Kallokain, 1940’ların başında Karin Boye tarafından kaleme alınan distopya türünde bir romandır. Boye, eserinde yalnızca bir baskı rejimini anlatmakla kalmamış aynı zamanda bireyin iç dünyasının nasıl denetim altına alınabileceğini de ayrıntılı olarak işlemiştir.

Konusu

Romanda anlatıcı olan Leo Kall, baskıcı “Dünyadevlet” rejiminin hizmetinde çalışan bir kimyagerdir. Geliştirdiği “Kallokain” adlı serum, kişilerin tüm düşüncelerini ve niyetlerini açığa vurarak sistemin mutlak kontrolünü mümkün kılar. Ancak Leo, bu icadın kendisini nasıl bir içsel sorgulamaya ve çözülmeye sürükleyeceğini öngöremez. Eşi Linda ile yaşadığı ilişki ve deney sürecinde tanık olduğu duygular, onun sistemle olan bağını yavaş yavaş sorgulamasına neden olur.

Ana Karakterler

• Leo Kall: Devletin sadık bilim insanı olarak başlayan, zamanla icadı Kallokain sayesinde hem kendi hem de toplumun bastırılmış duygularıyla yüzleşen ana karakterdir. Kendi kıskançlığı, korkuları ve sevgisiyle içsel bir devrim yaşar.
• Linda: Leo’nun eşidir. Sessiz ve geri planda gibi görünse de bastırılmış duygularıyla sistemin duygusuzluğuna direnen sezgisel bir karakterdir. Leo’nun dönüşümünde önemli rol oynar.
• Silahdaşlar: Devletin sadık vatandaşları olarak yetiştirilen bireylerdir. Aile, aşk ve arkadaşlık gibi kavramlar devlet çıkarına aykırı sayılır. Korku, gözetim ve itiraf sistemin temelini oluşturur.
• Anomaliler: Kallokain etkisi altındaki bazı denekler, hâlâ bastırılmamış duygulara sahiptir. Bu karakterler, sistemin hâkimiyetine karşı insan doğasının direncini simgeler.