İstanbul’un Zeytinburnu ile Bakırköy sınırlarında yer alan Veliefendi Hipodromu, Osmanlı döneminden itibaren geniş bir çayır alanı olarak kullanılmış, 20. yüzyılın başlarında modern at yarışlarının başlıca mekânı hâline gelmiştir. Bugün Türkiye’nin en eski ve en büyük hipodromu olarak işlev görmekte, uzun geçmişi boyunca hem mesire kültürü hem de yarışçılık tarihi açısından önemli bir odak oluşturmuştur.

Veliefendi Hipodromu (Flickr)
Tarihî Arka Planı ve Alanın İlk Kullanımları
Veliyüddin Efendi Vakfı ve Mesire Alanı
Veliefendi adı, Şeyhülislam Veliyüddin Efendi’den gelmektedir. Alan, Sultan III. Mustafa’nın, kendisi hakkında yapılan ithamların asılsız olduğunun anlaşılması üzerine Veliyüddin Efendi’ye özür mahiyetinde tahsis ettiği Çırpıcı Çayırı’nın sahile yakın bölümünü içermiştir. Veliyüddin Efendi bu araziyi mesire yeri olarak vakfetmiş, bakımını üstlenmiş, çeşmeler ve küçük yapılar inşa ettirmiştir.
Osmanlı İstanbul’unda mesire alanlarının çayır, dere ve geniş açık alanlarla karakterize olduğu; bu mekânlarda gezinti, piknik, araba gezileri, oyunlar ve spor faaliyetlerinin gerçekleştirildiği bilinmektedir. Veliefendi Çayırı da bu özelliklere sahip önemli bir mesire alanı olarak kullanılmıştır . Şeyhülislam’ın yaptırdığı mescit, çiftlik ve çeşme yapılarıyla birlikte alanın düzenli bir mesire kimliğine sahip olduğu aktarılmaktadır.
Modern At Yarışlarının Başlaması (1911–1913)
Islah-ı Nesl-i Feres Cemiyeti ve İlk Yarışlar
Veliefendi Çayırı’nın yarış alanına dönüşmesi 1911 yılına uzanmaktadır. Mahmud Şevket Paşa öncülüğünde kurulan Islah-ı Nesl-i Feres (At Neslini Geliştirme) Cemiyeti, İstanbul’da modern tarzda at yarışlarının yapılması için Veliefendi Çayırı’nı seçmiştir. Çayırda ahşap tribünler inşa edilerek Ağustos 1911’de ilk düzenli yarışlar gerçekleştirilmiştir.
Bir başka kaynakta Enver Paşa’nın Alman heyetinden İstanbul’da yarış düzenlenebilecek bir alan belirlemesini istediği, yapılan incelemede Veliefendi Çayırı’nın uygun görüldüğü ve iki pist ile tahta tribünlerin kısa sürede inşa edildiği belirtilmiştir.
1912–1913 İnşaat Süreci
Hipodromun ilk modern yapıları 1912–1913 yıllarında Alman uzmanlar tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu dönem, Veliefendi’nin bir yarış tesisi kimliği kazanmasının başlangıcıdır.
1920–1950 Arası Gelişimi
II. Meşrutiyet sonrasında yeniden canlanan yarış faaliyetleri kapsamında Veliefendi Çayırı önemli bir yarış alanı hâline gelmiştir. Balkan Savaşları’na rağmen 1913 yılında altı yarışlık bir program düzenlenmiş ve dönemin ileri gelenleri yarışları izlemiştir. Veliahd Yusuf İzzeddin Efendi’nin ve devlet erkânının yarışlara katıldığı aktarılmaktadır.

Servet-i Fünûn Dergisi: At yarışlarına tehacüm eden seyirciler (Milli Kütüphane)
Cumhuriyet’in ilk yıllarında süregelen yarış faaliyetleri, 1924’te binicilik teşkilatlarının yeniden faaliyete geçmesiyle Veliefendi’de düzenli bir programa bağlanmıştır.

