logologo
Ai badge logo

Bu madde yapay zeka desteği ile üretilmiştir.

Erişilebilirlik Testi (Accessibility Testing)

Bilişim Ve İletişim Teknolojileri+1 Daha
fav gif
Kaydet
viki star outline

Dijital hizmetlerin yaygınlaştığı günümüzde, yazılım ve web tabanlı uygulamaların herkes tarafından erişilebilir olması temel bir gereklilik haline gelmiştir. Erişilebilirlik, yalnızca teknik bir standart değil; aynı zamanda toplumsal katılım, eşitlik ve insan hakları ile doğrudan ilişkili bir kavramdır. Bu kapsamda erişilebilirlik testi, yazılım ürünlerinin farklı yeti gruplarına sahip bireyler tarafından kullanılabilirliğini değerlendirmek amacıyla yürütülen sistematik bir yazılım testi türüdür. Erişilebilirlik testlerinin amacı, yazılımların yalnızca görsel-işitsel olarak değil, bilişsel, motor ve dilsel engeller açısından da kullanılabilir olmasını güvence altına almaktır.

Erişilebilirliğin Kavramsal Temelleri ve Kapsamı

Erişilebilirlik

Erişilebilirlik, bilgi ve iletişim teknolojilerinin (ICT), bireylerin fiziksel, duyusal, bilişsel ya da nörolojik farklılıklarından bağımsız olarak etkili biçimde kullanılabilirliğini ifade eder. Bu kavram yalnızca teknik bir uyumluluk değil, aynı zamanda sosyal katılımın bir gereği, kullanıcı merkezli tasarım anlayışının bir parçasıdır. W3C (World Wide Web Consortium) erişilebilirliği; web siteleri, uygulamalar ve dijital içeriklerin, engelli bireyler tarafından algılanabilir, çalıştırılabilir, anlaşılabilir ve sağlam şekilde erişilebilir hale getirilmesi olarak tanımlar​.

Erişilebilirlik ve Engel Türleri

Erişilebilirlik yalnızca görme veya işitme kaybı gibi fiziksel engellerle sınırlı değildir. Geniş bir spektrumda aşağıdaki işlevsel engel türlerini kapsar:


  • Görsel Engeller (Vis): Renk körlüğü, az görme veya körlük.
  • İşitsel Engeller (Aud): Hafif işitme kaybından tam işitme kaybına kadar farklı düzeyler.
  • Fiziksel/Motor Engeller (Phy): Kas kontrolü zayıflığı, koordinasyon bozuklukları, titreme ya da felç.
  • Konuşma Engelleri (Spe): Anlaşılır biçimde konuşma zorluğu.
  • Bilişsel Engeller:
  • Dikkat ve Bellek (A&M): Uzun işlem dizilerini takip etme ve kısa süreli bilgi tutma zorluğu.
  • Yüksek Düzey Akıl Yürütme (HLL): Soyutlama, planlama, karar verme gibi işlemlerde zorluk.
  • Dil ve Sayı Kullanımı (L&N): Yoğun metin veya sayısal içeriklerde anlama ve işlem yapma güçlüğü​.


Bu sınıflandırmalar, W3C tarafından geliştirilen geleneksel beşli sistemin (görsel, işitsel, fiziksel, bilişsel/öğrenme/nörolojik ve konuşma) daha fonksiyonel hale getirilmiş bir versiyonudur. Bai ve arkadaşlarının【1】  önerdiği bu yapı, test kapsamının yalnızca görsel ya da fiziksel engellere odaklanmasını önleyerek daha bütüncül bir değerlendirme sağlar.

