logologo
"SÜLLEMÜ'l-VÜSÛL ilâ TABAKATİ'l-FUHÛL"
fav gif
Kaydet
viki star outline
Avatar
Ana YazarFikret SARICAOĞLU18 Nisan 2025 10:20
Biyografik bilgilerin esas olduğu klasik anlamdaki bir tabakat kitabıdır. Keşfü'z-Zunûn gibi Arapça ve alfabetik olarak telif edilen eser, iki bölümü ve bir hatimeyi ihtiva etmektedir. Günümüze ulaşan müellif hattı nüsha (Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 1887) diğer pek çok eserinde görüldüğü üzere Kâtip Çelebi'nin (ö. 1657) yeni bilgi girişlerine devam ettiğini göstermektedir. Adının ilk kelimesi, "kitâbü" kelimesiyle başlamaktaysa da çalışma Süllemü'l-Vüsûl kısa adıyla daha çok tanınmaktadır. Kitap adlarını yazılı olarak tam çevirmek mümkün değilse de Türkçe ifadesi "tanınmışların biyografilerine erişme merdiveni" şeklinde düşünülebilir. Hatimede müellif, Süllemü'l-Vüsûl'ün peygamberlerin vârisleri olan âlimlere ve salihlere hizmet gayesiyle İstanbul'da yazıldığını belirtir.Süllemü'l-Vüsûl'ün ilk kısmı daha çok isim, künye ve nispetleriyle meşhur olan âlim, dilci, edip, emîr, fakih, halife, hatip, kadın, musannif, müellif, mütefekkir, peygamber, sultan, şair, tarihçi, vezir ve diğer bilinen kimselerin hal tercümelerini içermektedir. İkinci kısımda yine tanınmış isimler eser, lakap, nesep ve mahlaslarına göre anlatılmaktadır. Eserin her iki bölümünde tekrar ve iptal edilen bentler de vardır. Alfabetik sıralama bab başlıklarıyla (bâbü'l-mîm gibi) devam etmektedir. Alt başlık olarak birkaç yerde fasıl vardır. Müellif, bendin sonunda istifade ettiği müellife/kitaba çok kısaca atıf yapmaktadır ("zekerehû es-Süyûtî" gibi).Süllemü'l-Vüsûl'ün son bölümünde İslam tahrir geleneğine uyularak öncelikle eseri tamamlamış olmaktan dolayı Allah'a hamd ve Hz. Peygamber'e salatüselam getirilmektedir. Türlü türlü faydalı bilgilere ("fevâid-i müteferrika") yer verilen hatimede hemen her okuyucunun ilgisini çekebilecek konular yer alır. İslam, Osmanlı ve Türk eğitim tarihi merkezli olarak bakıldığında mesela İslamiyet'te ilk eser yazan şahıs, Nizâmülmülk (ö. 1092) Medresesi, Semerkant Medresesi'nde Uluğ Bey'le (ö. 1449) Kadızâde-yi Rûmî'nin (140'tan sonra) karşılaşmaları, Sahn-ı Seman'da ilk müderris olanlar, çok yaşayan hafızlar, çok eser tahrir eden bazı müellifler, zâhitliği ile bilinen âlimler, âlimlerle ilgili çeşitli kıssalar belirtilebilir.Kitaptaki farklı diğer bir özellik, İslam meşhurları dışında Aristo, Arşimed (Archimedes), Batlamyus, Eflâtun(Platon), Öklid (Euclides), Sokrat gibi Antik dünyanın tanınmış isimlerine de yer verilmiş olmasıdır.Kâtip Çelebi'nin Süllemü'l-Vüsûl'de esas aldığı temel kaynak, Celâleddin Süyûtî'nin (ö. 1505) Lübbü'l-Lübâb adlı eseridir. Bununla birlikte müellif aynı sahadaki temel eserlerden de çokça yararlandığını bildirmiştir. Söz konusu müellif ve eserlerde bazıları, Semʻânî (ö. 1166) Ensâb, İbnü'l-Esîr Cezerî (ö. 1233) Lübâb, İbnü'l-Haydırî (ö. 1489) el-İktisâb'dır. Kâtip Çelebi'nin kitabı Lübbü'l-Lübâb'ın zeyli olarak da değerlendirilmiştir. Müellif Süllemü'l-Vüsûl'de istifade ettiği 150'den fazla kitabın ve risalenin adını bildirmiştir. Bütün eserde başlığı açılan madde ve biyografi sayısı 8561 olarak tespit edilmiştir. Daha geniş ölçüde bakıldığında, 579 varaklık (1158 sayfa) müellif müsveddesi Süllemü'l-Vüsûl, Keşfü'z-Zunûn'dan daha hacimli bir kitaba işaret etmektedir.Eserin ilk ilmî neşri İstanbul'da IRCICA kurumu tarafından hazırlanmış ve basılmıştır. Kitap XVII. yüzyıl ortalarına kadar İslam dünyası merkezli olarak insanlık tarihinde isim ve eser bırakmış, tanınmış kişiliklerin kısa biyografilerini içeren kaynak başvuru eseri özelliğini sürdürmektedir. Bunda tahkik ve tenkitteki ilmî tavrı ve titizliği ile bilinen Kâtip Çelebi'nin kaleme aldığı biyografi bentlerinin olabildiğince doğru, ciddi ve özlü olması asıl sebeptir.Muhtevanın zenginliği ve kıymeti herkesçe müsellem olan Süllemü'l-vüsûl, mevcut bilgilere göre, en erken XIX. yüzyıl sonlarına kadar tek nüshalı müellif hatlı bir yazma eser olmasına rağmen tanınmış ve beğenilmiştir. XVIII. yüzyılın ikinci yarısında kaleme alınan ilk Süllemü'l-Vüsûl zeylinin sahibi Müstakimzâde Süleyman Sâdeddin'dir (ö. 1788). Zeylin kısa adı Mecelletü'n-Nisâb ve tam adı Mecelletü'n-Nisâb fi'n-Neseb ve'l-Künâ ve'l-Elkab şeklindedir. İkinci Süllemü'l-Vüsûl zeyli, Bağdatlı Babanzâde İsmâil Paşa'ya (ö. 1920) aittir. Hediyyetü'l-Ârifîn Esmâü'l-Müellifîn ve Âsârü'l-Musannifîn isimli zeylin kısa adı Hediyyetü'l-Ârifîn'dir. Usul ve içerik olarak Süllemü'l-Vüsûl'ün devamıdır. Hediyyetü'l-Ârifîn XX. yüzyıl başına kadar gelen biyobibliyografik sözlüktür. Hediyyetü'l-Ârifîn'in dizini, Şöhretler İndeksi adıyla yayımlanmıştır.
badge borderhover badge border
avatar
Türk Maarif Ansiklopedisi Kategorisi
Kurulları tarafından
onaylanmıştır.

