Gökpınar Gölü, Sivas ilinin Gürün ilçesinde yer alan, berrak suyu ve doğal güzelliğiyle tanınan küçük bir tatlı su gölüdür. Gürün ilçe merkezine yaklaşık 10 km mesafedeki bu göl, deniz seviyesinden 1.350–1.400 metre yükseklikte konumlanmış olup günümüze kadar doğal hali büyük ölçüde korunabilmiş ender göllerden biridir. Suyunun berraklığı sayesinde “doğal akvaryum” olarak anılan Gökpınar Gölü, 17–20 metreye varan derinliğine rağmen tabanının ve içine atılan bir cismin dibe kadar net bir şekilde görülebildiği nadir ekosistemlerdendir. Göl, turkuaz-mavi rengi ve güneş ışınlarının geliş açısına göre ton değiştirmesiyle ünlüdür. Bu özellikleri nedeniyle Gökpınar Gölü, yöre halkı ve ziyaretçiler için hem doğal bir miras hem de önemli bir rekreasyon ve turizm merkezi olarak değerlendirilmektedir.
Coğrafi Konum ve Erişim
Gökpınar Gölü, Sivas ilinin güneybatısında, Gürün ilçe sınırları içinde yer alır. Gürün ilçe merkezine 10 km, Sivas şehir merkezine ise yaklaşık 146 km uzaklıktadır. Göl, Sivas-Malatya devlet yolu (D-300 karayolu) üzerinde, Gürün’ün Çayboyu Mahallesi yakınlarında konumlanmıştır. Kayseri–Malatya karayolu istikametinde ilerleyip Çayboyu Mahallesi yol ayrımını kullanarak göle ulaşmak mümkündür. Özel araçla doğrudan erişimin yanı sıra, ilçe merkezinden göle düzenli minibüs seferleri bulunmakta ve taksi gibi alternatifler de kullanılabilmektedir. 2008 yılında başlatılan çevre düzenleme çalışmalarıyla göl ve çevresi rekreasyona uygun hale getirilmiş; 2009’da “Gökpınar Gölü Doğal Yaşam Parkı” adıyla halkın hizmetine sunularak yürüyüş yolları, otopark ve benzeri altyapılarla ziyaretçilere kolaylık sağlanmıştır.
Fiziksel ve Jeolojik Özellikler
Gökpınar Gölü, yaklaşık 3.000 m² yüzölçümüne sahip küçük bir göldür. Derinliği gölün farklı bölümlerinde 10 metreden 17–20 metreye kadar ulaşabilmektedir. Göl, çevresindeki kayalık yamaçların dibinden çıkan ve göl tabanından kaynayan yeraltı suları ile beslenen bir karstik kaynak gölüdür. Suyu tatlı, oldukça soğuk ve berraktır; yaz mevsiminde dahi su sıcaklığının yaklaşık 10°C olduğu ölçülmüştür. Güneşin konumuna göre su rengi ton değiştirdiğinden, berrak gök mavisi renge atfen yöre halkı tarafından “Gökpınar” adı verilmiştir. Gökpınar, birbiriyle bağlantılı iki ayrı gölcükten oluşur: Büyük Göl ve Küçük Göl. Küçük Göl’den çıkan kaynak suyu, alabalık yetiştiriciliğinde kullanılmakta ve bölgede balıkçılığa katkı sağlamaktadır. Büyük Göl ise doğal akvaryum görünümüyle turistik ziyaretlerin odak noktası olup rekreasyonel etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır.
Ekosistem ve Biyolojik Zenginlik
Tatlı su özelliğindeki Gökpınar Gölü, barındırdığı sucul yaşam ve çevresindeki biyolojik çeşitlilik ile dikkat çekicidir. Göl suyunun yüksek oksijen düzeyi ve temizliği, alabalık başta olmak üzere birçok balık ve su canlısının yaşamasına elverişli bir ortam sunar. Göl çevresinde suyun çıkış yaptığı alanlar küçük bir akarsu oluşturur ve bu akarsu boyunca oluşan sulak alanlar geniş sazlık ve kamışlıklarla kaplıdır. Bu sazlık alanlar ve göl çevresi, yöredeki fauna için önemli bir habitat oluşturur; su kuşları başta olmak üzere çeşitli yaban hayvanları bu alanda barınma ve üreme imkânı bulur. Yapılan araştırmalarda Gökpınar Gölü ve Tohma Vadisi çevresinin, nesli tehlike altındaki bazı kelebek türlerine ev sahipliği yaptığı, bölgenin kuşlar için önemli bir yaşam alanı olduğu ve özellikle küçük kerkenez (Falco naumanni) ile küçük akbaba (Neophron percnopterus) gibi kuşların bölgede ürediği tespit edilmiştir. Ayrıca Türkiye’ye endemik bir kemirgen türü olan yedi uyur (Dryomys laniger) da göl civarındaki korunaklı bölgelerde yaşamaktadır. Göl çevresinin bitki örtüsü bozkır, kaya ve sulak alan vejetasyonunun bir karışımından oluşur; ardıç, yabani badem ve yabani armut ağaç toplulukları ile çok sayıda otsu bitki türü bölgede doğal olarak yayılış göstermektedir. Bölge, 1. Derece Doğal Sit Alanı statüsünde korunduğu için bu zengin ekosistemin doğal dengesi büyük ölçüde muhafaza edilmiştir.