Dijital Erişilebilirliğin Boyutları

Erişilebilirlik yalnızca erişim değil, aynı zamanda etkileşim ve anlayışı da kapsar. Bu çerçevede erişilebilirlik dört temel boyutta değerlendirilmelidir:


  • Algılanabilirlik (Perceivable): Bilginin kullanıcı tarafından fark edilebilir olması (örn. görsel bilgiye alternatif metin sağlanması).
  • Çalıştırılabilirlik (Operable): Kullanıcının arayüzü klavye, sesli komut, dokunmatik gibi çeşitli yollarla kontrol edebilmesi.
  • Anlaşılabilirlik (Understandable): Arayüzlerin ve içeriklerin sezgisel, sade ve kullanıcı dostu olması.
  • Sağlamlık (Robust): Farklı teknolojik ortam ve yardımcı teknolojilerle uyumlu biçimde çalışabilirlik (örn. screen reader destekleri).


Bu ilkeler WCAG (Web Content Accessibility Guidelines) tarafından tanımlanmış olup yalnızca web değil, mobil ve masaüstü uygulamaları için de geçerlidir​.

Erişilebilirlik ve Yazılım Geliştirme Süreci

Erişilebilirlik, bir yazılımın sonradan “test edilerek” eklenebilecek bir özellikten ziyade, baştan itibaren sürece entegre edilmesi gereken bir tasarım hedefidir. Ne yazık ki, literatürde yer alan çalışmalar yazılım geliştiricilerinin büyük kısmının erişilebilirlik rehberlerine yeterince aşina olmadığını ya da bu kuralları uygulamada zorluk yaşadığını ortaya koymaktadır​​.


Bu nedenle erişilebilirlik; kullanılabilirlik (usability), kullanıcı deneyimi (UX) ve kalite güvence (QA) süreçlerinin bütünleyici bir parçası olarak görülmelidir. Otomatik test araçlarının yaygınlaşması ve erişilebilirliğin sürekli test edilebilir bir nitelik kazanması, bu dönüşümde anahtar rol oynamaktadır.

Erişilebilirlik Test Yöntemlerinin Sınıflandırılması

Erişilebilirlik testi, dijital sistemlerin engelli bireyler tarafından kullanılabilirliğini değerlendirmek için çeşitli yöntem ve araçlardan yararlanır. Bu yöntemler, kapsam, doğruluk, maliyet, uygulama kolaylığı ve engel türleri üzerindeki etkilerine göre farklı kategorilere ayrılabilir. Literatürde yer alan çalışmalar, erişilebilirlik testlerinin tek bir yöntemle sınırlı kalmaması gerektiğini, en iyi sonuçların çoklu ve tamamlayıcı yöntemlerin birlikte kullanılmasıyla elde edildiğini göstermektedir​.

Otomatik Test Araçları (Auto)

Otomatik test araçları, yazılım sistemlerinde erişilebilirlik hatalarını insan müdahalesi olmadan algılayabilen programlardır. Genellikle HTML etiketlemeleri, renk kontrastı, içerik açıklaması eksiklikleri gibi görsel ve yapısal eksiklikleri tespit ederler. Bu araçlar düşük maliyetli ve hızlı olmaları nedeniyle sıkça tercih edilirler. Ancak, semantik değerlendirme veya bilişsel engellere ilişkin sorunları yeterince kapsayamazlar.


Öne çıkan araçlar:

  • Android Accessibility Scanner: Android uygulamalarda eksik içerik açıklamaları, düşük kontrast ve küçük dokunma alanları gibi problemleri saptar.
  • Wave, aXe, HTML CodeSniffer: Web tabanlı erişilebilirlik sorunlarını otomatik olarak tarar; görme ve fiziksel engellere yönelik sınırlı ancak etkili kontroller sağlar​.

Kontrol Listeleri ve Standart Tabanlı Denetim (Check)

Bu yöntem, WCAG (Web İçeriği Erişilebilirlik Yönergeleri) gibi uluslararası standartlara dayanan kılavuzlar aracılığıyla erişilebilirlik kontrollerinin yapılmasını içerir. Test yapan kişi, sistemdeki her bileşeni kontrol listesine göre elle değerlendirir.


Avantajları:

  • Yasal ve düzenleyici gerekliliklerle uyum sağlar.
  • Yazılı olarak dokümante edilebilir ve denetlenebilir hale gelir.

