Dünya Ruh Sağlığı Günü her yıl 10 Ekim’de ruh sağlığının önemine dikkat çekmek amacıyla kutlanan uluslararası bir gündür. 1992 yılında Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu (World Federation for Mental Health) tarafından başlatılan bu özel gün, her yıl belirlenen temalar aracılığıyla ruh sağlığının farklı boyutlarını ele almaktadır. Günün temel amacı, bireylerin ve toplumların ruhsal iyilik halini koruma konusunda bilinçlenmesini sağlamak, ruh sağlığıyla ilgili damgalamayı azaltmak ve herkes için erişilebilir, kapsayıcı ruh sağlığı hizmetlerinin yaygınlaşmasına katkıda bulunmaktır.
Amaç ve Kapsam
Dünya Ruh Sağlığı Günü, ruh sağlığının önemine dair küresel farkındalık yaratmayı hedefler. Ruh sağlığı, bireylerin duygusal, psikolojik ve sosyal iyilik hali olarak tanımlanır. Stresle başa çıkma, ilişkileri yönetme, üretken olma ve yaşamın zorluklarına uyum sağlama yetilerini kapsar. Bu kapsamda ruh sağlığının korunması yalnızca bireysel değil, toplumsal düzeyde de önemlidir.
Tarihçe ve Temalar
Dünya Ruh Sağlığı Günü, 1992’den beri her yıl 10 Ekim’de Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu’nun belirlediği temalar çerçevesinde kutlanmaktadır. Örneğin 2023 yılı teması “Ruh sağlığı evrensel bir insan hakkıdır” olarak belirlenmiş olup ruh sağlığının korunmasının ve iyileştirilmesinin temel bir hak olduğunu vurgulamıştır. 2025 yılı teması ise “İnsani acil durumlarda ruh sağlığı” olarak açıklanmış ve bu tema doğal afetler, çatışmalar ve kamu sağlığı krizlerinin ruh sağlığı üzerindeki etkilerine odaklanmıştır.
Ruh Sağlığının Evrensel Boyutu
Ruh sağlığı temel bir insan hakkı olarak kabul edilmektedir. Bu kapsamda her bireyin, yaşadığı yer ve koşullara bakılmaksızın ulaşabileceği en yüksek standartlarda ruh sağlığı hizmetine erişim hakkı bulunmaktadır. Bu hakkın sağlanabilmesi için bireylerin ruh sağlığı için risk oluşturan etmenlerden korunması, ulaşılabilir, kabul edilebilir ve kaliteli hizmet sunulması ve özgür, toplum içinde kabul gören bir yaşam sürme imkanının sağlanması gerekmektedir.
Küresel Durum ve Türkiye Örneği
Ruhsal bozuklukların görülme sıklığı küresel ölçekte artış göstermektedir. Avrupa’da çalışan nüfusun önemli bir kısmında ruhsal hastalıklar bildirilirken Türkiye’de 18 yaş üstü nüfusta ruhsal bozukluk görülme sıklığı dikkat çeken oranlardadır. Ruhsal bozukluklara bağlı engellilik yıllarında artış yaşanmıştır. Ruhsal hastalıkların yükü özellikle depresyon gibi yaygın bozukluklarla birlikte önemli bir sağlık sorunu olarak öne çıkmaktadır. Ruhsal hastalıklar yaşam kalitesini olumsuz etkilerken ruhsal hastalığı olan bireyler yaşam sürelerinde farklarla karşılaşmaktadır.
İnsani Acil Durumlarda Ruh Sağlığı
Doğal afetler, çatışmalar, savaşlar, göçler ve diğer insani krizler bireylerde duygusal sıkıntı ve ruhsal bozukluk riskini artırmaktadır. Bu tür acil durumlarda her beş kişiden biri ruhsal sağlık sorunu yaşayabilmektedir. İnsani acil durumlarda ruh sağlığı desteği yaşamı sürdürme gücü sağlamak, iyileşme sürecini desteklemek ve bireylerin toplumsal yaşama yeniden katılımına katkı sağlamak açısından önem taşır. Bu nedenle kriz dönemlerinde ruh sağlığı hizmetlerinin erişilebilir olması ve toplumsal dayanıklılığın desteklenmesi gerekmektedir. Kanıta dayalı ve toplum temelli müdahaleler, hem anlık ruh sağlığı ihtiyaçlarının karşılanmasına hem de uzun vadeli iyileşmeye katkı sağlamaktadır.
Sorunlar ve Engeller
Ruhsal hastalığı olan bireyler ayrımcılık, etiketlenme ve dışlanma gibi sorunlarla karşılaşabilmektedir. Bu durum ruh sağlığı hizmetlerine erişimi olumsuz etkileyebilir. Etiketlenme korkusu yardım arama davranışını kısıtlayabilmekte ve özellikle erkek bireylerde ruh sağlığı hizmetlerinden yararlanmayı azaltabilmektedir. Ruh sağlığı hizmetlerinin yaygınlaştırılmasında bütçe yetersizlikleri ve uzman sayısındaki eksiklik temel engeller arasında yer almaktadır.
Güncel Gelişmeler ve Gereklilikler
Küresel ölçekte yaşlı nüfus artışı, iklim krizi, savaşlar ve göçler gibi gelişmeler ruh sağlığı alanında yeni ihtiyaçlar doğurmaktadır. Bu bağlamda geropsikiyatri, ekopsikiyatri ve geopsikiyatri gibi disiplinler önem kazanmaktadır. İyi yaşam koşullarına, güvenliğe, gıdaya ve barınmaya erişim ruh sağlığı açısından temel gereklilikler arasında yer almaktadır.
Uluslararası Çağrı
Dünya Ruh Sağlığı Günü bireyleri, toplulukları, sivil toplum kuruluşlarını ve devlet kurumlarını ruh sağlığını koruma ve geliştirme yönünde adım atmaya davet eder. Bu gün, ruh sağlığının korunmasının temel bir insan hakkı olduğunu vurgular ve uluslararası düzeyde bu hakka erişimin sağlanmasına yönelik çalışmaların önemine dikkat çeker.
10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü (Osmaniye İl Sağlık Müdürlüğü)