“Dadaş” kelimesi, Erzurum ve çevresinde kullanılan, köklü bir geçmişe sahip özel bir unvandır. Türkiye Türkçesi'nde bu kelime TDK’ye göre "yiğit, delikanlı, mert, cesur ve güvenilir erkek" anlamlarını taşımaktadır. Kaynaklarda belirtildiği üzere, dadaş kelimesi halk arasında genellikle sözünün eri, cesaret timsali ve özverili insan anlamlarıyla özdeşleştirilmiştir.
Tarihsel ve Sosyal Yönden Dadaşlık
Dadaşlık, sadece bir isimlendirme değil; aynı zamanda bir kültür, bir duruş ve bir yaşam biçimidir. Dadaşlık, fedakârlığı, vatanseverliği, misafirperverliği, hakkaniyeti ve dik duruşu temsil eden bir ahlak sistemidir. Dadaşlık, aynı zamanda başkasının hakkını gözeten, yanlış karşısında susmayan, “mazluma dost, zalime düşman” bir tavrın ifadesidir. Bu yönüyle dadaşlık, bireysel değil toplumsal bir sorumluluğu da içerir.
Dadaşlık Kültürü ve Özellikleri
Dadaşlık, belirli davranış biçimlerinin bütünüdür. Bir dadaş:
- Vefalıdır; Unutmaz, terk etmez.
- Cesurdur; Korkmaz, yılmaz.
- Adaletlidir; Haksızlığa boyun eğmez.
- Dürüsttür; İkili oynamaz.
- Sahicidir; Samimidir, içtendir.

Dadaş Bir Bireyi Temsil Eden Görsel (Yapay Zeka İle Oluşturulmuştur)
Dadaşlık, bireyin kendisi kadar toplumunu da öncelemesini gerektirir. Bir dadaş, hem geleneklerine bağlı kalır hem de çağın gereklerine göre kendini geliştirir. Dadaş, "ne kavgadan kaçar ne de kavgayı arar"; gerektiğinde dimdik durur ama kavganın değil barışın yanındadır.
Dadaşlık, Erzurum’un ve Doğu Anadolu’nun en karakteristik kültürel kimliklerinden biridir. Sadece geçmişi değil bugünü de inşa eden bu kimlik, Anadolu irfanının, mertliğinin ve vicdanının ete kemiğe bürünmüş hâlidir. Bir dadaş olmak, sadece doğuştan gelen bir kimlik değil; aynı zamanda onu taşımaya layık bir duruş sergilemektir.

