Urartu dini, MÖ. 9. ile 7. yüzyıllar arasında Van Gölü Havzası merkezli bir coğrafyada egemenlik kurmuş olan Urartu Krallığı'nın çok tanrılı inanç sistemidir. Bu din, yerli Urartu unsurlarının yanı sıra Mezopotamya (Asur-Babil) ve Anadolu (Hurri-Hitit) kültürlerinden etkiler taşıyan karma bir yapıya sahiptir. Urartu dinine ilişkin bilgiler, çivi yazılı metinler ve kabartmalar gibi arkeolojik bulgular olmak üzere iki temel kaynaktan elde edilmektedir. Çivi yazılı kaynaklar tanrıların isimleri, mabetleri ve sunulan kurbanlar hakkında bilgi sunarken, kabartmalar ve diğer arkeolojik eserler, yazılı kaynaklarda yer almayan kült uygulamaları ve halk inançlarına dair veriler sağlamaktadır. Ancak mitleri, duaları veya büyü metinlerini içeren dinî karakterde metinlere rastlanmamıştır.

Urartu Dinî Töreni: Haldi,Teişeba ve Kutsal Ağaç (Yapay Zeka İle Oluşturulmuştur)
Tarihsel Gelişim ve Panteonun Oluşumu
Urartu dininin kurumsallaşmasında belirleyici bir aşama, Kral İşpuini (M.Ö. 830-810) döneminde yaşanmıştır. İşpuini, krallığın resmî tanrılar panteonunu oluşturmuş ve bu panteonu Van yakınlarındaki Meher Kapısı olarak bilinen bir kaya nişine yazdırmıştır. Bu yazıt, Urartu panteonunda yer alan 79 tanrı ve tanrıçanın adını ve onlara sunulması gereken kurbanlık hayvanların tür ve sayılarını içermesi bakımından temel bir belgedir.
Urartu panteonu, üç ana tanrının etrafında şekillenmiştir:
- Haldi: Panteonun baş tanrısıdır ve Urartu çivi yazılı metinleri genellikle ona hitapla başlar. Askerî zaferler sıklıkla Haldi'ye atfedilir. İsminin daima fonetik olarak yazılması ve Asur tanrı ideogramlarının kullanılmaması, onun yerli bir tanrı olduğuna işaret eder. Muhtemelen Urartu devletini oluşturan kabilelerden birinin tanrısıyken zamanla merkezî bir konum kazanmıştır.
- Teişeba: Fırtına tanrısıdır ve adı, Asur tanrısı Adad'ın ideogramı ile yazılmıştır. Anadolu'daki Hurri-Hitit kökenli fırtına tanrısı Teşub ile yakın bir bağlantısı bulunmaktadır.
- Şivini: Güneş tanrısıdır ve adı, Asur güneş tanrısı Şamaş'ın ideogramı ile ifade edilir. Bu tanrı, Asur-Babil etkisini temsil etmektedir.
Bu üçlü tanrı grubu, Van Krallığı'nın dinî yapısındaki üç temel kültürel ve etnik unsuru yansıtmaktadır: Yerli (Haldi), Hurri-Hitit (Teişeba) ve Asur-Babil (Şivini).
Tanrılar ve Diğer Kutsal Varlıklar
Urartu panteonu, ana tanrıların yanı sıra çok sayıda tanrı, tanrıça ve kutsallaştırılmış varlığı barındırır. Meher Kapısı yazıtı bu varlıkları ve onlara sunulan kurbanları listeler.
Başlıca Tanrılar ve Eşleri
- Listenin başında yer alan Haldi'ye en çok sayıda kurban (17 boğa, 34 koyun) sunulur. Eşi, tanrıça Arubani'dir (Uarubani) ve adı bazı yazıtlarda Haldi ile birlikte geçer. Asur kaynaklarında Haldi'nin Musasır'daki eşi olarak geçen Bakbartu'nun adı ise Urartu metinlerinde yer almaz; bu durum onun Musasır'a özgü yerel bir tanrıça olabileceğini düşündürmektedir.
- Teişeba'nın eşi, Hurri tanrıçası Hebat ile ilişkili olan Huba'dır.
- Şivini'nin eşinin ise tanrıçalar listesindeki sırasına göre Tuşpuea olduğu tahmin edilmektedir.
