Hanau Saldırısı, 19 Şubat 2020 tarihinde Almanya’nın Hessen eyaletine bağlı Hanau kentinde gerçekleşmiş olan ırkçı ve aşırı sağcı bir terör saldırısıdır. Almanya Federal Savcılığı tarafından terör eylemi olarak nitelendirilmiş, saldırıda 4’ü Türk olmak üzere 9 kişi hayatını kaybetmiş, 6 kişi de yaralanmıştır. Almanya Federal Savcılığı tarafından terör eylemi olarak nitelendirilmiş, saldırıda 4’ü Türk olmak üzere 9 kişi hayatını kaybetmiş, 6 kişi de yaralanmıştır.

Almanya'nın Hanau kentinde ırkçı terör saldırısında ölenleri anmak için toplanan halk, 20 Şubat 2020 - Anadolu Ajansı
Saldırıyı gerçekleştiren Tobias Rathjen, eylemin ardından annesini öldürmüş ve intihar etmiştir. Olay, Almanya’da artan aşırı sağcı ve yabancı düşmanı eğilimlerin bir sonucu olarak değerlendirilmiştir.
Saldırının Gerçekleşme Süreci
19 Şubat 2020 gecesi, saat 22:00 sularında, saldırgan Tobias Rathjen, Hanau şehir merkezinde bulunan “Midnight Shisha Bar” isimli mekanda ateş açmış ve 4 kişiyi öldürmüştür. Daha sonra 2,5 kilometre uzaklıktaki “Arena Bar & Café” isimli mekana giderek burada da 5 kişiyi öldürmüştür.
Saldırıdan sonra Alman güvenlik güçleri geniş çaplı bir operasyon başlatmış, ilk aşamada birden fazla saldırgan olabileceği ihtimali üzerinde durmuştur. Güvenlik kameraları ve tanık ifadeleri incelendikten sonra saldırının tek kişi tarafından gerçekleştirildiği tespit edilmiştir.
Polis, saldırganın ikamet ettiği eve düzenlediği operasyonda, Tobias Rathjen’i ve annesini ölü olarak bulmuştur. Yapılan incelemeler sonucunda, saldırganın annesini öldürdükten sonra intihar ettiği belirlenmiştir.
Saldırının Faili
Saldırıyı gerçekleştiren Tobias Rathjen, 43 yaşında, Alman vatandaşı bir kişidir. Avcılık belgesi bulunan Rathjen'in silah ruhsatına sahip olduğu bilinmektedir.
Saldırganın internette 24 sayfalık bir manifesto yayınladığı tespit edilmiştir. Bu metinde, ırkçı ve aşırı sağcı görüşlere yer verilmiş, belirli topluluklara yönelik düşmanca ifadeler kullanılmıştır. Ayrıca saldırıdan önce YouTube ve kendi internet sitesi üzerinden aşırı sağcı ve komplo teorilerine dayalı videolar paylaşmış ve bazı istihbarat örgütlerine seslendiği mesajlar bırakmıştır.
Yetkililer, saldırganın psikolojik rahatsızlık yaşadığı yönündeki iddiaların saldırıyı hafifletme çabası olabileceğini belirtmiştir. Tobias Rathjen'in Irkçı ideolojilerden etkilendiği ve aşırı sağcı görüşler doğrultusunda hareket ettiği sonucuna varmıştır.

Saldırıyı gerçekleştiren Tobias Rathjen'in Youtube videosundan alınan bir görüntüsü - Sky News
Kurbanlar
Saldırıda hayatını kaybeden 9 kişinin yaşlarının 21 ile 44 arasında değiştiği tespit edilmiştir. Kurbanlar arasında Türk, Bosna ve Polonya kökenli kişiler bulunmaktadır. Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi, saldırının ardından yaptığı açıklamada, 4 Türk vatandaşının hayatını kaybettiğini teyit etmiştir. Saldırı sonucunda biri ağır olmak üzere toplam 6 kişi de yaralanmıştır.
Alman Medyasının Tepkisi
Saldırının ardından Alman medyasının olayı ele alış biçimi tartışmalara neden olmuştur. Bazı yayın organları, olayı "Shisha-Morde" (nargile cinayetleri) olarak adlandırmış, böylece saldırının mafya ya da çete hesaplaşması gibi algılanmasına yol açmıştır. Bu durum, göçmen topluluklar içinde güvensizlik ve tepkiye sebep olmuştur.
Öte yandan, saldırganın ırkçı manifestosunun ortaya çıkmasının ardından, saldırının aşırı sağcı terör saldırısı olduğu anlaşılmıştır. Bunun üzerine medya söylemlerinde değişiklik olmuş ve olay, "ırkçı terör saldırısı" olarak tanımlanmaya başlanmıştır.
Almanya'da Siyasi ve Hukuki Tepkiler
Hanau saldırısı, Almanya’da aşırı sağcı terör tehdidine yönelik tartışmaları yeniden gündeme getirmiştir. Şansölye Angela Merkel, saldırının ardından yaptığı açıklamada, "Irkçılık zehirdir, nefret de zehirdir. Bu zehir toplumumuzda vardır" ifadelerini kullanmıştır. Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Hanau’daki anma törenine katılmış ve toplumsal birlik mesajı vermiştir.
SPD’li Dışişleri Bakanı Heiko Maas, saldırıyı aşırı sağcı terör eylemi olarak tanımlamış ve devletin aşırı sağcı gruplarla mücadelede daha kararlı olması gerektiğini vurgulamıştır.
Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer, saldırının ardından ülke genelinde güvenlik önlemlerinin artırılacağını ve camilerin daha iyi korunacağını açıklamıştır. Ana muhalefet partileri, saldırının Avrupa’da artan aşırı sağcı tehditlerin bir sonucu olduğunu ifade ederek, hükümetin daha fazla önlem alması gerektiğini belirtmiştir.
Aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) Partisi, saldırıyı açıkça "ırkçı saldırı" olarak nitelendirmekten kaçınmıştır. SPD Genel Sekreteri Lars Klingbeil, AfD’yi saldırıyı körükleyen bir yapı olarak tanımlamış ve partinin istihbarat tarafından takibe alınması gerektiğini dile getirmiştir.
Hanau Saldırısı ve Aşırı Sağcı Tehditler
Hanau saldırısı, Almanya’daki aşırı sağcı terör saldırılarının son halkalarından biri olmuştur.
Hanau saldırısı, daha önce yaşanan:
- 2019 Walter Lübcke suikasti,
- 2019 Halle sinagog saldırısı,
- NSU cinayetleri gibi olaylarla birlikte, Almanya'daki aşırı sağcı terör tehditlerini daha görünür hale getirmiştir.


