Brigitte Anne-Marie Bardot (d. 28 Eylül 1934, Paris, Fransa – ö. 28 Aralık 2025, Fransa), Fransız sinema oyuncusu, model, şarkıcı ve hayvan hakları savunucusudur. 1950’li ve 60’lı yıllarda Fransız ve uluslararası sinemasının önde gelen yıldızlarından biri olarak tanınmıştır. Oyunculuğu bıraktıktan sonra hayvan hakları alanında etkinlik göstermiş, 1986’da kurduğu Brigitte Bardot Vakfı (Fondation Brigitte Bardot) aracılığıyla bu alandaki çalışmalarıyla öne çıkmıştır.
Erken Yaşamı ve Ailesi
Brigitte Bardot, 28 Eylül 1934 tarihinde Fransa’nın başkenti Paris’te dünyaya geldi. Babası Louis Bardot (1896–1975), bir mühendislik eğitimi almış ve ailesinin sıvı hava ile asetilen üretimi yapan işletmesinde çalışmıştır. Aynı zamanda şiirle ilgilenen Louis Bardot, birkaç şiir kitabı yayımlamıştır. Annesi Anne-Marie Toty Bardot ise gençliğinde tiyatro ve dans eğitimi almıştır.
Bardot, ailenin iki kız çocuğundan büyüğüdür. Beş yaşından itibaren dans dersleri almaya başlamış, 13 yaşına geldiğinde bale eğitimi aldığı sınıfta Leslie Caron gibi dansçılarla birlikte çalışmıştır. Annesi tarafından teşvik edilen bu sanat eğitimi, Bardot’nun ilerideki sahne ve ekran kariyerinin temelini oluşturmuştur.
Modellik Kariyeri
Brigitte Bardot, 15 yaşına geldiğinde modellik alanında ilk adımlarını attı. Fiziksel özellikleriyle dikkat çeken Bardot, kısa sürede dönemin önde gelen yayın organlarından biri olan Elle dergisinde yer aldı. Bu dergide yayınlanan fotoğrafları, ona hem Fransa’da hem de uluslararası alanda görünürlük kazandırdı.
Modellik çalışmaları, Bardot’nun sinemaya geçişinde önemli bir rol oynadı. Güzelliği sayesinde film yapımcılarının ilgisini çeken Bardot, kısa süre içinde sinema sektörüne adım atarak oyunculuk kariyerine yöneldi. Bu geçiş süreci, 1950’li yılların başında Fransız yıldız sisteminin şekillenmesinde etkili olmuş, Bardot’nun ekran yüzü olarak tanınırlığı artmıştı.
Brigitte Bardot (flickr)
Sinema Kariyeri
Brigitte Bardot’nun sinema kariyeri, 1952 yılında Canımın İçi (Le Trou normand) adlı filmde Javotte Lemoine rolüyle başladı. Aynı yıl iki filmde daha rol aldı ve Fransız sinemasında dikkat çekmeye başladı. 1953’te Kirk Douglas ile birlikte Bir Aşk Böyle Bitti (Un acte d'amou) adlı yapımda yer alarak ilk Amerikan yapımı filmine adım attı. Ancak Bardot, kariyerini büyük ölçüde Fransa’da sürdürdü.
Uluslararası çıkışını 1956 yılında Roger Vadim’in yönetmenliğini yaptığı Ve Tanrı Kadını Yarattı (Et Dieu... créa la femme) filmiyle yaptı. Bu film, Bardot’yu kısa sürede dünya çapında bir sinema ikonuna dönüştürdü. Ekrandaki rahatlığı ve dönemin geleneksel kadın temsillerine karşı getirdiği duruşla, sinema tarihinde kendine özgü bir yer edindi.
Ve Tanrı Kadını Yarattı Filminden Bir Sahne (IMDb)
1950’li ve 60’lı yıllar boyunca çok sayıda yapımda rol aldı. Başlıca filmleri arasında Hakikat (1960), Nefret – Uslanmaz Dilber (1963), Viva Maria! (1965), Shalako (1968) ve Don Juan '73 (1973) yer alır. Jean-Luc Godard, Louis Malle, Henri-Georges Clouzot ve Philippe de Broca gibi önemli yönetmenlerle çalıştı.