"SÜLLEMÜ'l-VÜSÛL ilâ TABAKATİ'l-FUHÛL"

Board Main İcon
Wiki Card Image
Kâtib Çelebî’nin Süllemü’l-Vüsûl ilâ Tabakati’l-Fuhûl isimli eserinin 1058 tarihli müellif nüshası (Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr 1887)

Biyografik bilgilerin esas olduğu klasik anlamdaki bir tabakat kitabıdır. Keşfü'z-Zunûn gibi Arapça ve alfabetik olarak telif edilen eser, iki bölümü ve bir hatimeyi ihtiva etmektedir. Günümüze ulaşan müellif hattı nüsha (Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 1887) diğer pek çok eserinde görüldüğü üzere Kâtip Çelebi'nin (ö. 1657) yeni bilgi girişlerine devam ettiğini göstermektedir. Adının ilk kelimesi, "kitâbü" kelimesiyle başlamaktaysa da çalışma Süllemü'l-Vüsûl kısa adıyla daha çok tanınmaktadır. Kitap adlarını yazılı olarak tam çevirmek mümkün değilse de Türkçe ifadesi "tanınmışların biyografilerine erişme merdiveni" şeklinde düşünülebilir. Hatimede müellif, Süllemü'l-Vüsûl'ün peygamberlerin vârisleri olan âlimlere ve salihlere hizmet gayesiyle İstanbul'da yazıldığını belirtir.



