Akka Zaferi, 1799 yılının Mayıs ayında Osmanlı Devleti ile Fransa arasında yaşanan ve Osmanlıların kesin zaferiyle sonuçlanan bir kuşatma savaşıdır. Bu zafer, Fransız generali Napolyon Bonapart’ın Doğu Akdeniz'deki ilerleyişini durdurmuş ve Osmanlı hakimiyetinin Levant bölgesinde sürdürülmesini sağlamıştır. Zaferin baş aktörlerinden biri olan Cezzar Ahmed Paşa, başarılı savunma stratejisiyle dikkat çekmiş ve Osmanlı askeri tarihinde önemli bir yer edinmiştir.
Tarihsel Arka Plan
18. yüzyılın sonlarında Avrupa’da Fransız Devrimi'nin ardından hız kazanan siyasi ve askeri değişimler, Akdeniz ve Ortadoğu'yu da etkilemiştir. Napolyon Bonapart, Avrupa kıtası üzerindeki hakimiyetini tehdit eden ve en büyük rakibi olan İngiltere'nin, sömürgesi olan Hindistan'a giden ticaret yollarını kesebilmek ve onu zayıf düşürmek adına 1798 yılında Mısır’ı işgal etmiş, böylece hem Osmanlı Devleti’nin bölgedeki egemenliğini tehdit etmiş hem de İngiltere’nin dikkatini çekmiştir. Bu gelişmeler karşısında Osmanlı Devleti, İngiltere ile yakınlaşarak Fransa’ya karşı askeri ve diplomatik önlemler almaya başlamıştır.

Akka Zaferi Temsili Resim (Görsel Yapay Zeka ile Oluşturulmuştur.)
Cezzar Ahmed Paşa ve Akka’nın Savunması
Akka’nın savunmasından sorumlu olan Cezzar Ahmed Paşa, 18. yüzyıl Osmanlı idari ve askeri yapısında öne çıkan bir figürdür. 1720-1730 yılları arasında Bosna'da doğduğu tahmin edilen Ahmed Paşa, genç yaşta İstanbul’a gelmiş, burada medrese eğitimi aldıktan sonra Mısır ve Suriye'de çeşitli görevlerde bulunmuştur. Sert mizaçlı, otoriter, fakat kararlı bir yönetici olarak tasvir edilen Cezzar Ahmed Paşa, 1775 yılında Suriye valiliğine atanmış ve Akka merkezli bir idari-askeri güç odağı oluşturmuştur.
Cezzar Ahmed Paşa, Fransız tehdidini önceden sezerek Akka surlarını onarmış, cephanelikleri güçlendirmiş ve halkı da savunmaya katılmak üzere örgütlemiştir. Ayrıca Osmanlı merkeziyle (Divân-ı hümâyûn) iletişim kurarak takviye birlik ve mühimmat istemiştir. Bu süreçte İngiltere ile koordinasyon sağlayarak özellikle deniz savunmasında İngiliz desteğinden yararlanmıştır.
Kuşatma ve Savaşın Seyri
Napolyon Bonapart, 19 Mart 1799 tarihinde Akka önlerine ulaşmış ve kaleyi kuşatma altına almıştır. Bu sırada yanında deneyimli generaller (Kléber, Lannes, Junot) ve yaklaşık 13.000 kişilik bir kuvvet bulunmaktaydı. Fransızlar, kuşatma sırasında Akka surlarını aşmak için modern kuşatma araçları ve toplar kullanmış, ancak surların sağlamlığı ve savunmanın direnci nedeniyle başarılı olamamışlardır.
Bu sırada İngiliz Amiral Sir Sidney Smith komutasındaki donanma da Akka limanında bekleyen Fransız donanmasının büyük kısmını yakmış, Fransızların denizden gelecek destek hatlarını kesmiştir. Ayrıca, Fransızların kuşatma için Mısır’dan getirmeye çalıştığı topları taşıyan gemilere de el koyarak Cezzar Ahmed Paşa’ya teslim etmiş, böylece savunma gücünün artmasına katkıda bulunmuştur.

Akka Zaferi (T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı)
Cezzar Ahmed Paşa’nın savunma stratejisi hem şehir halkını hem de çeşitli etnik ve mezhepsel grupları bir araya getiren katılımcı bir yapı üzerine kuruluydu. Osmanlı kaynaklarına göre savunmada yerel halktan milisler, Arnavut ve Kürt kökenli askeri birlikler, Mısır’dan gelen takviye birlikleri ve Arap aşiretleri yer almıştır.
Kuşatma boyunca Napolyon, kaleyi on üç kez ele geçirmeye çalışmış ancak her defasında başarısız olmuştur. Fransızlar yoğun top atışları, tünel kazma ve gece baskınları gibi yöntemler kullanmışlardır. Ancak her saldırı, Cezzar Ahmed Paşa'nın savunması ve İngiliz deniz topçusunun atışlarıyla püskürtülmüştür. Cezzar Ahmed Paşa, bizzat surlarda askerleriyle birlikte savaşarak halkın moralini yüksek tutmaya özen göstermiştir.
Zafer ve Sonuçları
10 Mayıs 1799 tarihinde Napolyon, kuşatmanın başarıya ulaşamayacağını anlayarak geri çekilmek zorunda kalmıştır. Bu geri çekilme, Napolyon’un Doğu Akdeniz'deki askeri planlarının başarısızlığa uğramasına sebep olmuş, kendisi de ilerleyen yıllarda bu durumu "Kader beni bir ihtiyarın oyuncağı yaptı" sözleriyle değerlendirmiştir.
Akka Zaferi, Osmanlı Devleti'nin 18. yüzyıl sonlarında aldığı en büyük ve nadir askeri başarılardan biri olarak kayda geçmiştir. Bu zaferin yardımıyla, Fransız ilerlemesi durdurulmuş, İngiltere ile Osmanlı arasındaki ittifak güçlenmiş, ayrıca Cezzar Ahmed Paşa'nın itibarı önemli ölçüde artmıştır.
Belgesel ve Arşiv Kaynaklarında Akka Zaferi
Osmanlı arşiv belgelerinde Akka Zaferi, “Cezzar Ahmed Paşa'nın mühim bir muvaffakiyeti” olarak kaydedilmiş ve merkezi idare tarafından övgüyle karşılanmıştır. Belgelerde, Napolyon’un kuşatma sırasında sergilediği ısrarlı saldırılar, savunmadaki başarı ve halkın gösterdiği direnç detaylı şekilde yer almaktadır. Ayrıca, Cezzar Ahmed Paşa’nın İstanbul’a gönderdiği zafername ve padişahın buna karşılık olarak gönderdiği takdirnameleri, zaferin merkezi Osmanlı bürokrasisindeki yansımasını göstermektedir.