Amerika Birleşik Devletleri’nde de büyük ilgi gören Bardot’nun Fransızca filmleri, sıklıkla dublajla gösterime sunuldu ve fotoğrafları çeşitli Amerikan dergilerinde yayımlandı. 1965 yapımı Tatlı Hayal filminde ise kendisini canlandırdığı bir sahnede yer aldı.
1973 yılında, L'histoire très bonne et très joyeuse de Colinot Trousse-Chemise adlı filmde Arabelle rolünü oynadıktan sonra, 39 yaşındayken sinema kariyerine son verdi. Oyunculuğu bırakma kararı, şöhretin getirdiği yoğun medya ilgisinden ve özel hayatına yönelik sürekli müdahalelerden kaynaklandı. Bu tarihten sonra Bardot, kamuya dönük yaşamını büyük ölçüde sonlandırarak farklı alanlara yöneldi.
Müzik Kariyeri
Brigitte Bardot, 1960’lı ve 1970’li yıllarda müzik alanında da etkinlik gösterdi. Oyunculuğun yanı sıra şarkıcılık yaparak çeşitli popüler Fransız parçalarını seslendirdi. Bu dönemde kaydettiği şarkılar arasında “Harley Davidson”, “Je Me Donne à Qui Me Plait”, “Bubblegum”, “Contact”, “La Madrague”, “Sidonie” ve “Tu Veux, Tu Veux Pas” gibi parçalar yer aldı.
Je Me Donne à Qui Me Plait (Brigitte Bardot)
1967 yılında Fransız müzisyen Serge Gainsbourg ile birlikte “Bonnie and Clyde” adlı şarkıyı seslendirdi. Bu parça daha sonra Bitirim İkili 3 (2007) ve Mad Men (2007) gibi yapımlarda kullanılarak yeniden gündeme geldi. Aynı yıl Gainsbourg’un yazdığı ve Bardot ile birlikte kaydettiği “Je t’aime... moi non plus” adlı şarkı, Bardot’nun isteği üzerine yayımlanmadı; Gainsbourg bu parçayı bir yıl sonra Jane Birkin ile tekrar kaydetti.
Bardot, müzik kariyeri süresince birçok kısa müzik filmi ve televizyon performansında yer aldı. 1967 yılına ait “Harley Davidson”, “Contact” ve “La Madrague” gibi şarkılar için çekilmiş müzik videoları bu dönemin örnekleri arasındadır.
Ayrıca “Velveteen Rabbit” adlı klasik hikâye için bir sesli performans kaydetmiş, bu kayıt Connecticut Family Theatre için Pierre Patrick tarafından üretilmiştir. Bardot’nun müzik çalışmaları, sinema kariyeri kadar kapsamlı olmasa da dönemin Fransız pop müziğine katkı sağlayan çok sayıda kayıtla sonuçlanmıştır.
Brigitte Bardot (Public Domain Pictures)
Kişisel Hayatı
Brigitte Bardot’un özel yaşamı, kamuoyunun ilgisine konu olmuş ve geniş biçimde belgelenmiştir. Hayatı boyunca dört evlilik yapmıştır. İlk evliliğini 20 Aralık 1952 tarihinde yönetmen Roger Vadim ile gerçekleştirmiş, bu birliktelik 6 Aralık 1957’de sona ermiştir. Daha sonra 18 Haziran 1959’da oyuncu Jacques Charrier ile evlenmiş ve bu evlilikten, 11 Ocak 1960’ta doğan Nicolas-Jacques Charrier adında bir oğlu olmuştur. Çift, 20 Kasım 1962’de boşanmıştır. Bardot üçüncü evliliğini 14 Temmuz 1966’da Alman iş insanı Gunter Sachs ile yapmış, evlilik 3 Temmuz 1969’da sona ermiştir. 16 Ağustos 1992’de Bernard d'Ormale ile evlenmiş ve yaşamının sonuna kadar onunla birlikte kalmıştır.
Oğlu Nicolas, çocukluğunu babasının ailesiyle geçirmiş ve annesiyle yetişkinliğe dek temas kurmamıştır. 1997 yılında, Bardot’nun anı kitabında oğluna yönelik ifadeleri nedeniyle Nicolas ve babası Jacques Charrier, mahkemeye başvurmuş ve Fransız mahkemesi Bardot’yu özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği gerekçesiyle para cezasına çarptırmıştır. 1992 yılında yapılan bir aile buluşması haricinde, oğluyla ve iki torunuyla herhangi bir teması olmamıştır.
