Eshab-ı Kehf Külliyesi, Kahramanmaraş ili Afşin ilçesinin yaklaşık 7 kilometre kuzeybatısında yer alan, tarihsel ve dini açıdan önemli bir inanç merkezi olup, Eshab-ı Kehf olarak bilinen yedi gencin mağarada uyuduğu mekân olarak kabul edilen alanın çevresinde inşa edilmiştir. Külliye, tarih boyunca Hristiyan ve Müslüman topluluklarca kutsal sayılmıştır.

Eshab-ı Kehf Külliyesi (Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi)
Tarihî Arka Plan
Eshab-ı Kehf anlatısı, ilk olarak Hristiyanlık içinde ortaya çıkmış, ardından İslam kültürüne geçmiştir. Rivayete göre MS 250 yılında, putperest Roma İmparatoru Dakyanus’un baskılarından kaçarak tek tanrı inancını benimseyen yedi genç ve bir çoban, yanlarında bir köpek ile birlikte bir mağaraya sığınmış, burada uzun yıllar uyuyarak zamanın ötesine geçmişlerdir. Bu olay, Hristiyan dünyasında “Yedi Uyurlar” efsanesi olarak yer bulmuş, İslam dünyasında ise Kehf Suresi ile kutsal kitapta yer alarak dini ve kültürel öneme sahip bir anlatıya dönüşmüştür.
Eshab-ı Kehf Mağarası (Türkiye Kültür Portalı)
Külliye Yapılarının Gelişimi
Külliye, mağara etrafında zaman içinde farklı dönemlerde inşa edilmiş yapılar topluluğundan oluşur. İlk yapının, Doğu Roma İmparatoru II. Theodosius (408–450) döneminde inşa edilen bir kilise olduğu, bu yapının “İsa Mescidi” adıyla anıldığı ve zamanla harabeye dönüştüğü bilinmektedir.
1215–1234 yılları arasında Anadolu Selçukluları döneminde Maraş Emiri Nusretüddin Hasan Bey tarafından mevcut kilise malzemeleri de kullanılarak mağara ile uyumlu biçimde yeni yapılar inşa ettirilmiştir. Bu yapılar arasında cami, ribat (askerî konaklama yapısı) ve han (ticari konaklama yapısı) yer almaktadır.
1480–1492 yılları arasında Dulkadir Beyliği döneminde külliyeye bir medrese ilave edilmiştir. 1500 yılında Şems Hatun tarafından kadınlar için mescit inşa ettirilmiştir. 1531 yılında Osmanlı döneminde külliyeye Paşa Çardağı eklenmiştir.
Mimari Özellikler
Külliye, farklı dönemlerdeki mimari üslupların bir arada görülebildiği yapılar topluluğudur. Yapılar, mağaranın doğal formuna uygun şekilde konumlandırılmıştır. Kilise, cami, ribat, han, medrese, kadınlar mescidi ve Paşa Çardağı gibi yapılar, işlevsel farklılıklarıyla beraber külliyeyi tamamlayan unsurlar haline gelmiştir. Külliye, bu yapılar sayesinde hem dini ibadet hem de eğitim, konaklama ve sosyalleşme işlevlerini üstlenmiştir.
Dini ve Kültürel Önemi
Külliye, Hristiyanlık ve İslam inançlarında kutsal sayılan Eshab-ı Kehf olayına ev sahipliği yaptığı kabul edilen mekânda yer alması nedeniyle özel bir konuma sahiptir. Kur’an-ı Kerim’in Kehf suresinde söz edilen mağaranın bu bölgede olduğu kanaati tarih boyunca farklı alimler ve araştırmacılarca desteklenmiştir. Ayrıca, yöre halkı arasında yaygın olarak çocuklara mağarada uyuduğu rivayet edilen yedi gencin isimlerinin verilmesi, olayın halk belleğindeki canlılığını sürdürdüğünü göstermektedir.
Eshab-ı Kehf Külliyesi Girişi (Türkiye Kültür Portalı)
Günümüzdeki Durumu
Eshab-ı Kehf Külliyesi, 2015 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilmiştir. Bölge, birinci derece arkeolojik ve doğal sit alanı olarak tescillenmiştir. Külliye ve çevresinde yürütülen restorasyon ve koruma çalışmaları sonucunda yapı grubu ziyaretçilere açık hale getirilmiştir. Afşin Eshab-ı Kehf Külliyesi, hem dini hem de kültürel turizm açısından önemli bir destinasyon niteliğindedir.