Sınırlamaları:

  • Zaman alıcıdır.
  • Uygulayıcının bilgi ve deneyimine bağlı olarak hatalara açıktır.

Simülasyon Araçları (Sim)

Simülasyon tabanlı testlerde, belirli engel türlerinin kullanıcı deneyimi üzerinde yaratacağı etkiler taklit edilir. Örneğin, düşük görüş düzeyi, renk körlüğü veya disleksi gibi durumlar simüle edilerek arayüzlerin ne ölçüde erişilebilir olduğu test edilir.


Örnekler:

  • Cambridge Simulation Glasses (renk körlüğü görselleştirme)
  • WebAIM Low Vision Simulator, Funkify (farklı engellilik türlerinin dijital simülasyonu)


Bu yöntemler empati geliştirmede ve tasarımcıların erişilebilirlik ihtiyaçlarını görselleştirmesinde etkilidir; ancak sayısal veri üretme kapasitesi düşüktür​.

Yardımcı Teknoloji Tabanlı Testler (AT – Assistive Technology)

Yardımcı teknolojiler, engelli bireylerin kullandığı araçlardır (örn. ekran okuyucular, alternatif klavyeler). Bu teknolojiler aracılığıyla bir yazılımın bu araçlarla ne kadar uyumlu çalıştığı test edilir.


Yaygın araçlar:

  • Screen Readers: NVDA (Windows), VoiceOver (iOS), TalkBack (Android)
  • Switch Access: Fiziksel etkileşim zorluğu olan kullanıcılar için tasarlanmış etkileşim alternatifleri.


Bu tür testler, gerçek kullanıcı senaryolarına yakınlık sağladığı için değerlidir, ancak uygulanması zaman ve deneyim gerektirir.

Uzman Tabanlı Yöntemler (Exp)

Bu yöntemlerde erişilebilirlik uzmanları, belirli senaryolar veya kullanıcı profilleri (persona) oluşturarak yazılımı değerlendirmektedir. "Sezgisel değerlendirme (Heuristic evaluation)", "bilişsel adım adım ilerleme (cognitive walkthrough)", "bariyer geçiş yöntemi (barrier walkthrough)" gibi teknikler bu kapsamdadır.


Özellikleri:

  • Bariyer Geçiş (Barrier Walkthrough) yöntemi, kullanıcıların karşılaşabileceği engelleri adım adım değerlendirir.
  • Persona Testi (Personas Testing), farklı engellilik türlerine sahip kullanıcıların karakteristik özelliklerini temsil eden senaryolarla yazılımı test eder.


Bu yöntemler erişilebilirliğin derinlemesine değerlendirilmesini sağlasa da, yüksek uzmanlık ve zaman gerektirir​.

Yöntemlerin Engel Türlerine Göre Kapsayıcılığı

Erişilebilirlik test yöntemleri, aşağıda yer alan engel türlerine göre karşılaştırılmıştır:

Yöntem

Görsel (Vis)


İşitsel (Aud)

Fiziksel (Phy)

Konuşma (Spe)

Bellek/Dikkat (A&M)

Mantık (HLL)

Dil-Sayı (L&N)

Otomatik Araç

+


+ (kısmen)


+


x

x

x

x

Kontrol Listesi

+


+


+


+


+ (sınırlı)


x

+


Simülasyon

+


x

+


x

+ (empatik)


x

x

AT (Tech.)

+


+


+


x

x

x

x

Uzman Yöntem

+


+


+


+


+


+


+


Bu tablo, özellikle bilişsel, sayısal ve dilsel engellerin testinde otomatik araçların yetersiz kaldığını, bu boşluğun ancak uzman temelli veya hibrit yöntemlerle kapatılabileceğini göstermektedir.

