Ravanda Kalesi, Kilis’in Polateli ilçesine bağlı Belenözü köyü yakınlarında, Afrin Çayı vadisine hâkim kayalık ve konik bir tepe üzerinde yer alır. Kale, doğu-batı yönünde uzanan surlar, köşeli ve yuvarlak burçlar, iç kale avlusu, saray kalıntıları ve büyük sarnıçlar barındırır. Kale, dağın sivri tepesi oyularak inşa edilmiştir ve oldukça geniş bir görüş alanına sahiptir.

Ravanda Kalesi (Türkiye Kültür Portalı)
Tarihi Gelişim
Ravanda Kalesi’nin tarihi hakkında ilk somut bilgiler, 1097 yılına, I. Haçlı Seferi sırasında elde edilmiştir. Bu dönemde kale, Halep Meliki Rıdvan b. Tutuş’un kontrolündeydi ve aynı yıl Baudouin de Boulogne tarafından ele geçirilmiştir. Sonrasında Urfa Haçlı Kontluğu’na bağlanmıştır.
12. yüzyılda Musul Atabeyi İmameddin Zengi tarafından, ardından Nureddin Mahmud tarafından zapt edilmiştir. 1176-1181 yılları arasında Selahaddin Eyyubi tarafından onarılarak tahkim edilmiş, bu dönemde giriş kapısına "El-Melik en-Nasır Yusuf bin Eyyub" adına bir kitabe yerleştirilmiştir (kitabe günümüzde kayıptır).
1261 yılına dek Eyyubilerin elinde kalan kale, daha sonra Moğollar tarafından alınmış; 1268'de Memluk Sultanı Baybars tarafından Antakya ile birlikte ele geçirilmiş ve kalenin onarımı yapılmıştır. 1516’da Yavuz Sultan Selim’in Mercidabık Zaferi sonrası Osmanlı egemenliğine girmiş, ardından askeri önemini yitirmiştir.
Mimari Özellikler
Kale giriş kapısı güneyde yer alır ve 2,20 m genişliğinde, 3,10 m yüksekliğindedir. Kapı, farklı tarihlerde yapılan onarımlarla bugünkü halini almıştır. İç kale kuzeyinde saray kalıntıları, doğu bölümünde ise ön cephesinde merdivenler bulunan iki büyük sarnıç bulunur. Bu sarnıçlardan gizli bir yol aracılığıyla Afrin Çayı’na ulaşım olduğu düşünülmektedir.
Surlar moloz taş ve kesme taş kullanılarak inşa edilmiştir. Köşeli ve yarım yuvarlak planlı burçlar, savunma ve gözetleme amacıyla yerleştirilmiştir. Dış kale büyük oranda yıkılmış, sadece bazı temelleri ve döküntüleri günümüze ulaşabilmiştir.

Ravanda Kalesi (Türkiye Kültür Portalı)
Stratejik Önemi
Ravanda Kalesi, Afrin Vadisi ve Suriye-Anadolu geçiş yollarını kontrol eden konumuyla tarih boyunca stratejik üs olmuştur. Haçlı Seferleri sırasında Anadolu içlerine ilerleyen orduların güzergâhında rol oynamıştır. Ayrıca İslam-Bizans sınır hattındaki “Avasım” savunma bölgelerinden biri olarak değerlendirilmiştir.
Günümüzdeki Durum
2008 yılı sonrası yapılan düzenlemeler kapsamında yürüyüş yolları, aydınlatma sistemleri ve ziyaretçi güvenliği artırılmış, kalenin korunması sağlanmıştır. Günümüzde kısmen ayakta olan surlar ve iç kale ziyarete açıktır. Kale, bölgedeki kültür turizmi açısından önemli bir değer taşımaktadır.