Servet-i Fünûn Dergisi: Veliefendi at yarışlarında meraklı seyirciler (Milli Kütüphane)
1950 yılında arazi, Tarım Bakanlığı tarafından Türkiye Jokey Kulübü’ne kiralanmıştır. Böylece hipodromun işletmesi düzenli bir kurumsal yapıya kavuşmuştur.

Servet-i Fünûn Dergisi: At yarışlarında, dördüncü yarışa iştirak eden atlarla süvarileri, yarış başlangıcında (Milli Kütüphane)
1950 Sonrası Yapısal Gelişmeler
Tribünler, Pistler ve Tesisteki Büyümeler
1950 sonrası dönemde hipodrom hızla genişlemiş; önce kum, sonra çim pist yapılmış; 1968’de 500 kişilik bir tribün, 1987’de ise yeni bir tribün daha eklenmiştir. Ayrıca padok alanları, jokey odaları, ahırlar, otoparklar, lokantalar ve diğer hizmet tesisleri inşa edilmiştir.
2008 yılında aydınlatma sistemlerinin tamamlanmasıyla gece yarışları başlamıştır.
Veliefendi Hipodromu’nun Güncel Yapısı
Arazi ve Pist Özellikleri
Veliefendi Hipodromu, toplam 596 dönümlük bir arazi üzerine kuruludur. Güncel pist yapıları şu şekildedir:
- Çim Pist: 2020 m uzunluğunda, 27–36 m genişliğinde oval pist
- Sentetik (Kum) Pist: 1870 m uzunluğunda, 17.5–19 m genişliğinde yarış pisti
- Kum İdman Pisti: 1720 m uzunluğunda, 14–16 m genişliğinde idman pisti
Bu veriler TJK’nın resmi kayıtlarında da aynı biçimde yer almaktadır.
Hipodrom Tesisleri
Hipodromda bulunan yapı ve hizmet birimleri şunlardır:
- İdari binalar
- Yarış Atları Hastanesi
- Apranti Eğitim Merkezi
- Satış mağazası
- Müze ve sergi salonu
- İki tribün binası (987 ve 3017 koltuk kapasiteli)
- 207 m² led ekran ve 168 m² skorbord
- 110 masalık piknik alanı
- Çocuk bahçesi, kafeteryalar ve geniş otopark alanı

Veliefendi Hipodromu (AA)
Veliefendi’nin Yarışçılık Tarihindeki Konumu
Gazi Koşusu ve Diğer Önemli Yarışlar
Veliefendi Hipodromu, Türkiye’nin en prestijli yarışlarından olan Gazi Koşusu başta olmak üzere birçok önemli koşuya ev sahipliği yapmaktadır. Türkiye’de at yarışları geleneğinin en uzun soluklu mekânı olması, hipodromu ulusal yarış kültürünün temel bileşenlerinden biri hâline getirmiştir.
Veliefendi, Türkiye’deki hipodromlar arasında konum, kapasite ve tarihî süreklilik bakımından öne çıkan merkezdir. Çim ve sentetik pistleri, idman olanakları, ahır kapasitesi ve sosyal alanlarıyla ülkenin en gelişmiş tesisleri arasında yer almıştır.

99. Gazi Koşusu (AA)
Veliefendi Hipodromu, Osmanlı’nın mesire kültüründen modern Türk yarışçılığına uzanan uzun bir dönüşüm sürecinin mekânı olmuştur. 18. yüzyılda vakfedilen bir çayır alanından 20. yüzyılda modern bir hipodroma evrilen bu mekân, bugün hem tarihî süreklilik hem de yarışçılık pratiği açısından Türkiye’nin en kapsamlı tesislerindendir. Yapısal gelişimleri, pist özellikleri, yarış programları ve kentsel konumu, Veliefendi Hipodromu’nu İstanbul’un önemli kültürel ve sportif alanlarından biri hâline getirmiştir.


