Alüfte

İffetsiz, oynak, cilveli (kadın)."Sokaklarda gezinen bu alüfte kadınların hikayeleri, dönemin toplumsal yapısının çürümesini gözler önüne seriyordu."

Sıfat

Alışık, müptelâ, düşkün (kimse)."Yazar, eserinde dönemin alüfte yaşantısını eleştirel bir dille işleyerek okuyucuyu düşündürmeyi amaçlamıştı."

Sıfat

Köken

Alüfte kelimesi (ﺁﻟﻔﺘﻪ), Farsça “aklı bozulmak, kimseye aldırış etmemek” anlamına gelen "āluften" fiilinden türemiştir.

Klasik Edebiyat ve Eski Türkçe: Divan şiirinde veya halk hikâyelerinde, kadın karakterlerin cazibesi ya da sadakatsizliği bağlamında kullanılır.

Toplumsal ve Ahlakî Eleştirilerde: Geleneksel toplumlarda, ahlakî yargı bildiren ifadelerde olumsuz çağrışımla yer bulur.

Mecazlı ve Alaycı Anlatımda: Düşkünlük veya aşırı bağlılık durumlarını küçümseyici biçimde anlatmak için kullanılır.