Köken
Arapça "dürr" (ضَرّ) kökünden türetilmiştir. Bu kök, "zarar vermek, acı vermek" anlamına gelir. "Dürtü" kelimesi, bu kökten türetilerek, bedensel veya ruhsal dengenin bozulması sonucu ortaya çıkan ve canlıyı çeşitli tepkilere sürükleyebilen içsel gerilim anlamında kullanılır.
Kullanım Alanları
Psikoloji: Dürtü, bireyin bilinçli ya da bilinç dışı olarak gerçekleştirdiği eylemleri yönlendiren içsel güç olarak tanımlanır. Örneğin, Sigmund Freud’un teorilerinde dürtüler, insan davranışlarının temel motivasyon kaynaklarıdır.
Nöroloji: Beyin, dürtüsel hareketleri yönetir ve buna bağlı olarak sinirsel yollar ve merkezi sinir sistemi üzerine yapılan araştırmalarda dürtüsel tepkiler incelenir. Örneğin, nörolojik hastalıklar ve bozukluklar, dürtü kontrolünü etkileyebilir.
Felsefe: Dürtü, etik ve ahlaki tartışmalarda, bireylerin davranışlarının ahlaki temelleri ile ilgili sorulara yol açar. Bir kişinin "doğal dürtüleri" ile "toplumun beklediği davranışlar" arasındaki çatışma, felsefi bir inceleme konusu olabilir.
Sosyoloji: Dürtüler, bireylerin toplumsal normlara ve kurallara göre davranışlarını şekillendirirken, toplumların genellikle bu dürtüleri nasıl kontrol ettikleri ve toplumsal normların nasıl oluştuğu konusu bu alanda ele alınır.





