KÜRE LogoKÜRE Logo
Ai badge logo

Bu madde yapay zeka desteği ile üretilmiştir.

Uçuş Veri Toplama Ünitesi (FDAU)

Elektrik Ve Elektronik+2 Daha
fav gif
Kaydet
kure star outline
20250710_1301_Veri Toplama Ünitesi_simple_compose_01jzswfemqedsv4rqrv24ggcke.png

Uçuş Veri Toplama Ünitesi

Ana Bileşenler
SensörlerVeri Toplama Kartları (FDAC/FDAU/FDIU)Bellek/Depolamaİletişim Arabirimi
Temel Görevler
Farklı sensörlerden gelen sinyalleri toplamakSinyalleri dijital formata dönüştürmekVerileri standart formatlarda düzenlemekFDR’ye veri akışını sürekli ve hatasız şekilde sağlamak
Modern Kullanım Alanları
Ticari uçaklarİHA'larAskeri uçaklarHelikopterler

Uçuş Veri Toplama Ünitesi (Flight Data Acquisition Unit – FDAU), bir uçağın uçuş esnasındaki performansını, sistem durumlarını, pilot ve otomasyon komutlarını güvenilir bir şekilde toplayan, işleyen ve uçuş veri kaydediciye (Flight Data Recorder – FDR) aktaran temel bir aviyonik bileşendir.

FDAU, uçuş operasyonlarının gerçek zamanlı olarak izlenmesine olanak tanıyan, sensörlerden, uçuş kontrol bilgisayarlarından ve diğer aviyonik cihazlardan gelen verileri merkezi bir biçimde toplayarak birleştiren bir ara sistemdir. Bu sistem, modern havacılıkta kullanılan yüzlerce parametrenin doğru biçimde kaydedilmesi, saklanması ve gerektiğinde analiz için geri çağrılabilmesini sağlamak amacıyla geliştirilmiştir. Uçuş veri kaydedicilerinin (kara kutu olarak da bilinir) kendi içinde sınırlı işlem yeteneklerine sahip olduğu ilk dönemlerde, sensörlerden gelen analog veriler doğrudan kaydedilirken, artan parametre çeşitliliği ve örnekleme hızlarının yükselmesi ihtiyacı, veri işleme işlevinin ayrı bir birime taşınmasını zorunlu kılmıştır. Böylece FDAU, sensörlerden ham veriyi alıp standart veri protokollerine uygun hale getirerek FDR’ye aktaran bir ön işlem katmanı haline gelmiştir.

FDAU’nun temel varlık nedeni, uçuş esnasında meydana gelen karmaşık olayların detaylı biçimde incelenebilmesine imkân tanımaktır. Bu bağlamda uçuş veri toplama, yalnızca kaza-kırım incelemeleri için değil; operasyonel risk analizi, uçuş performansı izleme, bakım planlaması, filo yönetimi ve düzenleyici otoriteler için raporlama süreçlerinin de bir unsurudur. Uçuş sırasında toplanan veriler, pilot uygulamalarının etkinliğinden otomasyon sistemlerinin doğruluğuna, motor performansından kontrol yüzeylerinin davranışlarına kadar çok geniş bir yelpazeyi kapsar. Bu sayede hem olası arızalar önceden tespit edilebilir hem de havayolu işletmelerinin maliyet yönetimi açısından verimlilik kazanımları sağlanır.

Günümüzde FDAU yalnızca ticari büyük gövdeli yolcu uçaklarında değil; insansız hava araçları (İHA), helikopterler ve karmaşık özel amaçlı hava platformlarında da farklı ölçek ve yeteneklerle kullanılmaktadır. Özellikle artan otonom uçuş yetenekleri, sensör çeşitliliği, ağ tabanlı veri akışı ve gerçek zamanlı izleme ihtiyacı, FDAU mimarisini geleneksel analog sistemlerden, yazılım tabanlı sanal veri işleme çözümlerine doğru evrimleştirmiştir.

Tarihsel Gelişim

Uçuş veri kaydı kavramı, havacılık tarihinde uçağın gerçek performansının ve yapısal davranışının uçuş sırasında gözlenemeyen yönlerini analiz etme ihtiyacından doğmuştur. İlk uçuş veri kaydedicileri, bugünkü anlamda bir Uçuş Veri Toplama Ünitesi (FDAU) içermeyen, mekanik veya basit elektro-mekanik sistemlerden ibaretti. Bu ilk örnekler, genelde belirli birkaç uçuş parametresini kaydederek mühendislerin aerodinamik yükler, yapısal sınırlar ve uçuş zarfı üzerinde çalışmasına imkân tanıyordu.

İkinci Dünya Savaşı sırasında, NACA V-g kaydedici gibi araçlar, manevralardan kaynaklanan ani yüklerin uçak yapısına etkilerini ölçmek amacıyla yaygın şekilde kullanıldı. Bu cihazlar, belirli hızlarda oluşan ivmeleri kaydederek tasarım limitlerinin uygunluğunu test ediyordu. Ancak, bu dönemde elde edilen veriler sürekli izleme için yeterli değildi; kaydedilen bilgiler genelde uçakların limit manevralarına dair anlık veya tepe değerlerle sınırlıydı. Uçuş zarfının tam kapsamlı analizini yapabilmek için irtifa gibi ek parametrelerin kaydı da gerekli hale geldi.