Erişilebilirlik Testinde Karşılaşılan Zorluklar

Erişilebilirlik testleri, yazılım sistemlerinin engelli bireyler tarafından kullanılabilirliğini güvence altına almayı hedeflerken; bu hedefin gerçekleştirilmesi, teknik, organizasyonel ve yöntemsel birçok zorlukla karşı karşıyadır. Elde edilen bulgular, erişilebilirliğin yazılım yaşam döngüsünde sıklıkla ihmal edilen bir kalite özelliği olduğunu ve test uygulamalarının eksiklikler içerdiğini göstermektedir​​.

Kapsam Sınırlılığı ve Engel Türlerine Yetersiz Odak

Mevcut test araçları ve yöntemlerinin büyük çoğunluğu görsel ve fiziksel engeller üzerinde yoğunlaşmakta, ancak bilişsel, dilsel, işitsel ve konuşma temelli engellere yönelik değerlendirmeler yetersiz kalmaktadır. Özellikle dikkat ve bellek sorunları, yüksek düzey akıl yürütme eksikliği veya dil ve sayı anlama bozuklukları gibi bilişsel bariyerler testlerde yeterince temsil edilmemektedir​.

Otomatik Araçların Sınırlamaları

Otomatik test araçları, düşük maliyetli ve hızlı sonuçlar sunmalarına karşın; semantik bağlamı algılayamama, kullanıcı niyetini anlamama ve yalnızca yüzeysel kurallara dayalı değerlendirme gibi sınırlamalara sahiptir.


Örneğin:

  • “Remove” etiketiyle tanımlanmış birden fazla buton varsa, otomatik test bu çakışmayı algılayabilir; ancak bu etiketin hangi içeriğe ait olduğunu anlayamaz.
  • İçerik tanımlaması (content description) mevcut olsa bile, bu açıklamanın anlamlı ve görevle ilişkili olup olmadığını değerlendiremez​.

Test Sürecinin Yüksek Maliyeti ve Zaman Gereksinimi

Uzman tabanlı erişilebilirlik testleri, özellikle bilişsel engel değerlendirmelerinde vazgeçilmezdir. Ancak bu testler:

  • Yoğun insan kaynağı gerektirir,
  • Uygulama başına saatlerce sürebilir,
  • Değerlendirici uzmanların özel eğitime sahip olmasını zorunlu kılar​.


Ayrıca manuel kullanıcı testlerinin organizasyonu, farklı engel türlerinden test katılımcılarının bulunması ve sonuçların sistematik analiz edilmesi de önemli bir maliyet unsurudur.

Yazılım Geliştirme Sürecine Entegrasyon Güçlüğü

Birçok yazılım projesinde erişilebilirlik testleri:

  • Proje sonuna bırakılır,
  • Gereksiz maliyet olarak görülür,
  • Test senaryoları içinde yer almaz.


Erişilebilirlik kontrollerinin yazılım geliştirme sürecinin başından itibaren yerleştirilmesi gerekirken, birçok geliştirici erişilebilirlik yönergelerine ya aşina değildir ya da bu kuralları uygulamak için yeterli desteğe sahip değildir​. Özellikle mobil uygulamalarda, kullanıcı arayüzlerinin dinamik olarak oluşturulması, cihaz çeşitliliği ve platforma özel etkileşimler bu süreci daha da karmaşıklaştırmaktadır.

Yardımcı Teknolojilerin ve Simülasyonların Yetersizliği

Simülasyon ve yardımcı teknoloji kullanımı, gerçek kullanıcı deneyimine yaklaşmak açısından önemlidir. Ancak:

  • Bu araçların çoğu sadece görsel veya motor engelleri simüle eder.
  • Konuşma, dikkat dağınıklığı veya karar verme sorunları gibi engeller için etkili simülasyon teknolojileri yaygın değildir.
  • Gerçek kullanıcıların deneyimlerini modellemek yerine varsayımsal durumlar üzerinden değerlendirme yapılır​.


Ayrıca, yardımcı teknolojilerin her zaman standartlara uygun şekilde çalışmadığı; örneğin ekran okuyucuların bazı özel bileşenleri algılayamadığı durumlar da testlerin güvenirliğini düşürebilir.

