Afantazi (ing. Aphantasia), bireyin zihinsel olarak görüntü oluşturma yetisinin eksikliğiyle tanımlanan bir bilişsel farklılıktır. Terim ilk olarak 2015 yılında Adam Zeman ve arkadaşları tarafından, görsel imgelemenin tamamen yokluğunu tanımlamak amacıyla ortaya atılmıştır【1】 . Yunanca kökenli olan “phantasia” kelimesi Aristoteles’in zihinsel imgeler kavramına gönderme yapar; “a-” öneki ise bu kapasitenin yokluğunu belirtir.
Tarihçe
Zihinsel imgeleme yetisinin bireyler arasında farklılık gösterebileceği ilk kez 1880’de Sir Francis Galton tarafından sistematik biçimde incelenmiştir【2】 . Galton’un “kahvaltı masası anketi”, bazı bireylerin hiçbir zihinsel görsel oluşturamadığını ortaya koymuştur【3】 . Ancak “aphantasia” terimi bu durumu açıkça tanımlayan ilk ifadedir ve bu alandaki bilimsel ilginin artmasını sağlamıştır.
Türleri
- Doğuştan Afantazi : Bireyin yaşamı boyunca hiç zihinsel görsel oluşturamamış olmasıyla karakterize edilir. Bu kişiler genellikle başkalarının görselleştirme yetisine sahip olduğunu öğrendiklerinde durumlarının farkına varırlar【4】 .
- Edinilmiş Afantazi : Nörolojik ya da psikiyatrik nedenlerle sonradan gelişebilir. Örneğin kalp ameliyatı sonrası zihinsel görselleştirme yetisini kaybeden hasta MX vakası bu türe örnektir【5】 .
- Psikojenik Afantazi : Nörolojik değil psikolojik nedenlerle ortaya çıkabilir; örneğin depersonalizasyon bozukluğu ile ilişkili olduğu ileri sürülmüştür【6】 .
Nörolojik Temeller
Zihinsel imgeleme, beynin frontal, parietal, temporal ve oksipital bölgeleri arasındaki etkileşimle gerçekleşir. Afantazi bu bölgeler arasındaki işlevsel bağlantıların aksamasına bağlanmaktadır【7】 . Örneğin MX vakasında, yüz görme sırasında normal aktivasyon gözlemlenirken, yüzleri zihinsel olarak canlandırmaya çalıştığında bu bölgelerde aktivasyon gözlenmemiştir; bunun yerine anterior singulat girusta hiperaktivite saptanmıştır【8】 .
İmgelem ve Hayal Gücü (Yapay Zeka ile Üretilmiştir.)
Bilişsel ve Duygusal Özellikler
- Bellek: Afantazik【9】 , otobiyografik bellekte zayıflık bildirir; kişisel anılarını genellikle anlatı olarak hatırlarlar, görsel veya duygusal canlılık zayıftır.
- Duygu Düzenleme: Görsel imgelemenin olmaması, nostalji ve korku gibi duygulara karşı daha az tepki vermeye yol açabilir. Bu durum bazı bireylerde daha az travmatik hatırlama ile sonuçlanır【10】 .
- Yüz Tanıma (Prosopagnosia): Doğuştan afantazi taşıyan bireylerde yüz tanıma güçlüğü sık rapor edilmiştir【11】 .
- Mekânsal Bellek: Görsel detay hatırlama eksik olabilir ancak nesnelerin konumları gibi mekânsal ilişkiler sağlam kalabilir. Afantazik, kelimeleri ve konumları kullanarak ortamları hatırlamaya çalışır【12】 .
Epidemiyoloji
Farklı araştırmalar afantazi’nin nüfusun yaklaşık %2 ila %3’ünü etkilediğini göstermektedir【13】 【14】 . Ancak bu oran, bireyin kendi zihinsel deneyimini normal kabul etmesi nedeniyle fark edilmemiş vakaların olasılığı göz önüne alındığında değişkenlik gösterebilir.
İmgeleme ve Hayal Gücü Ayrımı
Afantazi, hayal gücünün eksikliği anlamına gelmez. Görsel imgelemeye sahip olmayan pek çok birey, yaratıcı faaliyetlerde bulunmakta; örneğin roman yazmakta veya görsel sanatlarda çalışmaktadır【15】 . Bu bireyler genellikle zihinsel sahneleri sözel ya da kavramsal yollarla canlandırırlar.