1950’li yıllarda havacılık endüstrisinin sivil alanda hızla büyümesi, uçuş veri kaydedicilerin kazaların ardından kaza sebeplerini aydınlatmak için kullanılmasını zorunlu kıldı. Bu dönemde V-g-h (hız, ivme, irtifa) sürekli izleme kaydedicileri ve sayıcı ivmeölçerler devreye girdi. Ancak bu ilk sistemlerde veri işleme yeteneği kayıt cihazının içine gömülüydü ve veri çeşitliliği çok sınırlıydı. Her parametre ayrı bir mekanik devre veya analog düzenekle kaydediliyor, verinin doğruluğu ve bütünlüğü mekanik düzenin sağlığına bağlı kalıyordu.

Bu bağlamda, 1950’lerin ortasında Avustralya’daki Dr. David Warren’ın “Flight Memory Unit” isimli prototipi, ses kaydıyla veri kaydını birleştirerek modern anlamda bir kara kutunun temelini attı. Aynı dönemde General Mills Ryan Flight Recorder, belirli parametreleri metal folyo üzerine iğneyle kazıyarak kaydediyordu. Bu sistemler, FDR’nin veri işleme, kaydetme ve sensörlerden doğrudan veri alma işlevlerini bir arada yürütüyordu.

1960’lı yıllardan itibaren, düzenleyici otoriteler uçuş veri kaydedicilerini büyük ticari uçaklarda zorunlu kılmaya başladı. Bu gelişmeyle birlikte kaydedilecek parametre sayısı artarken, veri bütünlüğünü sağlamak, örnekleme hızını artırmak ve karmaşık verileri yönetmek için Uçuş Veri Toplama Ünitesi (FDAU) kavramı ortaya çıktı. Artık sensörlerden gelen verinin işlenmesi, düzenlenmesi ve standardize edilmesi FDR’nin bir alt bileşeni olmaktan çıkarak bağımsız bir elektronik birime devredildi. Böylece veri işleme, kodlama ve parametre yerleşimi görevleri FDAU tarafından üstlenildi.

Dijital elektronik teknolojilerinin gelişimi, manyetik bant ve sonrasında solid-state (katı hal) bellek teknolojilerinin benimsenmesiyle, parametre sayısı onlarca kat arttı. Analog sinyallerin dijital formatlara dönüştürülmesi, parametrelerin saniyede birden fazla örneklenmesi ve parametre çerçevelerinin (Data Frame Layout) yapılandırılması FDAU’nun işlevleri haline geldi. Bu dönemde, ARINC 573/717 gibi standart veri protokolleri geliştirilerek sensörler, FDAU ve FDR arasında veri akışı için uluslararası uyum sağlandı.

Zamanla Boeing 707 gibi ilk jet yolcu uçakları basit analog FDR’lerden erken dijital kaydedicilere geçiş yaptı. Airbus A330 gibi modern uçaklarda ise veri toplama, ayrı bir Flight Data Interface Unit (FDIU) veya Data Management Unit (DMU) üzerinden yapılmaya başlandı. Boeing 787 gibi yeni nesil uçaklarda ise FDAU’nun donanım formu kısmen sanallaştırılarak, “sanal FDAU” yaklaşımı benimsendi. Böylece veri toplama işlevi uçaktaki diğer aviyonik yazılım modüllerine dağıtıldı.

İnsansız hava araçları (İHA) alanında da, büyüyen veri gereksinimleri, miniaturizasyon kısıtları ve gerçek zamanlı izleme ihtiyaçları FDAU kavramını farklı biçimlerde evrimleştirmiştir. Küçük İHA’larda veri toplama genellikle uçuş kontrol sistemine entegre edilirken, büyük İHA platformları ayrı bir veri toplama kartı veya birimi kullanarak FDR işlevini destekler.

FDAU’nun Tanımı ve Temel Görevi

Uçuş Veri Toplama Ünitesi (Flight Data Acquisition Unit – FDAU), bir hava aracında uçuş esnasında meydana gelen çok sayıda parametreyi merkezi biçimde toplayan, işleyen, düzenleyen ve uçuş veri kaydedicisine (Flight Data Recorder – FDR) aktaran bir aviyonik alt sistem olarak tanımlanabilir. Modern anlamda FDAU, uçuş veri kaydedicilerinin pasif bir kayıt ortamından çıkarak, karmaşık uçuş senaryolarını ayrıntılı bir biçimde anlamlandırmak üzere geliştirilmiş bir ön işlem merkezi işlevi görür. Bu yönüyle FDAU, uçuş güvenliği, bakım planlaması ve operasyonel verimlilik gibi alanlarda bir bilgi altyapısını oluşturur.

FDAU’nun temel görevi, uçakta yer alan sensörlerden, hava veri bilgisayarlarından (Air Data Computer – ADC), uçuş kontrol sistemlerinden, motor kontrol ünitelerinden ve diğer aviyonik donanımlardan veri alarak, bu verileri standardize edilmiş bir formatta bir araya getirmek ve FDR’ye sürekli, düzenli, hatasız şekilde aktarmaktır. Böylece uçuş boyunca irtifa, hava hızı, ivme, motor devri, yakıt basınçları, uçuş yüzeylerinin konumları, pilot kumanda girdileri, çevresel koşullar gibi yüzlerce parametre saniyede birçok kez örneklenerek kaydedilir.

