Donald Trump – Binyamin Netanyahu görüşmesi, 29 Eylül 2025 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri’nin başkenti Washington’daki Beyaz Saray’da gerçekleştirilmiştir. Toplantının temel gündemi, İsrail’in 2023 yılından itibaren Gazze Şeridi’nde sürdürdüğü saldırıların sona erdirilmesine yönelik planlar olmuştur.
Donald Trump ve Binyamin Netanyahu, 29 Eylül 2025 - (Anadolu Ajansı)
Beyaz Saray tarafından yayımlanan bilgilere göre görüşmede, Trump yönetiminin hazırladığı 20 maddelik plan ele alınmıştır. Bu planın, Gazze’de ateşkesin sağlanması, esirlerin serbest bırakılması, bölgenin yeniden inşası ve gelecekte Filistin Devleti’nin kurulmasına zemin hazırlayacak düzenlemeleri içerdiği belirtilmiştir.
Toplantının ardından Trump ve Netanyahu, Oval Ofis’te düzenlenen basın toplantısında planın ana hatlarını açıklamışlardır. Açıklamalarda, Gazze’de teknokratlardan oluşacak geçici bir yönetim, uluslararası denetim organları, kademeli İsrail çekilmesi ve Hamas’ın silahsızlandırılması gibi başlıklara yer verilmiştir.
Görüşmenin Arka Planı
Donald Trump – Binyamin Netanyahu görüşmesi, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten sonra başlattığı Gazze saldırılarının ikinci yılına yaklaşırken gerçekleşmiştir. İsrail ordusunun yoğun hava ve kara operasyonları sonucunda bölgedeki yıkım artmış, yerel sağlık yetkililerine göre on binlerce kişi hayatını kaybetmiştir. Savaşın uzaması, hem bölgesel hem de küresel düzeyde diplomatik baskıları beraberinde getirmiştir.
Görüşme öncesinde Netanyahu, New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu’nda bir konuşma yapmıştır. Konuşması sırasında birçok ülkenin temsilcisi salonu terk etmiş, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü operasyonlara yönelik tepkiler uluslararası platformda açıkça dile getirilmiştir. Netanyahu, BM kürsüsünden İsrail’in Hamas, Hizbullah, İran ve Suriye hedeflerine yönelik askeri operasyonlarını vurgulamıştır.
Aynı tarihlerde, Birleşik Krallık, Fransa, Kanada, Avustralya ve bazı diğer ülkeler, Filistin Devleti’ni tanıdıklarını açıklamışlardır. Bu karar, Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail’in itirazlarına rağmen alınmıştır.
Görüşmenin Seyri
Donald Trump – Binyamin Netanyahu görüşmesi, 29 Eylül 2025 günü Beyaz Saray’da yapılmıştır. İki lider Oval Ofis’te bir araya gelmiş, ardından ortak basın toplantısı düzenlemişlerdir. Toplantının öncelikli gündemi, Gazze’de devam eden saldırıların sona erdirilmesi ve ateşkesin sağlanmasına yönelik plan olmuştur.
Beyaz Saray, görüşmeden kısa süre önce 20 maddelik bir planın detaylarını kamuoyuna açıklamıştır. Daha önce 21 madde olarak duyurulan planın son halinde bazı revizyonlar yapılmıştır. Planda, Gazze’de geçici bir teknokrat hükümetin kurulması, İsrail’in Gazze’yi ilhak etmeyeceğine dair güvence verilmesi, esirlerin serbest bırakılması ve İsrail ordusunun kademeli olarak çekilmesi gibi başlıklar yer almıştır.
Trump ve Netanyahu, basın toplantısında planın kabul edilmesi halinde çatışmaların 72 saat içinde sona ereceğini ve esirlerin serbest bırakılacağını açıklamışlardır. Trump, planın imza ve onay aşamasına geçtiğini, bu nedenle basın mensuplarının sorularını almayacaklarını belirtmiştir. Netanyahu ise Hamas’ın anlaşmayı reddetmesi veya kabul edip geri adım atması durumunda, İsrail’in tek başına savaşı bitireceğini iddia etmiştir.
Trump’ın 20 Maddelik Gazze Planı
Donald Trump’ın açıkladığı plan, Gazze’de ateşkesin sağlanması, esirlerin serbest bırakılması, güvenlik düzenlemeleri ve bölgenin yeniden inşası gibi başlıklar içermiştir.
Geçici Yönetim ve Yönetişim
Plan, Gazze’nin İsrail tarafından ilhak edilmeyeceğini ve bölgede teknokratlardan oluşan geçici bir hükümet kurulacağını öngörmüştür. Bu yönetim, hem nitelikli Filistinlilerden hem de uluslararası uzmanlardan oluşacak ve günlük kamu hizmetlerini yürütecektir. Uzun vadede yönetimin Ramallah merkezli Filistin yönetimine devredilmesi planlanmıştır.
