Saddam Hüseyin (1937-2006), Arap Sosyalist Baas Partisi'nin lider kadrosunda yer alan ve "Saddamizm" olarak bilinen politikaları hayata geçiren Irak devlet başkanıdır. İktidarı boyunca Irak petrollerini millileştirmiş, kapsamlı kalkınma hamleleri başlatmış; Kürt isyanlarına ve Şii muhalefetine karşı sert askeri operasyonlar yürütmüştür.【1】 Taraftarları ve bir kısım araştırmacılar tarafından emperyalizmine karşı duran kararlı bir Arap lider, muhalifleri tarafından ise tiranlıkla suçlanan kutuplaştırıcı bir figür olarak görülmüştür.【2】
Gençliği ve Eğitimi
Saddam Hüseyin, Sünni bir Arap ailenin çocuğu olarak Tikrit yakınlarında dünyaya geldi. Babası o doğmadan önce ölmüştü ve sıkıntılı bir çocukluk dönemi geçirdi. 10 yaşındayken ailesinden ayrılarak Bağdat'ta dayısı Hayrullah Talfah'ın yanına yerleşti. Dayısı, onun üzerinde bir baba figürü olarak büyük etki bıraktı.【3】

Devrik Irak Lideri Saddam Hüseyin'e Ait Bir Görsel (AA)
Bağdat'ta milliyetçi bir lisede eğitim gördü ve ardından hukuk fakültesinde üç yıl okudu, ancak eğitimini 1957'de Baas Partisi'ne katılmak için yarıda bıraktı. 1959'da Başbakan Abdülkerim Kasım'a düzenlenen başarısız suikast girişiminde rol aldı ve ardından Suriye üzerinden Mısır'a kaçmak zorunda kaldı.【4】 Mısır'daki sürgün yıllarında Kahire Hukuk Fakültesi'ne devam etti.
Kariyeri ve İktidara Yükselişi
Saddam'ın siyasi kariyeri, 1957'de Baas Partisi'ne katılmasıyla başladı. Mısır'daki Cemal Abdül Nasır'ın pan-Arap milliyetçiliği, Saddam gibi genç Baas üyelerini fikri bağlamda etkiledi. Dönemin Irak Başbakanı Abdülkerim Kasım’ın, Mısır-Suriye birliğine katılmayı reddedip 'Önce Irak' (Vataniyye) politikasını benimsemesi ve komünistlerle ittifak kurması, Baasçıların tepkisini çekti. Bu gerginlik, 7 Ekim 1959’da El-Raşid Caddesi’nde bir suikast planına dönüştü. Ekibe son anda dahil edilen ve profesyonel eğitimi olmayan Saddam, pusu sırasında vaktinden önce ateş açarak operasyonun dağılmasına sebep oldu.
Kasım’ın şoförünün öldüğü, kendisinin ise yaralı kurtulduğu bu başarısız girişim sonrası, Saddam ve beraberindekiler Kasım'ın öldüğünü sanarak olay yerinden kaçtı.【5】 Mısır'daki sürgün yıllarında (1960-1963) Kahire Hukuk Fakültesi'nde okurken parti içindeki ağını genişletti.
1963 darbesinden sonra Irak'a döndü ancak tutuklanarak hapse atıldı. 1966'da hapisten kaçarak parti organizasyonunda kilit bir isim haline geldi. Ahmet Hasan el-Bekir tarafından Bölgesel Komuta Sekreter Yardımcılığına atandı ve partiye bağlı, sadece kendi kontrolünde olan bir güvenlik servisi kurdu.
İktidarı Konsolide Etme ve Başkan Yardımcılığı (1968-1979)
1968'deki darbe sırasında Ahmet Hasan el-Bekir'in yardımcısı olarak yer aldı. Darbenin başarısı için desteği çok önemli olan Başbakan Abdül Razzaq an-Naif liderliğindeki Baasçı olmayan fraksiyonun tasfiyesini planladı ve gerçekleştirdi. Başkan yardımcılığı döneminde fiili lider gibi hareket etti. 1 Haziran 1972'de Irak'taki uluslararası petrol şirketlerinin hisselerine el koyarak petrolü millileştirdi. 1973 enerji kriziyle artan petrol fiyatları sayesinde elde edilen gelirleri kullanarak ülkenin altyapısını, eğitim ve sağlık sistemini modernize etme çalışmalarını başlattı.【6】
Başkanlık ve 1979 Tasfiyesi
16 Temmuz 1979'da el-Bekir'i sağlık sorunlarını gerekçe göstererek istifaya zorladı ve resmen devlet başkanı oldu. Görevi devraldıktan günler sonra, 22 Temmuz 1979'da parti liderlerini topladığı bir konferansta, "hain" olarak nitelendirdiği 68 parti üyesini tutuklatarak rakiplerini tasfiye etti ve 22'sini idam ettirdi. Bu olay, iktidarını o dönemde mutlak hale getirmesini sağladı.【7】
1979 Yılında Gerçekleşen, Saddam'ın Baas Partisini Tasfiyesi (YouTube)
Savaşlar ve Dış Politika