Modern sistemlerde FDAU’nun temel işlevi dört ana unsurda toplanır: veri toplama, veri işleme, veri formatlama ve veri iletimi. İlk aşamada sensörlerden gelen analog veya dijital sinyaller FDAU’ya yönlendirilir. Bu sinyallerin bir kısmı analog-dijital dönüştürücüler aracılığıyla dijital forma çevrilir. Ardından, elde edilen veri akışı örnekleme frekanslarına uygun şekilde zamanlanır, parametre çerçevelerine yerleştirilir ve uluslararası standartlara (örneğin ARINC 573 veya 717) uygun bir biçimde kodlanır. Bu kodlama işlemi, verilerin daha sonra doğru şekilde çözümlenebilmesi için Data Frame Layout (DFL) mantığına uygun biçimde tasarlanır.

FDAU, yalnızca bir veri geçiş noktası değil, aynı zamanda bir veri denetim ve bütünlük koruma birimi işlevi de görür. Programlanabilir bellek yapısı, hangi parametrelerin kaydedileceğini, hangi sırayla işleneceğini ve her bir parametre için kaç bitlik veri alanı kullanılacağını tanımlar. Böylece her uçak tipi veya operasyonel gereksinim için farklı veri toplama konfigürasyonları oluşturulabilir. Bu esnek yapı, örneğin bir hava yolu filosunda farklı uçak modellerinde aynı FDAU donanımının yazılımsal olarak yeniden yapılandırılmasına imkân tanır.

Bir FDAU sisteminde yer alan Gömülü Test Donanımı (Built-In Test Equipment – BITE), veri akışının bütünlüğünü sürekli izler. Ölçüm ve işlem kanallarının doğru çalışıp çalışmadığı, parametre örnekleme sürelerinin uyumluluğu ve kayıt öncesi dijital çerçevelerin düzeni bu gömülü test süreçleriyle doğrulanır. Böylece hatalı veri kaydı riski minimize edilir.

FDAU’nun tanımlayıcı bir diğer özelliği, veriyi ham fiziksel değerlerden anlamlı mühendislik birimlerine dönüştürme yeteneğidir. Sistemin ürettiği veri çerçeveleri, kazalar sonrası analizlerde parametre dönüşüm dosyaları (ör. FRED veya LFL) yardımıyla, ikili veriyi gerçek uçuş parametrelerine çevirir. Bu, hem kazaların teknik analizinde hem de uçuş performansının incelenmesinde güvenilirliğin temel dayanağıdır.

Özellikle büyük ticari yolcu uçakları, geniş gövdeli kargo uçakları ve karmaşık askeri hava platformları gibi yüksek sayıda parametre gerektiren sistemlerde FDAU, FDR’nin yalnızca bir kayıt cihazı değil, bir veri yönetim merkezi olmasını sağlar. Küçük uçaklarda veya basit İHA sistemlerinde ise veri toplama işlevi kimi zaman doğrudan FDR içinde kısıtlı biçimde yürütülür veya uçuş kontrol bilgisayarı ile entegre edilir.

Bileşenleri ve İşleyişi

Uçuş Veri Toplama Ünitesi (FDAU), modern uçaklarda karmaşık bir veri işleme zincirinin merkezi halkasını oluşturur. Bu işlevini yerine getirebilmek için birden fazla donanımsal ve yazılımsal bileşenden oluşur. FDAU’nun bileşenleri, uçaktan alınan ham verinin işlenmesi, dönüştürülmesi, çerçevelenmesi, saklanması ve doğru formatta uçuş veri kaydedicisine aktarılması görevini organize eder.

Uçuş Veri Toplama Sistemi (Yapay Zeka İle Üretilmiştir.)

Sensör Ağı ve Veri Kaynağı

FDAU’nun en temel girdi noktası sensörler ve uçaktaki diğer veri kaynaklarıdır. Sensörler, uçuş sırasında hava aracı gövdesinin, motorlarının, yakıt sistemlerinin, kontrol yüzeylerinin ve çevresel koşulların durumunu izleyen çok sayıda ölçüm cihazından oluşur. Bu sensörler, genellikle şu ana veri türlerini sağlar:


Sensörlerin yerleşimi ve çeşitliliği, uçak tipine, uçuş görev profiline ve düzenleyici gerekliliklere göre değişiklik gösterebilir.

Sinyal Koşullandırma ve Dönüştürme

Sensörlerden gelen analog veriler, genellikle doğrudan kaydedilebilir formatta değildir. Bu nedenle FDAU içinde yer alan sinyal koşullandırıcı modüller, voltaj veya akım seviyelerini düzenler, gürültüleri filtreler ve gerekirse amplifikasyon uygular. Bu safhadan sonra analog-dijital dönüştürücüler (ADC) devreye girer ve fiziksel ölçümleri dijital forma çevirir. Bu dönüşüm, verinin dijital çerçevelere sorunsuz yerleştirilmesi için zorunludur.

