Kasımpatı, Latince adıyla chrysanthemum morifolium ramat., asteraceae (Compositae) familyasına ait, çok yıllık ve otsu bir süs bitkisidir. Doğal yayılış alanı Asya olup, özellikle Japonya ve Çin'de önemli rol oynamıştır. Gerek estetik değerleri gerekse ticari potansiyeli sayesinde, kesme çiçek ve peyzaj uygulamalarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Bitki, kısa gün koşullarında çiçeklenmesiyle bilinir ve bu özelliği nedeniyle "kasım çiçeği" olarak da adlandırılmıştır.
Botanik Özellikleri
Kasımpatı bitkileri, gövdeden dik şekilde uzanan sürgünleriyle 40 ila 120 cm arasında boylanabilir. Yaprakları çok parçalı, kaba dişli ve etli yapıya sahiptir. Çiçek formuna göre sınıflandırıldığında, başlıca iki gruba ayrılır: Standart (tek çiçekli) ve sprey (çok çiçekli). Sprey grubunda pompon, yalınkat, dekoratif ve anemon formlarına rastlanır. Bu sınıflandırma, özellikle kesme çiçek sektöründe tür seçimini belirleyen temel kriterler arasındadır.
Kasımpatı (Bu görsel yapay zeka ile oluşturulmuştur)
Kasımpatı üretiminde yaygın yöntem çelikle çoğaltmadır. Anaç bitkilerden elle alınan çelikler, yaklaşık 7-8 cm uzunluğunda olup bu çelikler, uygun bir köklendirme ortamında, yaklaşık 15-20 günlük süreçte köklenir.
Bu ortam, genellikle saf kum, perlit veya torf karışımından oluşur ve sıcaklığı 20-22°C arasında tutulur. Sisleme sistemiyle yüksek nem sağlanır ve 15-20 gün içerisinde köklenme gerçekleşir. Köklendirme sırasında, kök oluşumunu hızlandırmak için genellikle hormon uygulaması tercih edilir.
Kasımpatılar, tomurcuklanmaya yatkın oldukları için, vejetatif dönemde çiçeklenmeyi baskılamak amacıyla yapay ışıklandırma (geceleri) kullanılır. Gece sıcaklığı 15-16°C, gündüz ise 16-20°C aralığında tutulmalıdır. Bir anaç bitkiden beş defadan fazla çelik alınmamalı, altı aydan fazla bekletilmemelidir.
Ekolojik İstekleri
Kasımpatı serin iklim bitkisidir. Optimal gündüz sıcaklığı 18-21°C, gece sıcaklığı ise 15-16°C'dir. Tomurcuklanma aşamasında sıcaklığın 12-13°C'ye düşürülmesi önerilir. Işık isteği yüksektir; ancak kısa gün bitkisi olduğundan çiçeklenme 13,5 saatten kısa fotoperyot koşullarında başlar. Bu nedenle ticari yetiştiricilikte gün uzunluğu yapay ışıkla düzenlenir. Bitki, organik madde açısından zengin, iyi drenajlı, pH seviyesi 5,5-6,5 arasında olan toprakları tercih eder.【1】
Kasımpatı (Bu görsel yapay zeka ile oluşturulmuştur)
Yetiştirme Teknikleri
Fide dikimi sırasında seralarda 15x15 cm mesafeyle, metrekareye ortalama 60-62 bitki gelecek şekilde yerleştirilir. Dikim derinliği fazla olmamalı; aksi takdirde çeşitli kök çürüklükleri ve fungal hastalıklar ortaya çıkabilir. Sulama hemen ardından bolca yapılmalı, sisleme şeklinde yapraklara da nem kazandırılmalıdır.
Bakım İşlemleri
Kasımpatının bakımında sulama ve gübreleme önemli faktörlerdir. Bitki düzenli ve yeterli miktarda suya ihtiyaç duyar; bu nedenle damla sulama yöntemi en uygun seçeneklerden biridir. Gübreleme, özellikle çiçeklenme döneminde bitkinin besin ihtiyacını karşılamak üzere düzenli aralıklarla yapılmalıdır. Toprağa uygulanan organik ve mineral gübrelerle bitkinin büyümesi ve gelişmesi desteklenir.
Uç alma işlemi, dikimden yaklaşık 10-15 gün sonra yapılır ve bu sayede bitkinin dallanması teşvik edilir. Aynı şekilde, büyüme sürecinde gövdenin desteklenmesi amacıyla tel veya ip ağlar kullanılır. Karbondioksit gübrelemesi, seralarda sabah saatlerinde 10.00-16.00 arasında uygulanabilir; bu işlem fotosentez oranını artırarak çiçek kalitesine doğrudan katkı sağlar.
Kasımpatı (Bu görsel yapay zeka ile oluşturulmuştur)
Hasat ve Sonrası İşlemler
Çiçekler tam açmadan önce hasat edilir. Hasat edilen saplar, boylarına ve çiçek formlarına göre sınıflandırılır. Takiben "su çektirme" işlemi uygulanır; saplar, su dolu kaplara yerleştirilerek tazeliğin korunması sağlanır. Pazara sevk edilmeden önce uygun sıcaklıkta (1-4°C) ve yüksek nemli ortamda (yakl. %90 RH) depolanmalıdır. Bu işlemler çiçeğin raf ömrünü doğrudan etkiler.
Kasımpatı, morfolojik çeşitliliği, üretim kolaylığı ve uzun vazo ömrü sayesinde süs bitkileri içerisinde öne çıkan türlerden biridir. Modern üretim teknikleri, bu bitkinin her mevsim pazara sunulmasını mümkün kılmıştır. Ancak, üretimin sürdürülebilirliği için ekolojik koşulların dikkatle izlenmesi, anaç materyal kalitesinin korunması ve hasat sonrası işlemlerin titizlikle uygulanması gerekmektedir.