Bardot, 1950’li yıllardan itibaren kamuya açık ilişkiler ve birlikteliklerle de gündeme gelmiştir. Aralarında Jean-Louis Trintignant, Bob Zagury, Patrick Gilles, Jean Blaise, Allain Bougrain-Dubourg gibi uzun süreli beraberlikler ile Warren Beatty, Jimi Hendrix, Serge Gainsbourg gibi isimlerle de adı anılmıştır.
Bardot yaşamı boyunca birçok kez intihar girişiminde bulunmuş; en son bildirilen girişimi 1992 yılında gerçekleşmiştir.【1】 Ayrıca meme kanseri teşhisi konduğunda, başta tedaviyi reddetmiş, ancak yakın arkadaşı Marina Vlady’nin müdahalesiyle tedaviye başlamıştır. Çocukluk döneminde ambliyopi (göz tembelliği) teşhisi konulmuş ve sol gözünde görme kaybı yaşamıştır.
Bardot’nun özel hayatı boyunca yaşadığı yoğun medya ilgisi, paparazziler ve hayran istilaları nedeniyle zamanla kamusal görünürlüğünü azaltmasına neden olmuştur.
Hayvan Hakları Aktivizmi
Brigitte Bardot, 1973 yılında sinema kariyerine son verdikten sonra hayvan hakları alanında yoğun bir şekilde faaliyet göstermeye başladı. Şöhretin getirdiği maddi ve manevi kaynakları bu alana yöneltti. 1986 yılında kurduğu Brigitte Bardot Vakfı, hayvanların korunması ve refahı için çalışan, yalnızca bu amaca odaklanmış bir kuruluş olarak faaliyet göstermektedir. Vakfın ilk finansmanı, Bardot’nun kişisel eşyalarını açık artırmaya çıkararak elde ettiği gelirle sağlandı.
Aktivist kimliğiyle yalnızca saha çalışmalarıyla değil, aynı zamanda kamuya açık mesajlarıyla da dikkat çekti. 1994 yılında, İtalyan kürk firması Annabella adına kürk giyerek reklam yapan Sophia Loren’e yönelik bir açık mektup yayımladı. Bu mektubunda, kürk reklamlarını “hayvanların kanına bulanmış paralarla kazanılmış aşağılayıcı ve iğrenç kazanç” olarak tanımladı ve Loren’i bu “korkunç ticareti” boykot etmeye çağırdı.【2】
Bardot’nun hayvan hakları savunuculuğu sıklıkla sert ifadelerle yürüttüğü kampanyalarla anıldı. Bu alandaki çalışmaları, bazı toplumsal ve politik tartışmalarla da kesişti. Ancak kamuoyundaki birçok kişi tarafından, sinema kariyerinden ziyade hayvan haklarına katkılarıyla tanımlandı.
Siyasi ve Sosyal Görüşleri
Brigitte Bardot, sinema kariyerinden sonra kamuoyunda daha çok siyasi ve toplumsal konulardaki açıklamalarıyla gündeme gelmiştir. Özellikle 1990’lı yıllardan itibaren yaptığı çeşitli beyanlar ve yayımladığı metinlerle Fransa’da çok sayıda tartışmaya neden olmuştur. Bardot’nun ifadeleri göçmen karşıtı ve İslam karşıtı olarak değerlendirilmiş, bu nedenle Fransa’da defalarca nefret söylemi ve ırkçı ifadeler gerekçesiyle yargılanmıştır.
Toplumsal meselelerde de sıklıkla tartışmalı pozisyonlar almıştır. Örneğin, kürtaj karşıtı açıklamaları ve ırklar arası evliliklere (miscegenation) yönelik olumsuz değerlendirmeleri tepki toplamıştır. Ayrıca eşcinsel karşıtı ifadeleri de kamuoyunda eleştirilerle karşılanmıştır.
Kültürel Etkisi ve Mirası
Brigitte Bardot, 20. yüzyılın ortalarında sinema, moda ve popüler kültür üzerinde etki yaratmış figürlerden biridir.