Veri İşleme ve Örnekleme Modülü

Sinyali dijital forma dönüştürülen veriler, FDAU’nun veri işleme birimi tarafından yönetilir. Bu birim, uçuş sırasında her parametrenin belirlenen örnekleme frekansına uygun biçimde zamanlanmasını sağlar. Örneğin; irtifa ve hız parametreleri saniyede birden fazla örneklenirken, bazı statik parametreler daha düşük hızlarda kaydedilir. Örnekleme hızı, düzenleyici otoritelerce (ör. ICAO, FAA) belirlenen asgari standartlara uygun olmak zorundadır.

FDAU, parametrelerin zamana bağlı tutarlılığını da garanti eder. Bu, özellikle kaza-kırım incelemelerinde farklı veri setlerinin senkronize şekilde çözümlenebilmesi açısından önemlidir.

Parametre Çerçeveleme ve Formatlama

FDAU’nun veri işleme işlevinin önemli bir bölümü de veriyi Data Frame Layout (DFL) standardına uygun biçimde paketlemektir. Parametre çerçevesi, toplanan her veri birimini tanımlı bir konumda, belirli bit genişliklerinde kaydeder. Her parametreye ait konum, bit uzunluğu, kodlama biçimi ve dönüştürme formülü FDAU’nun programlanabilir belleğinde saklanır. Bu yapı, aynı FDAU donanımının farklı uçaklarda veya farklı operasyonel gereksinimlerde yazılım yoluyla yeniden yapılandırılmasına imkân verir.

Veri Depolama ve İletim Arabirimi

İşlenen ve formatlanan veriler, uçuş veri kaydedicisi (FDR) veya benzeri veri kayıt birimine genelde ARINC 573/717 gibi standart veri protokolleri üzerinden iletilir. Bu iletişim, kablolu dijital seri bağlantılar üzerinden sağlanır. Modern sistemlerde, veri akışı kesintisizdir ve FDAU uçuş boyunca FDR’ye sürekli veri gönderir.

Bazı uçaklarda ek olarak Quick Access Recorder (QAR) veya Direct Access Recorder (DAR) gibi cihazlara veri akışı sağlanır. Bu cihazlar, FDR’den farklı olarak verileri hızlı erişim için taşınabilir ortamda veya kablosuz aktarım yoluyla yer istasyonlarına iletir.

Dahili Test ve İzleme Sistemi (BITE)

FDAU’nun önemli bir bileşeni de Gömülü Test Donanımı (Built-In Test Equipment – BITE) yapısıdır. BITE modülü, sensör bağlantılarından sinyal dönüştürücülere kadar tüm veri akışını izler. Ölçüm hatalarını, sinyal bozulmalarını, örnekleme arızalarını veya parametre çakışmalarını algılar. Bu sayede, kaydedilen verinin bütünlüğü uçuş boyunca güvence altına alınır.

Yazılım ve Parametre Dönüştürme Dokümantasyonu

FDAU’nun ürettiği ikili veri çerçevelerinin analiz edilip anlamlı mühendislik birimlerine dönüştürülmesi için LFL (Logical Frame Layout) veya FRED (Flight Recorder Electronic Documentation) gibi dokümantasyon dosyaları kullanılır. Bu dosyalar, her parametrenin kaydedilirken hangi formülle kodlandığını ve mühendislik birimine nasıl çevrileceğini tanımlar. Bu sistem, kaza araştırmalarında ve performans analizlerinde veri güvenilirliğinin temel dayanağıdır.

Bileşenlerin Birlikte İşleyişi

FDAU’nun tüm bu bileşenleri, uçuş boyunca gerçek zamanlı bir veri akış zinciri oluşturur. Sensörlerden toplanan bilgiler, uygun biçimde işlenir, örneklenir, kodlanır, test edilir ve uçuş veri kaydedicisine aktarılır. Böylece yüzlerce parametre, saniyede onlarca kez güncellenerek kayıt altına alınır ve olası bir olay sonrası incelenmek üzere saklanır.

Sonuç olarak, FDAU’nun bileşenleri ve işleyiş düzeni, uçuş güvenliğinin, bakım planlamasının ve regülasyon uyumunun ayrılmaz bir yapı taşıdır. Modern havacılıkta verinin hassas biçimde işlenmesi, düzenlenmesi ve kaydedilmesi, bu bileşenlerin birbiriyle tam uyumlu çalışmasına bağlıdır.

Uçuş Enstrümantasyonu Gösterimi (Yapay Zeka İle Üretilmiştir.)

Kalibrasyon ve Doğrulama Süreçleri

Kalibrasyon, uçuş veri toplama ünitesinin (FDAU) doğru, güvenilir ve tekrarlanabilir veri üretme kapasitesini teminat altına almak için uygulanan sistematik bir ayar ve doğrulama işlemidir. Modern havacılıkta bir FDAU’nun yalnızca sensörlerden veri toplaması yeterli değildir; topladığı verinin gerçek fiziksel değerlerle uyumlu olması, hem düzenleyici gereklilikler hem de kazasız emniyetli uçuş açısından önem taşır. Bu nedenle kalibrasyon, uçak tesliminden önce başlayarak, operasyonel ömrü boyunca belirli periyotlarla tekrarlanan bir güvence mekanizmasıdır.