- Panteonda Ay tanrısı Şelardi (Asur tanrısı Sin'in ideogramıyla da yazılır) ve Sardi ile Tsinuardi gibi tanrıçalar da bulunur. Tsinuardi'nin Asur tanrıçası İştar'a tekabül ettiği kabul edilmektedir.
Kavramsal ve Fiziksel Varlıklar
Kurban listelerinde tanrıların yanı sıra onlarla ilişkili çeşitli kavram ve nesnelere de kurban adandığı görülür. Bunlar arasında "Haldi'nin Silahları", "Haldi'nin Ordusu", "Haldi'nin Kapıları", "Haldi'nin Gücü" ve "Haldi'nin Merhameti" gibi soyut ve somut varlıklar yer alır.
Urartu panteonuna fethedilmiş şehirlerin ve komşu halkların tanrıları da dahil edilmiştir. Listede Ardini (Musasır), Kumenu ve Tuşpa gibi şehir tanrılarının yanı sıra, "Ülkeler Tanrısı" (Ebani), "Sular Tanrısı" (Suinina), "Dağlar Tanrısı" (Babania) ve "Yollar Tanrısı" (Hara) gibi animist ve totemist kökenli doğa varlıkları da bulunur.
Uygulamalar ve Ritüeller
Urartu dinî hayatının merkezinde, tanrılarla iletişim kurmayı ve onlardan talepte bulunmayı amaçlayan kurban ritüelleri yer alır.
Kurban
Kurban uygulamaları kanlı (hayvan kesimi) ve kansız (nesne ve sıvı sunusu) olmak üzere ikiye ayrılır.
Hayvan Kurbanı
Urartu'da en yaygın kurban türü, hayvan kurbanıdır. Meher Kapısı listesine göre kurban edilen hayvanlar ağırlıklı olarak boğa, koyun ve inektir. Kurbanlar belirli standartlara göre ve belirli olaylar vesilesiyle sunulurdu:
- Yapı Faaliyetleri: Yeni bir tapınak (susi) veya "tanrı kapısı" inşa edildiğinde tanrılara kurban kesilirdi. Ayinler genellikle Haldi'ye bir oğlak kurban edilmesiyle başlardı. Bu uygulama, yapılacak işin kutsanması ve verimli olması amacını taşırdı.
- Tarım ve Sulama Faaliyetleri: Yeni bağ ve bahçeler kurulduğunda, hasat zamanı veya sulama kanallarından suyun artıp azalması gibi durumlarda kurbanlar sunulurdu.
- Tahta Çıkma ve Askerî Seferler: Tahta çıkma törenleri ve askerî seferler öncesinde veya zafer sonrasında kurban kesildiği bilinmektedir. I. Rusa dönemine ait bir yazıtta, sefere çıkılacağı zaman yerel bir tanrı olan Şebitu'ya kurban kesilmesi gerektiği belirtilmiştir.
- İnsan Kurbanı: Bazı metinlerde insan kurban edildiğine dair imalar bulunmaktadır. Toprakkale'deki kazılarda insan kemiklerinin bulunması ve bir Urartu mühründe sunak yanında başsız bir insan cesedinin tasvir edilmesi, bu uygulamanın varlığına dair kanıtlar olarak yorumlanmıştır.
Kansız Kurban (Sunular)
- Silah Sunusu: Baş tanrı Haldi için silah (kalkan, miğfer, sadak) adama geleneği yaygındır. Bazı yazıtlarda, adanan bu silahlara ayrıca hayvan kurban edildiği de belirtilmektedir.
- Libasyon (Sıvı Sunusu): Şarap, su ve süt gibi sıvıların sunulduğu libasyon törenleri, Urartu dinî ritüellerinin bir parçasını oluşturur. II. Sargon'un sefer kayıtlarında Musasir'deki Haldi tapınağında şarap dolu kazanlardan bahsedilmesi ve bazı madenî eserlerde libasyon sahnelerinin betimlenmesi bu uygulamanın kanıtlarıdır. Kurban kanı da libasyon amaçlı kullanılmıştır.
Diğer Kültler
- Ağaç Kültü: "Kutsal Ağaç" veya "Hayat Ağacı" motifi Urartu sanatında sıklıkla görülür. Genellikle iki yanında kanatlı cinlerin (jeniler) yer aldığı bu kompozisyon, Asur sanatıyla paralellik gösterir.