Saddam, Irak'ı Orta Doğu'nun lider ülkesi yapmayı hedefledi. Soğuk Savaş döneminde pragmatik bir denge politikası izledi; 1972'de Sovyetler Birliği ile Dostluk Antlaşması imzalarken, 1970'lerin sonundan itibaren Batı ile ticari ilişkilerini geliştirdi. Filistin davasının savunucularından biri olarak İsrail karşıtı bir duruş sergiledi ve Filistinli örgütlere finansal destek sağladı.【8】
İran-Irak Savaşı (1980-1988)
1979 İran İslam Devrimi sonrası Ayetullah Humeyni'nin Şii devrimini ihraç etme tehdidinden ve Şattü'l-Arap su yolu üzerindeki sınır anlaşmazlıklarından endişe eden Saddam, 22 Eylül 1980'de İran'a saldırı başlattı ve bir kısım toprakları işgal etti.【9】
Savaşın Seyri
- İlk Günler: İlk başlarda Irak ordusu ilerleme kaydetse de savaş kısa sürede yıpratıcı bir cephe savaşına dönüştü.【10】
- Uluslararası Destek: Saddam, bu savaşta "Arap dünyasının savunucusu" olduğu iddiasıyla Körfez ülkeleri, ABD ve Avrupa'dan büyük finansal ve askeri destek aldı.【11】
- Enfal ve Halepçe: Savaş sırasında, İran ile işbirliği yapmakla suçladığı Kürtlere karşı 1986-1989 yılları arasında Enfal Operasyonu'nu yürüttü. 16 Mart 1988'de Halepçe'ye düzenlenen kimyasal saldırıda binlerce sivil hayatını kaybetti.【12】
- Sonuç: 1988'de BM'nin ateşkes kararıyla sona eren savaş, her iki taraftan yaklaşık 500.000 insanın kaybına ve Irak ekonomisinin iflasına yol açtı.【13】
İran-Irak Savaşı (YouTube)
Körfez Savaşı (1990-1991)
Irak'ın İran'a karşı kazandığı zaferin ardından Irak, Basra Körfezi bölgesinde baskın yerli askeri güç olarak ortaya çıktı. Bu savaşın sonunda, Irak ordusu iyi donanımlı Cumhuriyet Muhafızları da dahil olmak üzere bir milyondan fazla kişilik geniş bir askeri yapı oluşturdu.【14】
Fakat İran savaşının getirdiği ağır borç yükü (yaklaşık 80 milyar dolar) ve Kuveyt'in petrol üretim kotalarını aşarak fiyatları düşürmesi, iki ülke arasında krize neden oldu. Saddam, Kuveyt'in tarihsel olarak Irak'ın bir parçası olduğunu iddia ederek 2 Ağustos 1990'da ülkeyi işgal etti ve "19. vilayet" olarak ilhak etti.
Çöl Fırtınası
Irak Ordusu'nun Kuveyt direnişi hızla kırması, bölgede petrolün önemli bir ihracatçısı olan Suudi Arabistan için bir tehdit oluşturuyordu. Suudi Arabistan'ın düşmesi durumunda, Irak dünya petrol arzının beşte birini kontrol edecekti. Saddam ayrıca Güvenlik Konseyi'nin verdiği süreye karşı geliyor, Birleşmiş Milletler kararlarını ihlal ediyordu.
Kamoyunu Saddam'a karşı bir askeri operasyona ikna eden olay ise Nayirah'ın ifadesi olacaktı. Nayirah, Irak'ın Kuveyt'i işgali sırasında Kuveyt'teki bir hastanede gönüllü hemşire olarak çalıştığını söylemiştir. İşgalden iki ay sonra verdiği ifadesinde, Irak askerlerinin bir doğumhanede prematüre bebekleri kuvözlerden çıkardığını, kuvözleri yağmaladığını ve bebekleri yerde ölüme terk ettiğini gördüğünü iddia etmiştir. Nayirah'ın ifadeleri kamuoyuna duyurulmuş, Amerika Birleşik Devletleri Senatosu'nu Irak'a karşı askeri harekâtın gerekçelendirilmesine ikna etmek amacıyla defalarca kullanılmıştır.【15】
Güvenlik Konseyi'nin de desteğiyle, ABD liderliğindeki bir koalisyon, 16 Ocak 1991'den itibaren Irak'a aralıksız füze ve hava saldırıları başlattı. Koalisyon, Ocak 1991'deki hava harekatının ardından kara harekatıyla Irak ordusunu Kuveyt'ten çıkardı.
Savaş, Irak'ın ağır ve kesin yenilgisiyle sonuçlandı. Ülke içinde Şii ve Kürt ayaklanmaları yükseldi ancak Saddam bu isyanları sert bir şekilde bastırdı.【16】 Irak, uzun yıllar sürecek ağır bir BM ambargosu altına girdi.
Yenilginin ardından gelen acil krizi atlatan Saddam, Irak'ın kontrolünü elinde tuttu, ancak ülke Körfez Savaşı'ndan ekonomik veya askeri olarak asla tam olarak kurtulamadı. Saddam, hayatta kalmasını galibiyet olarak göstermiş, diğer Arap ülkelerindeki nüfuzunu böylece arttırmaya çalışmıştır.【17】