Kalibrasyonun Tanımı ve Önemi

Kalibrasyon, FDAU’nun ölçüm kanallarının (ölçüm sensörleri, sinyal koşullandırıcılar, analog-dijital dönüştürücüler) ürettiği değerlerin, bilinen standartlara sahip bir referans ile karşılaştırılarak ayarlanması sürecidir. Amaç, fiziksel parametrelerin (örneğin irtifa, hava hızı, motor devri) kaydedilen dijital değerlerle birebir örtüşmesini sağlamaktır. Bu örtüşme olmadan, örnekleme sürecinde meydana gelebilecek en ufak bir kayma, hem veri güvenilirliğini zedeler hem de uçuş emniyeti raporlarının geçerliliğini riske atar.

Örneğin, basınç sensörlerinden gelen analog verinin hatalı kalibrasyonu, uçağın gerçek irtifasının yanlış hesaplanmasına yol açabilir. Bu durum, hem uçuş güvenliği analizlerinde hem de kaza incelemelerinde ciddi yanılgılara sebep olur. Bu yüzden kalibrasyon işlemi, parametre dönüşüm fonksiyonlarının (ör. Data Frame Layout dokümanlarında tanımlı formüller) doğruluğunu da içerir.

Doğrulama Süreci: Ölçüm ve İşlem Kanalı Kontrolleri

Kalibrasyonla iç içe geçmiş bir kavram da doğrulama (validation) sürecidir. Doğrulama, yapılan kalibrasyonun istenen ölçüde başarıya ulaşıp ulaşmadığını kontrol eder. Bu süreçte temel hedef, ölçülen değerin, kaydedilen değerden ne derece saptığını belirlemektir. Doğrulama sürecinde temel aşamalar şunlardır:


Doğrulama sırasında ölçüm ve işlem kanalları (sinyal koşullandırma devreleri, ADC modülleri) de gözden geçirilir. Bu aşama, yalnızca sensörün kendisinin değil, sinyalin uçtan uca akışının da doğru çalıştığını garanti eder.

Ölçüm Dönüşüm Fonksiyonlarının Kontrolü

FDAU sistemleri, fiziksel parametreleri ikili dijital veri formatına dönüştürürken belirli matematiksel dönüşüm fonksiyonları kullanır. Bu fonksiyonlar, Logical Frame Layout (LFL) veya Flight Recorder Electronic Documentation (FRED) gibi dosyalarda tanımlanır. Dönüşüm fonksiyonlarının yanlış ayarlanması, doğru kalibre edilmiş bir sensörden alınan verinin kayıt aşamasında hatalı birimlere çevrilmesine sebep olabilir. Bu nedenle; parametre konumları, bit uzunlukları, ölçekleme katsayıları ve kodlama türleri düzenli aralıklarla kontrol edilerek güncel ve doğru olmalıdır. Bu kontroller genelde üretici firmaların test raporları veya bağımsız bakım kuruluşlarının sertifikalı ölçüm setleriyle yapılır.

Operasyonel Kalibrasyon ve Bakım Sürekliliği

FDAU’nun kalibrasyonu ve doğrulaması, yalnızca fabrikada ilk montaj sırasında yapılmaz. Uçak operasyonel ömrü boyunca, bakım döngüsünün bir parçası olarak düzenli aralıklarla kalibrasyon yapılması zorunludur. Bu işlem, genellikle planlı bakım esnasında veya veri kaydedici sistem kontrolleri sırasında uygulanır.

Modern sistemlerde Built-In Test Equipment (BITE) devreye girerek uçuş sırasında kendi kendine hata taraması yapar. Bu sistem, uçuş esnasında ortaya çıkabilecek anlık veri sapmalarını tespit eder ve bakım ekibini bilgilendirir.

Uyum Süreci ve Regülasyonlar

Uluslararası düzenleyici otoriteler (ICAO Annex 6, FAA, EASA) kalibrasyon süreçlerinin belirli standartlara uygun olmasını şart koşar. Parametre kayıt toleransları, örnekleme sıklığı, veri tutarlılığı ve kalibrasyon raporlarının saklanma süreleri açıkça tarif edilmiştir. Bu belgeler, bir kaza veya ciddi bir olay sonrasında araştırma otoritelerine sunulmak üzere hazır tutulur.

Modern Uygulamalar: Ticari Uçaklardan İHA’lara

Günümüzde Uçuş Veri Toplama Ünitesi (FDAU), yalnızca geleneksel büyük gövdeli ticari uçaklarda değil, yeni nesil insansız hava araçlarında (İHA) ve karmaşık otonom hava platformlarında da kritik bir bileşen haline gelmiştir. Bu geniş uygulama yelpazesi, FDAU’nun tasarım esnekliğinin, ölçeklenebilirliğinin ve yeni teknolojilerle bütünleşebilirliğinin somut bir göstergesidir.

Ticari Yolcu Uçaklarında FDAU Kullanımı

Modern ticari yolcu uçaklarında (örneğin Airbus A330, Boeing 787 gibi) FDAU, uçuş emniyetinin dijital omurgasını oluşturur. Bu uçaklarda FDAU, genelde uçuş veri toplama kartları, veri arayüz birimleri ve ana veri çerçevesi yönetim modülleri içeren çok modüllü bir yapıda tasarlanır. Tipik bir büyük yolcu uçağında:


Ticari uçuşlarda bu veriler; kaza-kırım analizlerinden rutin bakım planlamasına, performans optimizasyonundan pilot eğitimine kadar geniş bir yelpazede kullanılır. Uçuş Veri Analiz Programları (Flight Data Monitoring – FDM) bu verileri kullanarak filodaki operasyonel riskleri belirler ve işletmelerin emniyet düzeyini artırmasına yardımcı olur.