Süllemü'l-Vüsûl'ün ilk kısmı daha çok isim, künye ve nispetleriyle meşhur olan âlim, dilci, edip, emîr, fakih, halife, hatip, kadın, musannif, müellif, mütefekkir, peygamber, sultan, şair, tarihçi, vezir ve diğer bilinen kimselerin hal tercümelerini içermektedir. İkinci kısımda yine tanınmış isimler eser, lakap, nesep ve mahlaslarına göre anlatılmaktadır. Eserin her iki bölümünde tekrar ve iptal edilen bentler de vardır. Alfabetik sıralama bab başlıklarıyla (bâbü'l-mîm gibi) devam etmektedir. Alt başlık olarak birkaç yerde fasıl vardır. Müellif, bendin sonunda istifade ettiği müellife/kitaba çok kısaca atıf yapmaktadır ("zekerehû es-Süyûtî" gibi).



Süllemü'l-Vüsûl'ün son bölümünde İslam tahrir geleneğine uyularak öncelikle eseri tamamlamış olmaktan dolayı Allah'a hamd ve Hz. Peygamber'e salatüselam getirilmektedir. Türlü türlü faydalı bilgilere ("fevâid-i müteferrika") yer verilen hatimede hemen her okuyucunun ilgisini çekebilecek konular yer alır. İslam, Osmanlı ve Türk eğitim tarihi merkezli olarak bakıldığında mesela İslamiyet'te ilk eser yazan şahıs, Nizâmülmülk (ö. 1092) Medresesi, Semerkant Medresesi'nde Uluğ Bey'le (ö. 1449) Kadızâde-yi Rûmî'nin (140'tan sonra) karşılaşmaları, Sahn-ı Seman'da ilk müderris olanlar, çok yaşayan hafızlar, çok eser tahrir eden bazı müellifler, zâhitliği ile bilinen âlimler, âlimlerle ilgili çeşitli kıssalar belirtilebilir.



Kitaptaki farklı diğer bir özellik, İslam meşhurları dışında Aristo, Arşimed (Archimedes), Batlamyus, Eflâtun(Platon), Öklid (Euclides), Sokrat gibi Antik dünyanın tanınmış isimlerine de yer verilmiş olmasıdır.



Kâtip Çelebi'nin Süllemü'l-Vüsûl'de esas aldığı temel kaynak, Celâleddin Süyûtî'nin (ö. 1505) Lübbü'l-Lübâb adlı eseridir. Bununla birlikte müellif aynı sahadaki temel eserlerden de çokça yararlandığını bildirmiştir. Söz konusu müellif ve eserlerde bazıları, Semʻânî (ö. 1166) Ensâb, İbnü'l-Esîr Cezerî (ö. 1233) Lübâb, İbnü'l-Haydırî (ö. 1489) el-İktisâb'dır. Kâtip Çelebi'nin kitabı Lübbü'l-Lübâb'ın zeyli olarak da değerlendirilmiştir. Müellif Süllemü'l-Vüsûl'de istifade ettiği 150'den fazla kitabın ve risalenin adını bildirmiştir. Bütün eserde başlığı açılan madde ve biyografi sayısı 8561 olarak tespit edilmiştir. Daha geniş ölçüde bakıldığında, 579 varaklık (1158 sayfa) müellif müsveddesi Süllemü'l-Vüsûl, Keşfü'z-Zunûn'dan daha hacimli bir kitaba işaret etmektedir.