Çöl Fırtınası Sırasında Kuveyt'in Yanan Petrol Sahaları Üzerinde Uçan Koalisyon Jetleri (US Airforce)
Son Yılları, Yargılanma ve İdam
Körfez Savaşı sonrası Saddam yönetimi iç karışıklar ve ekonomik sorunlar ile karşı karşıya kaldı. Kuveyt'in işgalinden dolayı Irak'a uygulanan Birleşmiş Milletler yaptırımları kaldırılmadı ve Irak'ın petrol ihracatı engellendi. Bu süreçte Saddam'ın Baas ideali de değişikliğe uğradı.
Din ve "İnanç Kampanyası"
Kariyerinin büyük bölümünde laik bir yönetim sergileyen Saddam, Körfez Savaşı sonrası halk desteğini tazelemek ve İslamcı muhalefetin önünü kesmek amacıyla 1993 yılında başkan yardımcısı İzzat İbrahim el-Douri'nin gözetiminde bir "İnanç Kampanyası" başlattı.【18】 1993'te başlayan bu kampanya ile Irak bayrağına kendi el yazısıyla "Allahu Ekber" ibaresini ekletti, cami yapımlarını hızlandırdı ve kamusal alanda İslami söylemleri artırdı.
İşgal ve Yakalanma
2003 yılında, ABD ve koalisyon güçleri, Saddam'ın kitle imha silahlarına sahip olduğu ve El-Kaide ile ilişkisi olduğu iddialarıyla (daha sonra bu iddiaların asılsız olduğu anlaşıldı) Irak'ı işgal etti.【19】 Irak ordusu ve hükümeti, işgalin başlamasından sonraki üç hafta içinde hızla çöktü. 9 Nisan 2003'te Bağdat'ın düşmesi ve Firdevs Meydanı'ndaki Saddam heykelinin sembolik olarak devrilmesiyle Baas rejimi fiilen sona erdi. Bağdat'ın düşmesinin ardından Saddam kaçtı, ancak 13 Aralık 2003'te Irak yerel saatiyle yaklaşık 20:30 sularında memleketi Tikrit yakınlarındaki bir çiftlik evinde, "Kızıl Şafak Operasyonu" kapsamında bir yeraltı sığınağında yakalandı.【20】