Test Çıktılarının Yorumu ve Geliştiriciye Entegrasyonu

Bir erişilebilirlik test aracının hata tespiti kadar, bu hataların geliştiriciler için anlaşılır biçimde raporlanması da önemlidir. Ancak pek çok otomatik araç, kullanıcı dostu hata açıklamaları ve iyileştirme önerileri sunmakta yetersizdir. Hataların düzeltilmesi için gereken teknik bilgi seviyesi, özellikle deneyimsiz ekiplerde uygulama zorluklarına neden olur.

İşlevsel Engel Türlerine Göre Test Kapsamı

Erişilebilirlik testlerinin etkinliği, yalnızca hangi araçların veya yöntemlerin kullanıldığıyla değil, aynı zamanda bu araçların hangi engel türlerini kapsayabildiğiyle de doğrudan ilişkilidir. Erişilebilirlik test yöntemlerinin değerlendirilmesinde yaygın olarak kullanılan W3C sınıflandırması genişletilerek, daha ayrıntılı ve işlev temelli bir “engel kategorileri” sistemi önerilmiştir​.


Bu sistem, yalnızca görme veya işitme engeli gibi fiziksel engellere değil; bilişsel, dilsel ve yüksek düzey zihinsel süreçlere dayalı sınırlılıklara da dikkat çeker. Böylece test kapsamının derinleştirilmesi ve hangi yöntemlerin hangi engellere hitap ettiğinin açıkça tanımlanması mümkün olur.


İşlevsel Engel Türlerinin Kategorize Edilmesi

Aşağıdaki tablo, önerilen işlevsel engel türlerini ve bunlara dair kısa açıklamaları sunar:

Kategori Kodu

Engel Türü

Tanım

Vis

Görsel Engeller

Renk körlüğü, düşük görme, körlük gibi görsel sınırlılıklar

Aud

İşitsel Engeller

Hafif veya tam işitme kaybı

Phy

Fiziksel (Motor) Engeller

Kas kontrolü, koordinasyon, titreme, felç

Spe

Konuşma Engelleri

Konuşma zorla etkileşim sınırlılığı

A&M

Dikkat ve Bellek Sınırlılıkları

Dikkat dağınıklığı, kısa/uzun süreli bellek sorunları

HLL

Yüksek Düzey Akıl Yürütme Eksiklikleri

Planlama, soyutlama, karar verme, problem çözme sorunları

L&N

Dil ve Sayı Anlama Güçlükleri

Yoğun metin, karmaşık dil/sayı formatlarıyla başa çıkamama

Bu sınıflandırma, klasik W3C yapısından farklı olarak bilişsel engelleri parçalayarak üç alt kategoriye ayırmakta ve erişilebilirlik değerlendirmesinde daha hassas bir analiz imkanı sunmaktadır.


Gözlemler ve Değerlendirme

  • En iyi kapsayıcılık, uzman değerlendirme yöntemleriyle sağlanabilmektedir. Ancak bu yöntemler yüksek maliyetli ve uzmanlık gerektirdiğinden projelerde nadiren kullanılmaktadır.
  • Otomatik test araçları, görsel ve fiziksel engellere yönelik etkili denetimler sunarken; dikkat, bellek, yüksek düzey bilişsel süreçler ve konuşma gibi karmaşık engellere karşı büyük oranda yetersizdir​.
  • Kontrol listesi tabanlı denetimler, en dengeli yaklaşımı sunmaktadır; çünkü geniş engel yelpazesiyle uyumlu şekilde yapılandırılabilirler. Ancak yine de uygulayıcının bilgisine bağımlıdır.
  • Simülasyon araçları, empati geliştirme açısından değerli olsa da; pratik test geçerliliği açısından sınırlıdır ve çoğunlukla görsel engellerle sınırlı kalır.
  • Yardımcı teknolojiler, özellikle screen reader gibi araçlarla görsel erişilebilirliği test etmede başarılıdır. Ancak, bu araçların sadece belirli kullanıcı profillerini temsil edebileceği ve her zaman semantik yeterlilik sağlayamayacağı unutulmamalıdır.

