İzmir Millî Kütüphane, Türkiye’de özel girişimle kurulan ve 1912 yılından beri “millî” unvanını taşıyan ilk kütüphane olarak ülkenin, bilim ile kültür hayatına katkılar sağlayan bir kurumdur. II. Meşrutiyet döneminde başlayan kuruluş süreci, zorlu tarihsel koşullara rağmen şekillenir. Neo-Klasik Türk mimarisi tarzındaki binası, koleksiyonu ve tarihi geçmişiyle, İzmir’in kültürel mirasları arasında yer alır.
İzmir Millî Kütüphane (İzmir Milli Kütüphane)
Tarihçe
Kuruluş ve II. Meşrutiyet Dönemi
İzmir, Osmanlı döneminde Türk ve Müslüman çoğunluğa sahip bir şehir olmasına rağmen, 18. ve 19. yüzyıllarda ticaret, kültür ve sanat hayatında azınlık cemaatlerin (Levantenler, Rumlar, Ermeniler ve Museviler) etkisi belirgindir. Türk ve Müslüman çevrelerde kütüphanecilik hizmetleri, camilerdeki vakıf kütüphaneleri ve belirli sayıdaki kıraathanelerle sınırlı kalırken, azınlık cemaatleri daha gelişmiş kütüphanelere sahiptir. Aydın Vilayeti salnamelerine göre, 1878 yılında Müftü Camii Kütüphanesi yaklaşık 4.000 cilt nadir esere sahipken, Rum ve Fransız okullarının kütüphanelerinde 10.000-15.000 ciltlik koleksiyon bulunmaktadır. 【1】
Çağın ihtiyaçlarına uygun bir kütüphane kurma fikri, 1897 yılında Giritli Ali Refet Efendi’nin “Osmanlı Kütüphanesi” girişimiyle ortaya çıkar. Türk çocuklarını eğitmek ve bilinçlendirmek amacıyla kurulan bu kütüphane, II. Meşrutiyet’in ilanı sonrası kapanır ve kitapları Millî Kütüphane’ye devredilir.
1911 yılında Kadızade İbrahim Refik Bey’in öncülüğünde “Millî Kütüphane ve Teşvik-i Maarif Encümeni” kurulur. İbrahim Refik Bey, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin desteğiyle, Talat Muşkara, Besim Bey, Ziya Bey, Rahmi Bey, İbrahim Ethem Postacıoğlu, Bekir Selami, İlyas Basri ve Ali Refet Efendi gibi isimlerle çalışmalara başlar. Maddi zorluklar nedeniyle ilk heyet dağılır ve 1912 yılında Mehmet Celal Saygun liderliğinde yeni bir heyet oluşturulur. Bu heyet, Salepçioğlu Hacı Ahmet Efendi’nin konağını kiralar ve kütüphaneyi 6 Temmuz 1912 tarihinde hizmete açar. Kitap bağışları, Şehzade Yusuf İzzettin Efendi, Ali Haydar Mithat, İzzet Fuat Paşa ve Abdullah Cevdet gibi isimlerden gelir.
Kütüphanenin sürdürülebilirliği için 1913 yılında konağın bahçesine bir sinema binası inşa edilir. Müezzinzade Ali Bey, Pulcu Ömer Efendi ve Caferizade Kemal Bey gibi hayırseverlerin destekleriyle tamamlanan sinema, kütüphaneye gelir sağlar. Sinema gelirinin yarısı kütüphaneye, diğer yarısı ise fakir çocukların eğitimi ve terzihane gibi sosyal projelere tahsis edilir.
Mütareke ve İşgal Yılları
1915 yılında Vali Rahmi Bey’in desteğiyle kütüphane ve sinema binalarının temeli atılır. Mimar Tahsin Sermet Bey tarafından tasarlanan binalar, Bahri Baba Parkı civarında inşa edilmeye başlanır. Ancak 1919 yılındaki Yunan işgali inşaatları durdurur. Mütareke döneminde, İttihat ve Terakki’ye yönelik eleştiriler kütüphaneyi etkiler; 1919 yılında yönetim heyeti değiştirilir ve Faik Ener, Mehmet Şevki, Halit, Mahmut Tahirül-Mevlevi gibi isimler atanır.
