Babalık gazetesi, 1910 ile 1952 yılları arasında Konya'da yayınlanmış köklü ve uzun soluklu bir Türk gazetesidir. Konya basın tarihinde önemli bir okul görevi görmüş ve birçok yazarın yetişmesine katkıda bulunmuştur. Gazete, 23 Aralık 1910 tarihinde Bosnalı Nedim Bey'in oğlu Yusuf Mazhar (Babalık) Bey tarafından çıkarılmaya başlanmıştır. Yusuf Mazhar Bey, Isparta/Yalvaç doğumlu olup, eğitimini Konya'da tamamlamış, öğretmenlik, Ziraat Bankası, belediye ve il idare meclisi üyelikleri gibi görevlerde bulunmuştur. Konya gazetesinde bir süre çalıştıktan sonra kendi gazetesi Babalık'ı çıkarmıştır.
Gazetenin ismi Konya valisi Arif Paşa tarafından verilmiştir. Başlangıçta Konya Vilâyet Matbaası'nda, ardından sırasıyla Rehber ve Meşrik-i İrfan matbaalarında basılmış, daha sonra ise Babalık Matbaası kurulmuştur. Yazar kadrosunda Ali Haydar, Emin Hami, Mehmet Muhlis, Kâmil Bedri, Abdullah Cevdet,
Ferit Uğur, Bahri Koru, Mehmet Ali ve Osman Gündüz beyler bulunmuştur. Gazete, Yusuf Mazhar Bey'in etkisiyle meşrutiyetçi ve özgürlükçü bir yayın çizgisi benimsemiştir. 29 Haziran 1914'te Mevlâna aleyhine yayın yaptığı gerekçesiyle Dâhiliye Nezareti ve Bakanlar Kurulu kararıyla süresiz olarak kapatılmıştır.
Türk Sözü Dönemi (1917-1918)
11 Haziran 1917 ile 30 Ekim 1918 arası Babalık'ın ikinci dönemi olarak kabul edilir. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Konya valisi Muammer Bey'in isteğiyle Türk Sözü adıyla tekrar yayın hayatına başlamıştır. Türk Sözü adının verilme sebebi, "Babalık" isminde samimiyet görülmemesi ve Konya gibi Türklüğün iç yurtlarından birinin duygularını yansıtacak, üvey evlatlıktan uzak bir isim istenmesi olarak açıklanmıştır. Vali Muammer Bey'in tavsiyesiyle bu isim benimsenmiştir. Toplam 76 sayı çıkan Türk Sözü'nün sorumlu müdürü Rum Viyolaki, başyazarı ise Süleyman Necati beylerdir. Haftada üç gün, dört sayfa olarak çıkmış ancak savaş koşulları nedeniyle sayfa sayısı ve yayın aralıkları değişmiştir.
Başyazarı Süleyman Necati Bey, Konya İttihat ve Terakkî Mektebi müdürü ve İttihat ve Terakkî Cemiyeti üyesidir. Yazar kadrosundaki diğer isimler de bu cemiyetle ve Türk Ocağı'nın çıkardığı Ocak dergisiyle ilişkili kişilerdir. Türklük bilincinin inşasına yönelik yayınlar yapmış, özellikle Türk diline millî bir kimlik kazandırma gayreti dikkat çekmiştir. Dış politika, ekonomi, sosyal konular ve özellikle vilayet haberlerine yer verilmiştir. Muammer Bey ve Konya İttihat Terakkî Kulübü'nün faaliyetleri yakından takip edilmiştir. Vali Muammer Bey'in Sivas'a atanmasından kısa bir süre sonra gazete tekrar Babalık adını alarak yayınlarına devam etmiştir.
Milli Mücadele Yıllarında Babalık
Bu dönem, Babalık'ın yayın hayatının en parlak dönemi olarak nitelendirilir. Aynı zamanda Mehmet Önder'in tasnifinde üçüncü dönemi (1918-1930) kapsar. Gazetenin başyazarı Samizâde Süreyyâ, idare müdürü Ahibabazâde Yusuf Ziya beylerdir. İlerleyen zamanlarda sahibi Yusuf Mazhar Bey de başyazarlık yapmıştır. Yazar kadrosunda Ekrem Reşat, Yakup Kadri, Reşat Nuri, Namdar Rahmi, Saadettin Nüzhet, Enver Behnan Şapolyo, Server İskit, Feridun Nâfiz ve Abdülkadir beyler gibi önemli isimler yer almıştır.
Başlık klişesinin altında "Her gün çıkar Türk gazetesidir" yazmaktadır ve fiyatı 5 kuruş olmuştur.
1921 yılından itibaren günlük bir gazeteye dönüşmüştür. Sadece Konya'nın değil, Anadolu'nun da en önemli yayın organlarından biri olmuş ve Millî Mücadele'yi açıkça desteklemiştir. Millî Mücadele boyunca cepheden gelen zafer haberlerini halka hızlıca duyurmuş, Ankara'dan alınan emir ve görüşleri kamuoyuna ulaştırmıştır. Sadece haberleriyle değil, matbaasında basılan bildirilerle de Batı Cephesi'nin en büyük destekçilerinden olmuştur. Sahip olduğu iki Rum mürettip ve Rumca harf takımları sayesinde Yunan tarafına atılacak bildirilerin basımını da yapmıştır. Bu hizmetleri dolayısıyla Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa tarafından "Garp Cephesi'nin vefakâr bir arkadaşı" olarak nitelendirilmiştir. Mustafa Kemal Paşa da Konya'ya geldiğinde gazeteyi ziyaret etmiştir.
Cumhuriyet'in ilanından sonra inkılâpları destekleyerek yayınlarını sürdürmüştür. Özellikle Cumhuriyet'in ve devrimlerin halka anlatılmasında önemli bir rol oynamıştır. 1926-1928 yılları arasında haftalık 700 adet basılmış ve fiyatı 2,5 kuruş olmuştur. 1928'deki alfabe değişikliğinden sonra Latin harfleriyle yayınlanmıştır. Bu dönemde Samizade Süreyya Bey dışında Muzaffer Hamid ve Ali Baki Hüsnü de başyazarlık yapmıştır. Gazetenin sahibi Yusuf Mazhar Bey, 1930 yılında yeni bir bina yaptırarak matbaasını taşımış ancak kısa süre sonra 5 Eylül 1930'da vefat etmiştir. Ölümünden sonra gazete, eşi Nedime Babalık ve kızları tarafından çıkarılmaya devam etmiştir.
Sonraki Dönemler (1930-1952)
Bu yıllarda Babalık gazetesi haftada iki defa çıkabilmiştir.
1935'ten sonra Yusuf Mazhar Bey'in kayınbiraderi Afif Evren'in gayretleriyle ayakta kalmıştır.
İçeriği bu dönemde oldukça zayıflamış, yazarlar arasında Ziya Çalık, Şehabettin Uzluk, Feridun Nafiz Uzluk, Naci Fikret Baştak, Hamdi Ragıp Atademir ve Saadettin Nüzhet Ergun yer almıştır.
Son Dönemi
(1946-1952) yıllarında ise haftada 3 gün 2-4 sayfa olarak başlamış, 1949'dan itibaren tekrar günlük olarak yayınlanmıştır. Siyasî yayınlardan uzak durarak, ayakta kalabilmek için sadece haberlere ve ticarî ilânlara yer vermeye başlamıştır. 1952 yılına kadar yayınlarını sürdürmüş ancak resmî ilân ve reklam alamadığı için yayın hayatına veda etmiştir.