- Stel Kültü: Üzerinde çivi yazısı bulunan veya bulunmayan taş stellerin (pulus) kült nesneleri olarak kullanıldığı bilinmektedir. Bazı mühürlerde, steller ve kutsal ağaç önünde dua eden figürlerin yer aldığı tapınma sahneleri işlenmiştir.
- Ölü Gömme Gelenekleri: Urartu mezarlarında bulunan hayvan kemikleri, ölü kültüyle ilişkili kurban ve ziyafet törenlerinin varlığına işaret eder. Kurban etinin bir kısmının ölen kişinin sonraki yaşamı için mezara bırakıldığı düşünülmektedir.
Din Görevlileri ve Kurumsal Yapı
Urartu dinî ritüelleri, hem kadın hem de erkek din görevlileri tarafından yönetilirdi. Bu görevlilere ilişkin bilgiler yazılı kaynaklardan ve tasvirli eserlerden gelmektedir.
Yazılı Kaynaklardaki Görevliler
Urartu yazıtlarında dinle ilişkili çeşitli meslek adları geçmektedir:
- LÚšeluini: Rahip veya tapınak görevlisi.
- LÚurbikani: "Kurban eden" veya "sunu yapan" anlamına gelen ve kurban kesme görevini yürüten din görevlisi.
- Lúaueiţeni: Tanrılara adanan silahların sunulması ve depolanmasından sorumlu görevli.
- LÚpalagi: Dinî ayinlerde dua veya ilahi okuyan görevli.
- Bunların yanı sıra "Tanrıça Aruba'nın Adamı" (LÚ D'aruba) gibi belirli bir tanrıya hizmet eden ve adı "Urtu" olan bir din görevlisi (LÚ.DINGIR-i-ni) de kayıtlarda yer alır.
Tasvirli Eserlerdeki Görevliler
Mühür, kemer, adak levhası gibi eserlerde din görevlileri çeşitli ritüelleri icra ederken tasvir edilmiştir.
- Kadınlar: Kadın figürleri, tanrılara dua ederken, kurbanlık hayvanları getirirken veya libasyon yaparken betimlenir. Giysilerindeki farklılıklar, hiyerarşik bir statü ayrımına işaret edebilir.
- Erkekler: Erkek figürleri (bazen kralın kendisi), kutsal ağacı dölleme veya ziyafet sahnelerinde hizmet etme gibi ritüellerde görülür. Kralın, özellikle Ayanis tapınak yazıtlarında belirtildiği gibi, dinî törenlerde merkezî bir rol oynadığı ve kurban etinden pay aldığı anlaşılmaktadır.
Tapınak Ekonomisi
Ayanis Kalesi'ndeki bulgular, tapınakların saraydan ayrı bir ekonomik yapıya sahip olabileceğini düşündürmektedir. Tapınağa adanan malların ve tapınak arazilerinden elde edilen ürünlerin, din görevlileri tarafından yönetilen ayrı depolarda tutulduğu öne sürülmüştür. Bu durum, din görevlilerinin ekonomik açıdan belirli bir özerkliğe sahip olduğunu gösterebilir.
İkonografi ve Sembolizm
Urartu tanrıları genellikle insan şeklinde (antropomorfik), ancak boynuzlu başlıklar gibi tanrısallık belirten zoomorfik unsurlarla tasvir edilirdi. Tanrıların ikonografisindeki temel özelliklerden biri, kendileriyle ilişkilendirilen hayvanların üzerinde durmalarıdır.
- Haldi bir aslan üzerinde dururken tasvir edilir.
- Teişeba bir boğa üzerinde gösterilir.
- Kanatlı güneş kursu, muhtemelen güneş tanrısı Şivini'nin sembolüdür ve Asur sanatındaki Aşur ve Şamaş sembolleriyle benzerlik gösterir.
- Diğer semboller arasında Ay tanrısı Şelardi için yarım ay ve tanrıça Sardi için yıldız bulunur.
- Urartu sanatında, Asur ikonografisinden alınan insan başlı kanatlı boğa veya aslan (Şeydu) ve kanatlı cin (jeni) gibi fantastik yaratıklar da yer alır.