Cumhuriyet Dönemi
İzmir’in 1922 yılındaki kurtuluşu sonrası inşaat çalışmaları hız kazanır. 1925 yılında Millî Kütüphane Cemiyeti kurulur ve 1926 yılında sinema binası, İpek Film Şirketi’nin desteğiyle tamamlanarak “Elhamra Sineması” adıyla hizmete açılır. Kütüphane binası ise 1933 yılında, İpek Film’den alınan kira gelirleri ve belediyenin desteğiyle tamamlanır. Açılış, Cumhuriyet’in 10. yılında, 31 Ekim 1933 tarihinde törenle gerçekleştirilir. 1934 yılında yayınlanan cemiyet nizamnamesine göre, kütüphane 259.912 TL bütçeye ve 14.755 kitaba sahiptir. 【2】
Kütüphanenin kurucuları arasında Mahmut Celal Bayar, Mehmet Celal Saygun, Faik Ener, Süleyman Ferit Eczacıbaşı, Süleyman Tuser, Cevahircizade Şükrü, Mahmut Tahir, Talat Muşkara, Osmanzade Hamdi Aksoy, Sezai Söker, Maksutzade Ethem, Abidin Bey, Salih Akalın ve Selahattin Saip yer alır. Kadızade İbrahim Refik ve Ali Refet Efendi gibi isimler de kuruluşta önemli roller üstlenir.
Kütüphane İçinden Görsel (İzmir Milli Kütüphane)
Dernek ve Vakıf Yapısı
1911 yılında “Millî Kütüphane Encümeni” adıyla başlayan oluşum, 1925 yılında Millî Kütüphane Cemiyeti’ne dönüşür. 1939 yılında “Millî” unvanı resmi olarak tescil edilir ve 1954 yılında dernek, kamu yararına çalışan dernek statüsü kazanır. 1977 yılında Necdet Öklem öncülüğünde Millî Kütüphane Vakfı kurulur. 1978 yılında derneğin mal varlığı vakfa devredilir ve yönetim vakfa geçer. Vakfın başkanları sırasıyla Necdet Öklem (1978-1997), Ömer Yiğitbaşı (1997-2000) ve Ulvi Puğ (2000-günümüz) olur.
Mimari Özellikler
Millî Kütüphane ve sinema binaları, Mimar Tahsin Sermet Bey tarafından Neo-Klasik Türk Mimarisi tarzında tasarlanır. Bu tarz, 20. yüzyıl başında Mimar Kemaleddin ve Vedat Bey’in öncülüğünde gelişir ve İzmir’de Büyük Kardiçalı Han ve Borsa binası gibi yapılarla temsil edilir.
Sinema Binası
Millî Kütüphane Sineması (bugün İzmir Devlet Opera ve Balesi), dış cephesinde kubbe, sivri kemerli ahşap kapılar, Kütahya çinileriyle süslenmiş alınlıklar ve rumî motifler barındırır. İç mekan, Türk nakışlarıyla bezeli tavan, Naci Kalmukov’un fresk panoları, şark tipi avizeler ve çini panolarla estetik bir zenginlik sunar. 120 metrekarelik sahnesi, tiyatro ve konserler için kullanılır. 1978 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na kiralanan bina, opera ve bale salonuna dönüştürülür; sahne genişletilir, orkestra çukuru açılır ve koltuk sayısı 344’e düşürülür. 【3】
Kütüphane Binası
İki katlı kütüphane binası, zemin katında yönetim odaları, okuma salonu ve kitap depoları; üst katında ise vakıf yönetim makamı ve depolar içerir. Gürgen ağacından yapılmış, II. Meşrutiyet döneminde Giritli İbrahim Bey tarafından üretilen ahşap kitap dolapları bulunmaktadır.
Koleksiyon ve Kütüphanecilik Hizmetleri
İzmir Millî Kütüphane, 2009 yılı itibarıyla 670.000 kitap, 4.800 dergi ve 7.400 gazete koleksiyonuna sahiptir. 【4】 Yaklaşık 4.000 yazma eser arasında Enveri’nin Düstûrnâme-i Enverî (1464-1465), Katip Çelebi’nin Cihannüma’sının İbrahim Müteferrika baskısı, Aristo’nun 1531 Gutenberg basımı ve 72 Kur’an-ı Kerim bulunur. 【5】
Koleksiyon, şu yollarla oluşturulur:
Derleme: 1934 yılında kabul edilen 2527 sayılı Basma Yazı Derleme Kanunu ile Türkiye’de yayımlanan eserlerin bir nüshası kütüphaneye gönderilir.
Bağış: Çeşitli kişi ve kuruluşların bağışları, koleksiyonun temelini oluşturur.
Satın Alma ve Değişim: Sınırlı ölçüde satın alma ve değişim yoluyla eser temin edilir.