Antikythera Mekanizması, M.Ö. 2. yüzyılın sonları ile 1. yüzyılın başlarına tarihlenen, Yunanistan’ın Antikythera Adası açıklarında 1901 yılında bir gemi enkazında bulunmuş bronz dişlilerden oluşan karmaşık bir astronomik aygıttır. Taşınabilir boyutlarda tasarlanmış olan bu düzenek, ön yüzündeki kadranlar ve arka yüzündeki spiral ölçeklerle Güneş, Ay ve muhtemelen gezegenlerin konumlarını, Ay’ın evrelerini, tutulmaları ve Meton ile Saros döngülerini hesaplamaktaydı.
Modern araştırmalar, cihazın dişli sistemleriyle çalışan dünyanın bilinen en eski analog bilgisayarı niteliğinde olduğunu göstermektedir.
Keşfi
Antikythera Mekanizması, Nisan 1900’de Symi Adası'ndan Kaptan Dimitrios Kontos yönetimindeki süngerci ekibinin Antikythera Adası kıyılarında bulduğu antik bir gemi enkazında gün yüzüne çıkarıldı. Yaklaşık 45 metre derinlikte bulunan enkazdan, 1900–1901 yılları arasında Yunan donanmasının desteğiyle yürütülen dalışlarda bronz ve mermer heykeller, amforalar, cam eşyalar ve günlük kullanım nesneleriyle birlikte korozyona uğramış bir metal yığını da çıkarıldı. Başlangıçta üç parça hâlinde kurtarılan bu nesne, zamanla 82 fragmana ayrıldı. Atina Ulusal Arkeoloji Müzesi’ne taşınan parçalar arasında bulunan aygıt, 18 Mayıs 1902’de Arkeolog Valerios Stais’in dişlileri ve Yunanca yazıları fark etmesiyle bilimsel incelemelerin konusu hâline geldi.
Düzeneğin İşlevi ve Mekaniği
Antikythera Mekanizması, bronz dişlilerden oluşan karmaşık yapısıyla gök cisimlerinin hareketlerini hesaplamak üzere tasarlanmış çok işlevli bir astronomik aygıttır. Ön yüzünde yer alan kadranlar aracılığıyla Güneş ve Ay’ın zodyaktaki konumları, Ay’ın evreleri ve muhtemelen beş gezegenin hareketleri gösterilebilmekteydi. Arka yüzde ise iki spiral kadran bulunmaktaydı: Üst kadran 19 yıllık Meton döngüsünü, alt kadran ise yaklaşık 18 yıl 11 gün süren 223 aylık Saros döngüsünü yansıtarak tutulmaların tarih ve özelliklerini öngörmekteydi.
Mekanizma, eksantrik pim ve yuvaya sahip dişli sistemi sayesinde Ay’ın eliptik yörüngesindeki hız değişimlerini simüle ederek Hipparkhos’un tanımladığı ay düzensizliğini (ilk lunar anomali) gerçeğe yakın doğrulukla hesaplıyordu. Yan taraftaki bir krank aracılığıyla hareket ettirilen dişliler, seçilen tarihe göre birbirine bağlı göstergeleri devreye sokuyor ve böylece astronomik veriler eşzamanlı olarak elde ediliyordu. Ayrıca cihazın yardımcı kadranları Panhelenik oyunların tarihlerinin belirlenmesine olanak tanıyor, koruyucu plakalar üzerindeki yazıtlar ise kullanıcıya işlevlere dair ayrıntılı yönlendirmeler sunuyordu.
Antikythera Mekanizması (flickr)
Yeniden Yapımlar ve Modeller
Antikythera Mekanizması’nın karmaşık yapısı, 20. yüzyılın ortalarından itibaren çeşitli araştırmacıların yeniden yapım girişimlerine konu olmuştur. 1929’da Yunan donanma subayı Ioannis Theofanidis bir model oluşturmayı denemiş, ancak çalışmasını tamamlayamamıştır. Daha ileri adımlar, Derek de Solla Price’ın röntgen incelemeleri ve yorumlarıyla atılmış, ardından 1990’lı yıllarda Michael Wright, aygıtın spiral kadranlarını ve pim-yuva mekanizmasını tanımlayarak bronzdan işleyen kopyalar üretmiştir.
2001’den sonra Antikythera Mekanizması Araştırma Grubu’nun yürüttüğü yüksek çözünürlüklü görüntüleme teknikleri sayesinde daha kesin rekonstrüksiyonlar yapılabilmiştir. Bu çalışmalar sonucunda, 2002’de Wright beş gezegeni de gösteren bir planetaryum modeli ortaya koymuş, 2012’de Aristoteles Üniversitesi ekibi aygıtın 1:1 ölçekli bronz modelini üretmiştir.
Bronz Model (flickr)
Son olarak Tony Freeth ve ekibi 2021’de modern verilerle desteklenmiş işlevsel bir kopya inşa ederek mekanizmanın 2000 yılı aşkın bir sürenin ardından tekrar çalışır hâle gelmesini sağlamıştır.