Erişilebilirlik Testinde En İyi Uygulamalar

Erişilebilirlik testlerinin etkinliğini artırmak için yalnızca araçların veya yöntemlerin seçimi yeterli değildir; bu testlerin nasıl ve ne zaman uygulandığı da kritik önemdedir. Literatürde yer alan ampirik çalışmalar ve sektörel rehberler, erişilebilirlik testlerinin sürdürülebilir ve kapsayıcı olması için bazı stratejik uygulamaların öne çıkarılması gerektiğini ortaya koymaktadır​​.


Aşağıda, erişilebilirlik testlerinde başarımı artıran en iyi uygulamalar sistematik başlıklar altında sunulmuştur.

Test Sürecini Yazılım Geliştirme Yaşam Döngüsüne Entegre Etme

Erişilebilirlik genellikle yazılım geliştirme süreçlerinde geri planda kalır veya yalnızca ürün bitiminde test edilir. Ancak en iyi uygulama, erişilebilirlik ilkelerinin yazılım yaşam döngüsünün tüm aşamalarına — analiz, tasarım, geliştirme, test ve bakım — entegre edilmesidir.

  • İlk analiz aşamasında: hedef kitle içinde engelli kullanıcıların ihtiyaçları tanımlanmalıdır.
  • Tasarım aşamasında: erişilebilirlik standartlarına (örneğin WCAG) dayalı mockup'lar ve kullanıcı akışları hazırlanmalıdır.
  • Geliştirme aşamasında: geliştiriciler içerik açıklamaları, klavye erişimi ve kontrast gibi kriterlere dikkat etmelidir.
  • Test aşamasında: hem otomatik hem manuel erişilebilirlik testleri uygulanmalı, bulgular hata kayıt sistemine entegre edilmelidir.


Bu yaklaşım, erişilebilirliği sonradan eklenmesi gereken bir "özellik" olmaktan çıkarıp, ürün kalitesinin temel bir bileşeni haline getirir​.

Hibrit Test Stratejisi Geliştirme

Erişilebilirliğin çok boyutlu doğası nedeniyle tek bir test yöntemi yeterli değildir. Bu nedenle en iyi uygulama, farklı yöntemlerin birbirini tamamlayacak şekilde kullanılmasıdır. Bu stratejiye “test yöntemi triangülasyonu” da denir​.


Önerilen hibrit yapı:

  • Otomatik araçlar (örneğin: Android Accessibility Scanner, aXe): hızlı ve tekrarlanabilir taramalar sağlar.
  • Kontrol listeleri (örneğin: WCAG, WebAIM): standarda uygunluk için manuel denetim sunar.
  • Kullanıcı testleri: gerçek kullanıcıların sistemle etkileşimi izlenerek sezgisel sorunlar tespit edilir.
  • Uzman değerlendirmesi: karmaşık veya semantik düzeydeki problemler uzman bakışıyla değerlendirilir.

Bu çok katmanlı yapı, erişilebilirlik testinin yüzeysel değil derinlemesine ve sürdürülebilir olmasını sağlar.

Engel Türlerine Göre Yöntem Seçimi Yapmak

Her test yöntemi tüm engel türlerini eşit şekilde kapsayamaz. Bu nedenle test stratejisi belirlenirken, hedeflenen kullanıcı profillerine ve işlevsel engel türlerine göre araç-yöntem seçimi yapılmalıdır.


Örneğin:

  • Görme engeli odaklı testler için ekran okuyucu simülasyonları, kontrast analiz araçları uygundur.
  • Bilişsel engeller için uzman tabanlı persona testleri, bilgi yoğunluğu ve görev karmaşıklığı analizleri gerekir.
  • Fiziksel engeller için minimum dokunmatik alan testi veya klavye navigasyonu testleri öne çıkar.

