Kars Kalesi, Türkiye'nin kuzeydoğusunda, Kars il merkezinde yer alan bir savunma yapısıdır. Kale, hem askeri stratejik konumu hem de tarihsel süreç içerisinde geçirdiği onarımlar ve işlev değişiklikleriyle bölgenin kültürel mirasları arasında yer almaktadır. Kale, Kars Çayı'nın kuzeyinde yer alan bir tepe üzerine inşa edilmiştir ve şehir siluetinin en belirgin unsurlarından biridir.
Kars Kalesi (Kars Belediyesi)
Tarihçesi
Kars Kalesi'nin ilk olarak 10. yüzyılda Bagratlılar döneminde inşa edildiği kabul edilmektedir. Bu dönemde kale, Gürcü krallıklarıyla ilişkili olan Bagratlı Hanedanlığı tarafından savunma amacıyla yaptırılmıştır. 1064 yılında Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan’ın Kars’ı fethetmesiyle birlikte kale Türk hâkimiyetine geçmiştir.
1153 yılında Saltuklu Meliki İzzeddin’in emriyle, Ebu’l-Hasan tarafından kale yeniden inşa edilmiştir. Ancak 1386 yılında Timur’un Anadolu seferi sırasında kale büyük oranda tahrip edilmiştir. Osmanlı döneminde ise kale, özellikle 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman ve III. Murad dönemlerinde onarılmış ve güçlendirilmiştir. 19. yüzyılda Osmanlı-Rus Savaşları sırasında kale bir kez daha askeri önem kazanmıştır. 1828-1829 ve 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşları sırasında Rus kuvvetleri tarafından ele geçirilmiş, bu süreçte kale ve çevresi ciddi hasar görmüştür.
Mimari Özellikleri
Kars Kalesi, kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanan dikdörtgene yakın bir plan şemasına sahiptir. Yapımında bazalt taşı kullanılmıştır. Dış surlar, iç kale ve burçlardan oluşan yapının duvarlarında zaman içinde yapılan çeşitli onarımlar net bir şekilde izlenebilmektedir. Kale, yedi burca ve beş kapıya sahiptir. En önemli kapısı, batı yönündeki Ana Giriş Kapısı’dır. İçinde çeşitli askerî yapılar, depo, cephanelik ve mescit kalıntıları yer almaktadır.
Kalenin içinde yer alan Celal Baba Türbesi, 12. yüzyılda şehit düşen Saltuklu komutanlarından Celal Baba’ya aittir. Kale, bulunduğu konum sayesinde hem şehir merkezini hem de çevresini kontrol edebilecek bir görüş açısına sahiptir.
Kültürel ve Stratejik Önemi
Kars Kalesi, tarih boyunca askeri bir karargâh olmanın ötesinde, Kars şehrinin savunma dokusunun temelini oluşturmuştur. Ayrıca kale, hem Osmanlı hem de Rus dönemlerinde şehir planlamasında önemli bir referans noktası olmuştur. 19. yüzyıldaki savaşlar sırasında kale çevresi, surlarla çevrili bir savunma sistemi olarak geliştirilmiş, şehir adeta bir garnizon kimliğine bürünmüştür.
Günümüzde kale, hem tarihi hem de turistik değer taşıyan bir anıt olarak korunmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen restorasyon çalışmalarıyla yapının özgünlüğü korunmaya çalışılmıştır. Aynı zamanda Kars'ın kültürel kimliğini temsil eden başlıca unsurlardan biri olarak değerlendirilmektedir.