Esirler ve Mahkumlar
Plana göre Hamas ve İsrail anlaşmaya vardıktan sonra 48–72 saat içinde tüm İsrailli esirler, sağ ve ölü, serbest bırakılacaktır. Ayrıca İsrail, 250 müebbet hapis cezasına çarptırılmış mahkûmu ve 1.700 Gazzeliyi serbest bırakacaktır. Esir takası kapsamında, hayatını kaybeden İsraillilere karşılık 15 Gazzelinin cenazesinin iadesi de öngörülmüştür.
Askeri Düzenlemeler
Plan, İsrail ordusunun Gazze’den kademeli olarak çekilmesini şart koşmuştur. Hamas’ın silahsızlandırılması ve Gazze’nin askerden arındırılması da temel maddeler arasında yer almıştır. Silah bırakmayı kabul eden Hamas üyelerine af sağlanacağı, başka ülkelere gitmek isteyenlere güvenli çıkış imkânı tanınacağı belirtilmiştir.
Uluslararası Rol ve Denetim
Plan kapsamında “Barış Kurulu” adlı yeni bir uluslararası denetim organı oluşturulacaktır. Bu kurul, Gazze’nin yeniden inşasını koordine edecek ve finansmanı yönetecektir. Kurulda eski Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair’in de yer alacağı açıklanmıştır. Ayrıca Arap ve Müslüman ülkelerin katılımıyla geçici bir Uluslararası İstikrar Gücü oluşturulacak ve bu güç Gazze’nin güvenliğini sağlayacaktır.
Filistin Devleti Perspektifi
Planın, uzun vadede Filistin Devleti’nin kurulmasına giden yolu açabilecek nitelikte düzenlemeler içerdiği iddia edilmiştir. ABD kaynaklarına göre, gerekli reformlar tamamlandığında “Filistin Devleti’ne giden güvenilir bir yolun koşulları sağlanabilecektir.” Bu süreç, Batı Şeria’daki Filistin yönetiminin reformları hayata geçirmesiyle Gazze’nin devralınmasına bağlanmıştır.
Netanyahu’nun Tutumu
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Beyaz Saray’daki görüşmede Donald Trump’ın açıkladığı plana destek verdiğini açıklamıştır. Netanyahu, “Trump’ın planını destekliyorum” ifadesini kullanmış ve önerilen çerçevenin Gazze’de "savaşın" sona erdirilmesi için uygulanabileceğini belirtmiştir. Netanyahu, ateşkes süreci için aşamalı bir yol haritası sunmuştur. Buna göre ilk adımda İsrail’in “mütevazı bir geri çekilme” gerçekleştireceğini, ardından 72 saat içinde tüm İsrailli esirlerin serbest bırakılacağını belirtmiştir. İkinci aşamada ise uluslararası bir organın Hamas’ı tamamen silahsızlandırması ve Gazze’nin askerden arındırılmasını sağlaması gerektiğini ifade etmiştir. Netanyahu, bu şartlar yerine getirilirse savaşın kalıcı biçimde sona ereceğini iddia etmiştir.
Bununla birlikte Netanyahu, Hamas’ın planı reddetmesi ya da kabul ettikten sonra geri adım atması halinde İsrail’in tek başına savaşı sürdürerek “işi bitireceğini” iddia etmiştir. Bu durumda operasyonların İsrail tarafından tek taraflı olarak devam ettirileceğini belirtmiştir.
Diplomatik Yansımalar
Netanyahu, görüşme sırasında 9 Eylül 2025’te Katar’ın başkenti Doha’da Hamas temsilcilerine yönelik düzenlenen hava saldırısı nedeniyle özür beyanında bulunmuştur. Bu saldırıda bir Katarlı güvenlik görevlisi hayatını kaybetmiştir. Beyaz Saray açıklamasına göre Netanyahu, Katar’ın egemenliğini ihlal eden bu saldırının tekrarlanmayacağı güvencesini vermiştir. Katar Başbakanı, bu özrü kabul ederek ülkesinin arabuluculuk faaliyetlerini sürdürmeye hazır olduğunu bildirmiştir.
Amerika Birleşik Devletleri yönetimi, planın uygulanması için Arap ülkeleriyle yoğun temaslarda bulunduğunu açıklamıştır. Trump, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün ve Mısır liderlerinin süreçte rol alacağını açıklamıştır. Bu ülkelerin, Hamas’ın silahsızlandırılması ve Gazze’nin yeniden inşası aşamalarında katkı sağlamalarının beklendiği belirtilmiştir.
Kamuoyu ve Tepkiler
Donald Trump – Binyamin Netanyahu görüşmesi, hem İsrail’de hem de uluslararası alanda çeşitli toplumsal ve siyasi tepkilere yol açmıştır. Görüşme sürerken Tel Aviv ve Washington’da eşzamanlı protesto gösterileri düzenlenmiştir. Tel Aviv’deki gösterilerde eylemciler, Gazze’deki savaşın sona erdirilmesi ve esirlerin serbest bırakılması çağrısında bulunmuşlardır. Washington’daki Beyaz Saray önünde toplanan gruplar da Trump’ın açıkladığı planın hayata geçirilmesini talep etmişlerdir.