Tekrarlanabilir ve Sürekli Test Ortamı Kurmak

Erişilebilirlik testleri, yalnızca bir kez yapılan bir denetim değil; sürekli entegrasyon (CI) süreçlerine entegre edilmesi gereken bir kalite güvence adımıdır.

  • Otomatik test araçları düzenli aralıklarla CI/CD sürecine dahil edilmelidir.
  • Tespit edilen hatalar “kritik hata” veya “iyileştirme önerisi” olarak etiketlenmeli ve çözüm süreleri takip edilmelidir​.


Bu yaklaşım, erişilebilirliği sürdürülebilir hale getirir ve ihmal riskini azaltır.

Geliştirici ve Tasarımcı Eğitimine Yatırım Yapmak

Araştırmalar, geliştirici ve tasarım ekiplerinin büyük çoğunluğunun erişilebilirlik rehberlerine yeterince aşina olmadığını ve uygulamada zorlandığını göstermektedir​.


Bu sorunu aşmak için:

  • Kurum içi erişilebilirlik eğitimleri düzenlenmeli,
  • WCAG, ARIA, Android/iOS erişilebilirlik API'leri gibi konularda pratik odaklı içerikler sağlanmalı,
  • Kod incelemeleri sırasında erişilebilirlik kriterleri dahil edilmelidir.

Eğitim, erişilebilirliğin “hata sonrası düzeltilen” bir konu olmaktan çıkarılıp “tasarımda önleyici” bir faktöre dönüşmesini sağlar.

Anlamlı ve Eyleme Geçirilebilir Raporlama

Erişilebilirlik testleri yalnızca hata tespiti değil, aynı zamanda geliştiriciler için eyleme geçirilebilir bilgi üretmelidir. Bu doğrultuda:

  • Hatalar açık, örnekli ve teknik düzeye uygun biçimde açıklanmalıdır.
  • Her hata için önerilen düzeltme adımları sunulmalıdır.
  • Önceliklendirme yapılmalı (örn. “kritik”, “önemli”, “uyarı”).
  • Geri bildirim döngüsü kısa tutulmalı; tasarım, geliştirme ve test ekipleri arasındaki iletişim güçlü olmalıdır

Kaynakça

Eler, M. M., Rojas, J. M., Ge, Y., & Fraser, G. (2018, April). Automated accessibility testing of mobile apps. In 2018 IEEE 11th International Conference on Software Testing, Verification and Validation (ICST) (pp. 116-126). IEEE. Erişim Adresi.

Bai, A., Fuglerud, K., Skjerve, R. A., & Halbach, T. (2018). Categorization and comparison of accessibility testing methods for software development. Transforming our World Through Design, Diversity and Education, 821-831. Erişim Adresi.

Sanchez-Gordon, S., & Luján-Mora, S. (2017, March). A method for accessibility testing of web applications in agile environments. In Proceedings of the 7th World Congress for Software Quality (WCSQ). En proceso de publicación.(citado en la página 13, 15, 85) (p. 144). Erişim Adresi.

Geeksforgeeks. (2024). "Accessibility Testing – Software Testing". Erişim Tarihi: 5 Mayıs 2025. Erişim Adresi.

Eliot, M., Kolko, B., Jirikowic, T., Burgstahler, S. "Software Accessibility, Usability Testing And Individuals With Disabilities". Information Technology and Disabilities Journal. University of Washington. Erişim Tarihi: 5 Mayıs 2025.  Erişim Adresi.

Katalon. (2025). "Accessibility Testing: A Complete Guide". Erişim Tarihi: 5 Mayıs 2025. Erişim Adresi.

Hamilton, T. (2024). "What is Accessibility Testing?". GURU99. Erişim Tarihi: 5 Mayıs 2025. Erişim Adresi.

Sen de Değerlendir!

0 Değerlendirme

Yazar Bilgileri

Avatar
Ana YazarBeyza Nur Türkü5 Mayıs 2025 16:10
KÜRE'ye Sor