Kargo ve Özel Görev Uçaklarında

Kargo uçakları ve özel görev platformları (ör. yangın söndürme, keşif veya deniz gözetleme uçakları) da FDAU sistemlerini aktif biçimde kullanır. Bu platformlarda FDAU, yalnızca temel uçuş verilerini değil, görev sistemlerine ait ek sensörleri de kapsar. Örneğin deniz gözetleme uçaklarında radar ve kamera sistemlerinden elde edilen veriler, FDAU mimarisine entegre edilerek uçuş parametreleriyle senkronize biçimde kaydedilir. Bu yapı, görev sonrası analizlerde görev performansının uçuş performansıyla bütüncül biçimde değerlendirilmesini sağlar.

İş Jetlerinde ve Bölgesel Uçaklarda

Küçük ve orta ölçekli yolcu uçakları veya iş jetleri, büyük gövdeli ticari uçaklara kıyasla daha kompakt ama işlevsel FDAU çözümleri kullanır. Burada veri toplama genelde daha düşük parametre sayısına sahip olsa da, modern aviyonik ağlar sayesinde kritik uçuş verilerinin kaydedilmesi sağlanır. Bazı iş jetlerinde FDAU, kokpit ses kayıt sistemleri (CVR) ile tek bir dijital ses/veri kaydedici (DVDR) içinde birleştirilebilir. Bu kombinasyon, sistem maliyetini ve ağırlığını azaltırken operasyonel verimliliği artırır.

İnsansız Hava Araçlarında (İHA) FDAU’nun Evrimi

Son yıllarda İnsansız Hava Araçları (İHA), havacılık sektöründe çığır açıcı teknolojik gelişmelere öncülük etmiştir. İHA’larda FDAU işlevi, geleneksel uçaklardan farklı dinamiklere sahiptir. Klasik bir ticari uçakta pilot kumandaları ve insan faktörü belirleyici iken, İHA’larda uçuş tamamen uzaktan kumanda veya otonom kontrol algoritmaları ile yönetilir. Bu nedenle, İHA platformlarındaki FDAU birimleri, genellikle aşağıdaki özelliklerle öne çıkar:


Modern İHA Mimarisinde Modüler FDAU Yaklaşımı

Günümüzde ileri teknoloji İHA’lar, modüler FDAU tasarımlarıyla öne çıkar. Bu tasarım, sensör arabirim birimleri, veri birleştirme modülleri, canlı veri akışı için iletişim üniteleri ve veri depolama birimlerinden oluşur. Bu yapı sayesinde uçuş verileri hem yerel olarak kaydedilir hem de canlı olarak iletilir.

Örneğin bir uzun menzilli İHA’da:


Sensör Arabirimleri ve İletişim Protokolleri

Modern bir Uçuş Veri Toplama Ünitesi (FDAU), uçuş performansının ve sistem işleyişinin doğru biçimde izlenebilmesi için çok çeşitli sensörlerden veri toplar. Bu sensörler ve bunlara ait arabirimler, uçak ve insansız hava aracı (İHA) teknolojilerinin temel yapı taşlarından biridir. Sensör arabirimleri ve iletişim protokolleri, FDAU’nun bütünsel veri akış zincirinde birincil işlev görerek uçuşun her saniyesinde güncel, doğru ve senkronize bilgi akışı sağlar.

Sensör Arabirimlerinin Tanımı

Sensör arabirimi, bir sensörün ürettiği analog veya dijital sinyallerin FDAU’ya taşınmasını ve doğru formatta işlenmesini sağlayan fiziksel ve mantıksal bağlantı altyapısıdır. Uçak veya İHA sistemlerinde sensör arabirimleri, çevresel koşullara dayanıklı, düşük gecikmeli ve yüksek güvenilirlik sunacak şekilde tasarlanır. Uçuş veri toplama süreçlerinde yaygın kullanılan başlıca sensör türleri şunlardır:


Bu sensörlerin FDAU’ya aktarımı, farklı arabirim ve protokoller aracılığıyla gerçekleşir.

Sensör Arabirim Türleri

Sensör verisinin toplanmasında başlıca üç temel arabirim yaklaşımı öne çıkar: seri iletişim, senkron veri akışı ve analog-dijital dönüştürme.

Seri İletişim Arabirimleri

Seri arabirimler, sensörden FDAU’ya veriyi bit bit taşır ve yaygın olarak aşağıdaki türlere ayrılır:


Senkron Veri Akışı Arabirimleri

Senkron arabirimler, genelde daha yüksek veri hızları ve kararlı senkronizasyon gerektiren sensörlerde tercih edilir:


Analog/Dijital Dönüştürme Arabirimleri

Analog sinyal üreten sensörler (örneğin barometrik basınç sensörü, analog termometre) doğrudan FDAU içindeki Analog-Dijital Dönüştürücüler (ADC) aracılığıyla sayısal forma çevrilir. ADC modülleri, sinyal bütünlüğünü koruyarak sensör verisini dijital veri çerçevelerine aktarır.

