Eric J. Hobsbawm’ın İmparatorluk Çağı 1875-1914 kitabı, 19. yüzyılın sonlarından Birinci Dünya Savaşı’nın eşiğine kadar olan dönemi analiz eden kapsamlı bir çalışmadır. Kitap, bu dönemde gerçekleşen siyasi, ekonomik ve toplumsal değişimleri ele alarak küresel güç dengelerinin nasıl şekillendiğini incelemektedir. Hobsbawm, bu çağı emperyalist politikaların, ekonomik genişlemenin ve büyük güçler arasındaki rekabetin damgasını vurduğu bir dönem olarak tanımlamaktadır.
İmparatorluk Çağı
Kitabın İçeriği
Sanayileşme ve Ekonomik Genişleme
Sanayi Devrimi’nin etkileri bu dönemde küresel ölçekte hissedilmeye başlamıştır. Hobsbawm, sanayileşmenin ekonomik büyümeyi hızlandırdığını ve Avrupa devletlerinin uluslararası ticaretteki üstünlüklerini pekiştirdiğini vurgulamktadır. Demiryolu ağlarının genişlemesi, ağır sanayinin yükselişi ve teknolojik yeniliklerin, kapitalizmin dünya üzerindeki etkisini artırdığına dikkat çekmektedir. Kitap, bu ekonomik genişlemenin yalnızca Avrupa’yı değil, Amerika, Asya ve Afrika’yı da nasıl dönüştürdüğünü ayrıntılı bir şekilde ele almaktadır.
Emperyalizm ve Kolonyalizm
Kitabın merkezinde, Avrupa’nın diğer kıtalar üzerindeki hâkimiyeti yer almaktadır. Hobsbawm, bu dönemi “emperyalizmin altın çağı” olarak nitelendirmesinin yanı sıra sömürgecilik faaliyetlerinin siyasi ve ekonomik temellerini analiz etmektedir. Avrupa devletleri, Asya ve Afrika’yı ekonomik çıkarlarına entegre etmek için askeri ve diplomatik yöntemler kullanmıştır. Kitap, sömürgecilik politikalarının yerel toplumlar üzerindeki yıkıcı etkilerini ve bu sistemin Avrupa’daki güç dengelerini nasıl şekillendirdiğini vurgulamaktadır.
Uluslararası İlişkiler ve Rekabet
Hobsbawm, 1875-1914 yıllarının aynı zamanda büyük güçler arasındaki rekabetin yoğunlaştığı bir dönem olduğunu belirtmektedir. İngiltere, Almanya, Fransa, Rusya ve Avusturya-Macaristan gibi büyük güçler, hem ekonomik hem de askeri alanlarda üstünlük sağlama mücadelesi vermiştir. Kitap, bu dönemdeki ittifaklar, silahlanma yarışları ve diplomatik krizler üzerinden, Birinci Dünya Savaşı’nın tohumlarının nasıl atıldığını gözler önüne sermektedir.
Toplumsal ve Kültürel Değişimler
Hobsbawm, bu dönemin yalnızca siyasi ve ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal ve kültürel dönüşümlerin de hızlandığı bir çağ olduğunu savunmaktadır. İşçi sınıfının artan etkisi, kadın hakları hareketlerinin güçlenmesi ve eğitim seviyesindeki yükseliş, bu dönemin karakteristik özellikleri olarak bilinmektedir. Kitap, aynı zamanda milliyetçilik ve sosyalizmin ideolojik etkilerini ve bu ideolojilerin toplumlar üzerindeki dönüştürücü gücünü tartışmaktadır.