Modaya katkısı özellikle belirgindir. "Bardot topuzu" (bouffant saç modeli), choucroute (sauerkraut) olarak bilinen saç şekli ve özgün kıyafet tarzı, kadın giyiminde trend belirleyici olmuş, yıllar içinde birçok model ve sanatçı tarafından benimsenmiştir. Doğrudan Bardot’tan ilham alarak “baby Bardot” olarak anılan Claudia Schiffer, Anna Ewers, Lara Stone, Daphne Groeneveld, Doutzen Kroes ve Georgia Jagger gibi modeller, onun stilini sonraki kuşaklara taşımıştır.
Bardot’nun etkisi sadece moda ve sinemayla sınırlı kalmamış, müzik ve medya alanlarında da iz bırakmıştır. The Pretenders’ın "Message of Love" ve Menswear grubunun "Stardust" adlı şarkılarında anılmış, Bob Dylan’ın 1963 tarihli “I Shall Be Free” şarkısında adına yer verilmiştir. Aynı zamanda Time dergisi onu, “pout prensesi” ve “carefree (umursamaz), naif cinselliğin kontesi”【3】 olarak tanımlamıştır.
Popüler kültürdeki yeri parodi ve saygı duruşlarıyla da sürmüştür. Sinema tarihinde önemli kabul edilen “En Seksi 100 Film Yıldızı” listesinde Empire dergisi tarafından 9. sırada gösterilmiştir. Ayrıca 2015 yılında Hair Fan's Hall of Fame listesine alınmıştır.【4】
Bardot’nun etkisi uluslararası boyutta da tanınmıştır. Brezilya’nın Búzios şehrinde, kente olan katkısı nedeniyle bir heykeli dikilmiş, Fransa’da 1969–1978 yılları arasında Cumhuriyet’in özgürlük simgesi olan Marianne büstü için model olarak seçilmiştir.
Oyunculuk kariyerini erken yaşta bırakmasına rağmen Bardot, popüler kültürde kalıcı bir figür olmayı sürdürmüş; hem tarzı hem de kamuya açık duruşlarıyla, sinema tarihinin ve modern kültürün tartışmasız etkili ikonlarından biri hâline gelmiştir.
Ödüller ve Onurlandırmalar
Bardot, 1961 yılında Hakikat (La Vérité) filmindeki performansıyla David di Donatello Ödülü’ne “Yabancı Dilde En İyi Kadın Oyuncu” kategorisinde layık görülmüştür.【5】 Bu ödül, İtalya sinemasının saygın ödüllerinden biri olup, uluslararası alandaki başarısının bir göstergesi olarak değerlendirilmiştir.
1958 yılında, Ve Tanrı Kadını Yarattı filmiyle Bambi Ödülleri'nde “Uluslararası En İyi Kadın Oyuncu” dalında aday gösterilmiş, bu ödülü ilerleyen yıllarda kazanarak Bambi Ödülü sahibi olmuştur.【6】 Ayrıca, 1967 yılında Viva Maria! filmindeki rolüyle BAFTA Film Ödülleri’nde “Yabancı En İyi Kadın Oyuncu” dalında adaylık elde etmiştir.【7】
1977 ve 1978 yıllarında Photoplay Ödülleri'nde iki yıl üst üste “En Sevilen Kadın Seks Sembolü” dalında aday gösterilmiştir.【8】
2019 yılında Bardot, kariyeri boyunca sinema ve kültür alanındaki katkılarından dolayı CinEuphoria Onur Ödülü’ne layık görülmüştür.【9】
Vefatı
Brigitte Bardot, 28 Aralık 2025 tarihinde Fransa’da, uzun süren bir hastalık sonucu 91 yaşında hayatını kaybetti. Yaşamının son dönemlerini eşi Bernard d'Ormale ile birlikte St. Tropez’de geçirmiş, kamuoyundan büyük ölçüde uzak bir hayat sürdürmüştü.
Brigitte Bardot (flickr)
Ölümüyle birlikte, yalnızca sinema ve müzik alanında değil, aynı zamanda hayvan hakları savunuculuğundaki etkisiyle de anılan Bardot, 20. yüzyılın en dikkat çekici kültürel figürlerinden biri olarak geride bir miras bırakmıştır.