Rekreasyonel Kullanım ve Turizm

Gökpınar Gölü, berrak ve duru suyuyla doğal bir akvaryum görünümündedir.(Gokpınar Gölü)
Gökpınar Gölü ve çevresi, yöre halkı ve ziyaretçiler için bir doğa rekreasyonu alanı olarak öne çıkmaktadır. Göl kenarında ziyaretçiler için düzenlenmiş piknik alanları ve oturma üniteleri bulunur; doğayla uyumlu ahşap kamelyalar ve masalar göl manzarasına nazır piknik yapma imkânı sunmaktadır. Alanda ayrıca günübirlik kullanım ve konaklama için bazı tesisler geliştirilmiştir: Göl kenarında bir kır lokantası ve kafeterya hizmet vermekte, konaklamak isteyenler için küçük bir motelin de bulunduğu bildirilmektedir. Bu sayede ziyaretçiler, göl kıyısında yemek yiyip dinlenebilmekte ve dileyenler için çadır kampı veya tesis konaklaması seçenekleri mevcut hale gelmektedir.

Gökpınar Gölü’nün berrak sularında tüplü dalış yapan sualtı sporcuları. (Gokpınar Gölü)
Gölün berrak ve durağan suyu, su altı sporlarına ilgi duyanlar için özel bir çekim merkezidir. Yüzme aktivitesi suyun düşük sıcaklığı ve koruma tedbirleri nedeniyle kısıtlanmış olsa da gölde dalış yapmak mümkün olup, Gökpınar özellikle scuba (tüplü) dalış tutkunları tarafından ziyaret edilmektedir. Dalış ekipleri için görüş mesafesinin yüksek olduğu sualtı ortamı bir deneyim sunarken, gölün su altı fotoğrafçılığı da hobi ve araştırma amaçlı sıkça yapılmaktadır. Bunun yanında, ziyaretçiler sandal veya pedallı deniz bisikleti kiralayarak göl üzerinde gezinti yapabilmekte, etrafındaki doğal patikalarda doğa yürüyüşleri gerçekleştirebilmektedir. Göl manzarasını yüksek noktalardan izlemek de oldukça popülerdir; çevredeki yamaçlardan bakıldığında geniş panoramik görüntü elde edilebildiği için Gökpınar, amatör ve profesyonel doğa fotoğrafçıları tarafından tercih edilen bir mekândır. Ayrıca, göl sahasında uygun alanlar kampçılık, olta balıkçılığı ve diğer açık hava etkinlikleri için kullanılabilmekte; temiz havası ve sakin ortamıyla doğada vakit geçirmek isteyenlere hitap etmektedir. Yapılan bilimsel bir değerlendirmeye göre Gökpınar Gölü ve çevresi, sahip olduğu doğal peyzaj değeri, iklim koşulları, ulaşım kolaylığı ve rekreatif olanaklar dikkate alındığında %65 gibi yüksek bir rekreasyon potansiyeline sahiptir. Bu oran, Gökpınar’ın açık hava rekreasyonu için “yüksek” potansiyele sahip bir alan olduğunu göstermekte olup gölün gelecekte de turizm ve doğal dinlence açısından önemli bir kaynak olduğunu ortaya koymaktadır.
Kültürel Değer ve Efsaneler
Gökpınar Gölü, doğal özelliklerinin yanı sıra yöre halkının dilinde dolaşan efsaneleriyle de kültürel bir öneme sahiptir. Halk arasında gölün oluşumuna dair iki temel efsane anlatılır: İlk efsaneye göre bir çoban sürüsüyle birlikte gölün bulunduğu düzlükte dinlenirken rüyasında “Koyunlarınla birlikte buradan uzaklaş, alttan su kaynayacak” diye bir uyarı alır. Çoban uyandığında hemen sürüsünü toplayarak karşı yamaca çekilir ve gerçekten de kısa bir süre sonra çobanın ayrıldığı yerde yerden su kaynamaya başlar; böylece göl oluşur. İkinci efsanede ise aynı çoban ve sürüsü şiddetli bir susuzlukla karşı karşıyadır. Etrafta hiç su bulunmaması üzerine çoban çaresizlik içinde “Ya Rabbi, su!” diyerek elindeki asasını kuru toprağa vurur. Bu vuruşla birlikte yerden su fışkırmaya başlar; çoban ve koyunları kana kana su içer ve çıkan su zamanla orada bir göl halini alır. Her iki anlatıda da gölün bir çobanın önsezisi veya duası sonucu ortaya çıktığı vurgulanmakta, böylece Gökpınar Gölü’nün varlığı ilahi bir lütuf veya keramet olarak yorumlanmaktadır. Gölün isminin kaynağı da bu efsanelerle ilişkilendirilir: Çobanın gördüğü berrak gök mavisi sudan esinlenilerek yöre halkı göle “Gökpınar” adını vermiştir. Bu efsaneler kuşaktan kuşağa aktarılırken, Gökpınar Gölü de bölge folklorunda mistik yönüyle yer edinmiş ve bir yandan da gerçek doğa güzelliğiyle ziyaretçilerini etkilemeye devam etmektedir.