Bağdat'da Çapraz Kılıç Anıtı Önünde Duran Amerikan Askerleri (DVIDS) İşgal Sırasında Hasar Alan Saddam Heykeli (Picryl)
Yargılama ve İdam
Saddam Hüseyin'in yakalanmasının ardından Irak Özel Mahkemesi (daha sonra Irak Yüksek Ceza Mahkemesi olarak adlandırıldı) tarafından yürütülen bir dizi davanın ilki Dujayl davası oldu. Bu dava, 1982’de Dujayl kasabasında rejime yönelik suikast girişimi sonrasında gerçekleştirilen toplu gözaltı, işkence ve idamlarla ilgiliydi. 148 Şii'nin öldürülmesiyle ilgili olarak insanlığa karşı suç işlemekten yargılandı. 5 Kasım 2006'da suçlu bulunarak idam cezasına çarptırıldı. 30 Aralık 2006 tarihinde asılarak idam edildi.【21】

Yakalandıktan Sonra Saddam'ın Hali (DVIDS)
İdeoloji ve Siyasi Bakış Açısı
Baasçılık ve Saddamizm
Saddam Hüseyin, Arap milliyetçiliği ile Arap sosyalizminin birleşimi olan Baas Partisi ideolojisine sıkı sıkıya bağlıydı. Kendi iktidarı döneminde bu ideolojiyi, militarizm ve lider kültü ile harmanlayarak "Saddamizm" olarak bilinen bir doktrine dönüştürdü. Bu ideoloji, Irak'ın antik Mezopotamya mirası ile Arap milliyetçiliğini birleştirmeyi amaçlıyordu.【22】

Saddam'ın Babil Kültüründen İlham Alan Bronz Heykelleri (GetArchive)
Saddam Kendini Babil Kralı Nebukadnezar ve Selahaddin Eyyubi gibi tarihi liderlerin modern halefi olarak gördü. Babil'in restorasyonu sırasında tuğlalara kendi adını yazdırarak tarihsel bir süreklilik iddiasında bulundu. 【23】
Özel Hayatı ve Ailesi
Saddam, 1963 yılında kuzeni Sacide Talfah ile evlendi ve bu evlilikten Uday, Kusay, Raghad, Rana ve Hala adında beş çocuğu oldu. Daha sonra Samira Şahbandar ile ikinci evliliğini yaptı. Oğulları Uday ve Kusay, rejim içinde önemli pozisyonlarda bulundular ancak 2003'te ABD güçleriyle girdikleri çatışmada öldürüldüler.【24】

Saddam Aile Fotoğrafı, 1980'li Yılların Sonu (Store Norske Leksikon)
İlgi Alanları
Saddam, lüks yaşama, purolara ve bahçeciliğe ilgi duyardı. Hapishane günlerinde bile hücresinin avlusunda bitki yetiştirdiği bilinmektedir. Ayrıca hapishanedeki son günlerinde şiir ve kitaplara yönelmiştir. 【25】

Saddam Tarafından Hediye Edilen Altın Kaplama AK Model Silah Koleksiyonu (Flickr)