İletişim Protokollerinin Tanımı ve Rolü

Bir iletişim protokolü, sensör-veri toplama hattında verinin nasıl iletileceğini, paketleneceğini ve senkronize edileceğini tanımlayan kurallar bütünüdür. Havacılıkta yaygın kullanılan bazı protokoller şunlardır:


Çoklu Arabirim Yönetimi ve Senkronizasyon

Modern FDAU’larda aynı anda birden çok sensör türü ve iletişim protokolü desteklenir. Bu, sistemin farklı hızlarda, formatlarda ve örnekleme sıklıklarında çalışan sensörleri senkron biçimde bir araya getirmesini zorunlu kılar. Senkronizasyon, genelde time-stamping (zaman damgalama) ve senkron saat işaretleri (clock signal) kullanılarak sağlanır. Böylece sensörler arası verilerin uçuş zaman çizelgesinde uyumlu şekilde yer alması garanti altına alınır.

Gelişmiş Senaryo: İHA’larda İletişim ve Arabirim Esnekliği

Özellikle insansız hava araçları, sensör arabirimlerinde modülerlik ve düşük enerji tüketimi gereksinimiyle öne çıkar. Küçük ve mikro İHA’larda genelde I2C veya SPI gibi hafif protokoller tercih edilirken, büyük İHA’larda Ethernet ve kablosuz veri akış kanalları kullanılır. Gerçek zamanlı telemetri ihtiyacı, kablosuz veri aktarımı için özel RF linklerinin veya hücresel ağların entegre edilmesini gerekli kılar.

Ayrıca İHA’larda veri toplama birimi ile otopilot sistemi arasında birleşik (unified) ya da ayrık (split) mimari tercih edilebilir. Birleşik sistemde sensör verileri tek işlemci üzerinde hem kaydedilir hem işlenir. Ayrık sistemde ise veri toplama ve uçuş kontrol modülleri ayrı işlem birimlerinde, genelde Ethernet veya seri UART bağlantıları üzerinden iletişim kurar.

Veri Kurtarma ve Analiz

Uçuş Veri Toplama Ünitesi (FDAU), uçuş sırasında elde edilen parametreleri düzenli biçimde kaydederek uçuş veri kaydedicisine (FDR) aktarır. Ancak bu sürecin asıl değeri, uçuş sonrasında verilerin doğru biçimde kurtarılması, anlamlandırılması ve analiz edilmesiyle ortaya çıkar. Veri kurtarma ve analiz süreçleri, uçuş emniyetinin sağlanmasından kaza-kırım incelemelerine, performans optimizasyonundan bakım planlamasına kadar geniş bir yelpazede rol oynar.

Veri Kurtarma Sürecinin Tanımı

Veri kurtarma, uçuş sırasında FDAU tarafından kaydedilen verilerin uçaktan çıkarılması, uygun ortamda açılması ve kullanılabilir mühendislik birimlerine dönüştürülmesi işlemidir. Bu süreç, iki temel aşamada yürütülür:


FDAU ile FDR arasındaki ARINC 717 gibi standardize veri formatları, bu sürecin hatasız yürümesini sağlar. Böylece her parametrenin hangi bit konumunda bulunduğu, hangi örnekleme frekansında kaydedildiği ve hangi çerçeveye denk geldiği net biçimde belirlenir.

Kurtarma Yöntemleri ve Uygulamalar

Geleneksel veri kurtarma işlemlerinde, kayıt ortamı uçaktan fiziksel olarak çıkarılarak bir okuma istasyonuna bağlanır. Ancak modern sistemlerde kablosuz veri aktarma (Wireless QAR) gibi yöntemlerle uçuş biter bitmez veriler yer istasyonuna gönderilebilir. Bu yöntem, veri kaybı riskini azaltır ve analiz sürecini hızlandırır. Örneğin:


Parametre Doğrulama ve Bütünlük Kontrolleri

Kurtarılan verinin doğru ve eksiksiz olduğunun teyidi önem taşır. Bunun için parametre konumlarının, bit uzunluklarının ve çerçeve yapısının LFL/FRED dosyalarına uygunluğu kontrol edilir. Ölçülen fiziksel değerler, sensör çıktılarıyla karşılaştırılarak sapma tespit edilir. Kayıt sürekliliği, zaman damgalarının bütünlüğü ve parametre akışında ardışıklık hataları analiz edilir.

Bu aşama, özellikle kaza-kırım incelemelerinde hatalı veya eksik parametrelerin yeniden yapılandırılması için temel veri sağlar.

Veri Analiz Sürecinin Tanımı

Veri analiz süreci, kurtarılan uçuş verisinin ham haliyle kalmayıp anlamlı mühendislik çıktıları haline getirilmesidir. Bu süreç, uçuşun farklı fazlarının, pilot kumandalarının, hava durumu etkilerinin ve uçak sistemlerinin performansının ayrıntılı şekilde incelenmesini içerir. Modern veri analizinde:


Gelecek Eğilimleri ve Yeni Gereksinimler

Uçuş Veri Toplama Üniteleri (FDAU) ve ilgili veri toplama-ekleme sistemleri, havacılık teknolojilerindeki dönüşüm hızına paralel olarak sürekli evrim geçirmektedir. Modern havacılığın artan karmaşıklığı, yeni hava aracı türleri, otonom sistemler, sürdürülebilirlik hedefleri ve dijitalleşme eğilimleri, FDAU tasarımlarını ve işlevlerini gelecekte farklı boyutlara taşımayı zorunlu kılmaktadır. Bu bağlamda gelecek eğilimleri ve yeni gereksinimler, teknolojik kapasite, regülasyonlar, veri güvenliği, otonomiye uyum ve küresel entegrasyon başlıklarında öne çıkmaktadır.

