Asperger sendromu, sosyal etkileşimde belirgin yetersizlik, sınırlı ve yineleyici davranış örüntüleri ile kendini gösteren, nörogelişimsel bir bozukluktur. Bu sendrom, erken çocukluk döneminde ortaya çıkar ve bireyin yaşamı boyunca devam eder. İlk kez 1944 yılında Hans Asperger tarafından tanımlanmış, daha sonra yaygın gelişimsel bozukluklar grubuna dahil edilmiştir. Asperger Sendromu, daha önce DSM-IV’te ayrı bir tanı olarak yer alırken, DSM-5 ile birlikte otizm spektrum bozukluğu içinde değerlendirilmiştir.

^{Asperger Sendromunu temsil eden bir görsel. (Yapay zeka ile oluşturulmuştur.)}

Belirtiler ve Klinik Görünüm

Asperger Sendromu’nda dil gelişimi klinik olarak anlamlı bir gecikme göstermemektedir. Konuşma akıcıdır ancak iletişimin pragmatik yönünde, yani karşılıklı etkileşimi sürdürebilme, konuşma sırasında sosyal ipuçlarını kullanma gibi becerilerde zorluk yaşanır. Bu bireylerde ilgi alanları genellikle dar ve yoğunlaşmış olup, yineleyici davranışlara sık rastlanır. Motor becerilerde hantallık, koordinasyon güçlükleri ve bedensel sakarlık yaygındır. Ayrıca göz teması kurmama, jest ve mimiklerin sınırlı kullanımı gibi sözel olmayan iletişim yetersizlikleri dikkati çeker.

Ayırıcı Tanı

Asperger Sendromu, yüksek işlevli otizmle birçok ortak özellik taşır. Ancak otizme kıyasla dil gelişimi normaldir ve zeka düzeyi genellikle ortalamanın üzerindedir. Bununla birlikte tanısal açıdan iki bozukluk arasında kesin sınırlar çizmek zordur. Asperger Sendromu; sosyal iletişim bozukluğu, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk gibi klinik tablolarla da karıştırılabilir. Ayırıcı tanıda motor becerilerdeki belirgin hantallık ve özel ilgi alanlarının varlığına dikkat edilmesi önerilir.

Epidemiyoloji

Asperger Sendromu, erkeklerde kızlara göre daha sık görülmektedir. Erkek/kız oranı yaklaşık 10:1 olarak bildirilmiştir. Toplumda görülme sıklığı 3.6 ila 7/1000 arasında değişmektedir. Belirtiler genellikle erken çocukluk döneminde başlasa da tanı çoğunlukla okul çağı ve sonrasında konulmaktadır.

Uyarı: Bu maddede yer alan içerik, yalnızca genel ansiklopedik bilgi amacı taşımaktadır. Buradaki bilgiler tanı koyma, tedavi etme ya da tıbbi yönlendirme amacıyla kullanılmamalıdır. Sağlıkla ilgili konularda karar vermeden önce mutlaka bir hekime veya uzman sağlık personeline danışmanız gerekmektedir. Bu bilgilerin tanı veya tedavi amacıyla kullanılması sonucunda doğabilecek durumlardan madde yazarı ve KÜRE Ansiklopedi herhangi bir sorumluluk kabul etmez.