Eserin ilk ilmî neşri İstanbul'da IRCICA kurumu tarafından hazırlanmış ve basılmıştır. Kitap XVII. yüzyıl ortalarına kadar İslam dünyası merkezli olarak insanlık tarihinde isim ve eser bırakmış, tanınmış kişiliklerin kısa biyografilerini içeren kaynak başvuru eseri özelliğini sürdürmektedir. Bunda tahkik ve tenkitteki ilmî tavrı ve titizliği ile bilinen Kâtip Çelebi'nin kaleme aldığı biyografi bentlerinin olabildiğince doğru, ciddi ve özlü olması asıl sebeptir.



Muhtevanın zenginliği ve kıymeti herkesçe müsellem olan Süllemü'l-vüsûl, mevcut bilgilere göre, en erken XIX. yüzyıl sonlarına kadar tek nüshalı müellif hatlı bir yazma eser olmasına rağmen tanınmış ve beğenilmiştir. XVIII. yüzyılın ikinci yarısında kaleme alınan ilk Süllemü'l-Vüsûl zeylinin sahibi Müstakimzâde Süleyman Sâdeddin'dir (ö. 1788). Zeylin kısa adı Mecelletü'n-Nisâb ve tam adı Mecelletü'n-Nisâb fi'n-Neseb ve'l-Künâ ve'l-Elkab şeklindedir. İkinci Süllemü'l-Vüsûl zeyli, Bağdatlı Babanzâde İsmâil Paşa'ya (ö. 1920) aittir. Hediyyetü'l-Ârifîn Esmâü'l-Müellifîn ve Âsârü'l-Musannifîn isimli zeylin kısa adı Hediyyetü'l-Ârifîn'dir. Usul ve içerik olarak Süllemü'l-Vüsûl'ün devamıdır. Hediyyetü'l-Ârifîn XX. yüzyıl başına kadar gelen biyobibliyografik sözlüktür. Hediyyetü'l-Ârifîn'in dizini, Şöhretler İndeksi adıyla yayımlanmıştır.

Kaynakça

Bağdatlı İsmâil Paşa. Hediyyetü’l-Ârifîn Esmâü’l-Müellifîn ve Âsârü’l-Musannifîn. haz. Kilisli Rifat Bilge – İbnülemin Mahmud Kemal İnal – Avni Aktuç. I-II, İstanbul 1951-1955.
Gökyay, Orhan Şaik. “Kâtip Çelebi: Hayatı-Şahsiyeti-Eserleri”. Kâtip Çelebi: Hayatı ve Eserleri Hakkında İncelemeler. Ankara 1957, s. 57-61.
Hediyyetü’l-Ârifîn Esmâü’l-Müellifîn ve Âsârü’l-Musannifîn: Şöhretler İndeksi. haz. N. Bayraktar. İstanbul 1990.
Kâtib Çelebi. Fezleke: Osmanlı Tarihi (1000-1065/1591-1655). haz. Z. Aycibin, İstanbul 2016, C. I, s. XLVIII-LIII.
a.mlf. Süllemü’l-Vusûl ilâ Tabakāti’l-Fuhûl. nşr. Mahmûd Abdülkādir el-Arnaût – Sâlih Sa‘dâvî Sâlih. İstanbul 2010, C. I, s. V-L.
Türek, Ahmet. “Kâtib Çelebi’nin Süllemü’l-Vusül’ü”. Bilgi. 11/128 (1957), s. 20-21.
Yekhlef, Houria. Kâtip Çelebi ve Süllemü’l-Vusûl’u. Dr.T, Ankara Üniversitesi 1996, s. 104-206.
Yılmaz, Ahmet. Müstakîm-zâde Süleyman Sadeddîn Hayatı Eserleri ve Mecelletü’n-Nisâb’ı. Dr.T, Ankara Üniversitesi 1991.
Fikret SARICAOĞLU, ""SÜLLEMÜ'l-VÜSÛL ilâ TABAKATİ'l-FUHÛL"", Türk Maarif Ansiklopedisi, https://turkmaarifansiklopedisi.org.tr/sullemul-vusul-ila-tabakatil-fuhul/#yazar-1 (16.04.2025).

Sen de Değerlendir!

0 Değerlendirme
KÜRE'ye Sor