Daha Yüksek Parametre Yoğunluğu ve Bant Genişliği

Geleneksel FDAU sistemleri, temel uçuş parametrelerinin izlenmesiyle sınırlıyken, modern hava araçları binlerce sensör ve alt sistemden gelen veriyi eş zamanlı işler. Bu artan veri hacmi, daha yüksek örnekleme frekansları, genişletilmiş veri çerçeveleri ve daha güçlü veri iletim protokollerini zorunlu kılar. Dolayısıyla yeni nesil FDAU’larda:


Otonom Sistemlerle Tam Entegrasyon

Otonom hava araçlarının (örneğin İHA’lar, kentsel hava mobilite araçları, otonom kargo dronları) yaygınlaşması, FDAU’nun sadece veri kaydeden bir ünite olmasının ötesine geçmesini gerektirir. Artık FDAU’lar:


Bu bağlamda çift yönlü veri akışı, yani yalnızca veri toplamak değil aynı zamanda işlenmiş veriyi uçuş kontrol modüllerine geri beslemek, yeni kuşak FDAU’ların temel özelliği haline gelecektir.

Kablosuz Aktarım, Telemetri ve Bulut Entegrasyonu

Geleneksel kablolu veri kurtarma yöntemleri yerini kablosuz çözümlere bırakmaktadır. Gelecekte FDAU’lar, geniş bant RF linkleri, 5G/6G ağları veya özel uydu bağlantıları üzerinden verileri anlık olarak yer istasyonlarına iletebilecektir. Büyük veri kümeleri, bulut tabanlı platformlarda saklanacak ve analiz edilecektir. Filoların uçuş verisi eş zamanlı toplanarak filo düzeyinde risk yönetimi, proaktif bakım planlaması ve operasyon optimizasyonu sağlanacaktır. Bu eğilim, veri aktarımı sırasında siber güvenlik, şifreleme ve veri gizliliği gibi konuları da daha kritik hale getirmektedir.

Regülasyonların Evrimi ve Standardizasyon

FDAU tasarımı ve operasyonu, ICAO, EASA, FAA gibi otoritelere bağlı standartlara uygun olmak zorundadır. Ancak yeni hava aracı türlerinin (ör. insansız, hibrit, elektrikli) sahaya girmesi, halihazırdaki standartların yeniden gözden geçirilmesini gerektirir. Örneğin:


Dolayısıyla parametre listeleri, örnekleme aralıkları, çerçeve formatları ve uyumluluk belgeleri, geleneksel yolcu uçaklarından farklı şekilde düzenlenmek zorunda kalacaktır.

Donanımda Miniatürleşme ve Modülerlik

Özellikle mikro ve mini İHA segmentinde, veri toplama ünitelerinin boyut ve ağırlık kısıtlamaları belirleyicidir. Bu nedenle:


Yapay Zekâ Destekli Veri Analitiği

Toplanan veri miktarının artışı, veri analizinde de otomasyonu zorunlu kılar. Gelecekte FDAU sistemleri:


Bu durum, uçuş veri toplama kavramını akıllı veri işleme kavramına dönüştürerek yeni bir çağ başlatmaktadır.

Kaynakça

Raza, Waleed, Justus Renkhoff, Olayemi Ogirimah, Richard S. Stansbury, and Houbing Song. "Flight data recorders: past, present, and future." IEEE Aerospace and Electronic Systems Magazine 39, no. 9 (2023): 120-145. Son erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.


MO3806, Neil AH Campbell. "The Evolution of Flight Data Analysis." Flightrecorder. Son erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.


Mcdade, Thomas M. "Advances in flight data acquisition and management systems." In 17th DASC. AIAA/IEEE/SAE. Digital Avionics Systems Conference. Proceedings (Cat. No. 98CH36267), vol. 2, pp. F12-1. IEEE, 1998. Son erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.


Bureau d'Enquetes et d'Analyses. "Flight Data Recorder Read-Out". BEA. Son erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.


SKYbrary. "Flight Data Acquisition Unit (FDAU)". SKYbrary. Son erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.


Dantsker, Or D., ve Renato Mancuso. "Flight data acquisition platform development, integration, and operation on small-to medium-sized unmanned aircraft." In AIAA Scitech 2019 Forum, p. 1262. 2019. Son erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.


GEC-Marconi Electronic Systems. "Flight Data Acquisiton Units (FDAU)" GEC-MarconiSon erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.


Scaled Analytics. "The Flight Data Recorder System". Scaled Analytics. Son erişim: 10 Temmuz 2025. Erişim Adresi.

Sen de Değerlendir!

0 Değerlendirme

Yazar Bilgileri

Avatar
Ana YazarBeyza Nur Türkü10 Temmuz 2025 10:02
Katkı Sağlayanlar
Katkı Sağlayanları Gör
Katkı Sağlayanları Gör
KÜRE'ye Sor