi sayesinde başka atomlardan elektron alma ya da verme eğiliminde olmamasıdır. Dolayısıyla kimyasal tepkimelere katılımı son derece sınırlıdır. Nadir durumlarda laboratuvar ortamında, çok özel koşullar altında bazı bileşiklerin oluşturulması mümkün olsa da bu bileşikler doğada kararlı şekilde bulunmaz.
İzotopları
Argonun doğada bulunan üç kararlı izotopu mevcuttur. Bunlar Argon-36, Argon-38 ve Argon-40’tır. Doğal argonun büyük çoğunluğunu oluşturan izotop Argon-40’tır ve bu izotop, potasyum-40 izotopunun radyoaktif bozunmasıyla meydana gelir. Bu bozunma süreci, argonun atmosferdeki doğal birikimini belirlemede önemli bir rol oynamaktadır.
Doğadaki Bulunuşu ve Bileşikleri
Argon, atmosferde hacimce yaklaşık %0,93 oranında bulunur ve bu yönüyle atmosferdeki en bol üçüncü gaz konumundadır. Yer kabuğunda eser miktarda rastlanmakla birlikte, ekonomik olarak en yaygın elde edilme yöntemi havanın fraksiyonel damıtılmasıdır. Bu işlem sırasında oksijen, azot ve diğer gazlar ayrıştırılarak saf argon elde edilir. Kimyasal olarak tepkime vermediği için doğada bileşik halinde bulunmaz; yalnızca serbest atom formunda rastlanır.
Argon Elementinin Kullanım Alanları (Yapay Zeka İle Oluşturulmuştur.)
Kullanım Alanları
Argonun başlıca kullanım alanı, kimyasal tepkimelere karşı gösterdiği yüksek dirençten kaynaklanır. Bu özelliği sayesinde kaynakçılıkta, özellikle ark kaynağı işlemlerinde, iş parçalarının hava ile teması engellenerek istenmeyen oksidasyon tepkimeleri önlenir. Ayrıca flüoresan ve akkor lambalarda dolgu gazı olarak, yarı iletken üretiminde inert ortam sağlamada ve bazı analitik cihazlarda taşıyıcı gaz olarak görev yapar. Kütle spektrometrisi, atomik absorbsiyon spektroskopisi ve çeşitli kriyojenik uygulamalarda da argon gazından yararlanılır. Tüm bu kullanımlarda temel amaç, reaksiyonsuz ve kararlı bir ortam oluşturmaktır.