Kispet, geleneksel Türk güreşi olan yağlı güreşin temel giysisidir. Belden dizin hemen altına kadar uzanan, düğmesiz ve kuşaksız bir deri pantolon şeklinde tasarlanmış olan kispet, güreşçinin hareketlerini kısıtlamadan esneklik sağlaması için özel olarak dikilir.
Kispetin Tarihi ve Kültürel Kökeni
Kispetin kökeni Orta Asya'ya kadar uzanmaktadır. Türklerin göçebe yaşam tarzında deri işçiliği önemli bir yer tutmuş ve savaşçı topluluklar, dayanıklı ve esnek hareket kabiliyeti sağlayan deri giysiler kullanmıştır. Güreşin bir savaş hazırlığı olduğu düşünüldüğünde, kispetin savaşçı giysileriyle bağlantılı olduğu anlaşılmaktadır.

Kispet İle Güreşen İki Yağlı Güreşçi (Adem Albayrak)
Türklerin tarih boyunca güreşle olan ilişkisi, İskit ve Saka Türklerinden günümüze kadar uzanmaktadır. İskit dönemine ait kemik avadanlıklar üzerindeki güreşçi figürleri, Türklerin tarih boyunca güreşle iç içe olduğunu göstermektedir.
Ayrıca 9. yüzyılda oluştuğu düşünülen Manas Destanı'nda, pehlivanların deri kispet giydiğine dair ifadeler bulunmaktadır. Osmanlı döneminde ise yağlı güreşin en önemli merkezi olan Edirne'de, güreşçilerin kispet giyerek müsabakalara çıktığı Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde de yer almaktadır.
Osmanlılar döneminde güreşçiler için tekke ve loncalar kurulmuş, pehlivanların antrenman yaptığı mekânlar devlet tarafından desteklenmiştir. Kırkpınar Güreşleri'nin kurumsallaşmasıyla birlikte kispet de özel bir statü kazanmış, her pehlivanın kişisel ölçülerine uygun olarak özel dikilmiş kispet giymesi bir gelenek haline gelmiştir.
Kispetin Yapısı ve Üretimi
Kispet, manda, dana veya malak derisinden yapılmaktadır. Geleneksel olarak manda derisi kullanılmışsa da günümüzde daha hafif olan dana derisi tercih edilmektedir. Kispetin üretimi, özel el işçiliği gerektiren bir süreç olup, kesim, kalıplama ve dikiş aşamalarından oluşmaktadır.
Kispetin temel bileşenleri şunlardır:
- Kasnak: Kispetin bel kısmını oluşturan bölümdür. Güreş sırasında rakibin tutunarak oyun kurabileceği en önemli kısımdır. Kalın ve sert bir yapıdadır, içine sağlam ip geçirilerek belde sabitlenmesi sağlanır.
- Paça: Diz kapağının altına kadar uzanan kispetin en alt bölümüdür. Sıkı bağlanmayan bir paçadan içeri giren parmaklar, rakibin oyun almasını kolaylaştırabilir. Bu nedenle paça bölgesi sağlam dikilmelidir.
- Paçabent: Paça ile baldır arasına yerleştirilen keçedir. Üzerine deri çekilerek sicimle sıkıca bağlanır, böylece kispetin güreş sırasında kaymasını ve pehlivanın rahat hareket etmesini sağlar.
Kispetçilik ve Günümüzdeki Durumu
Kispet yapımı, ustalık gerektiren bir el sanatıdır. Geçmişte usta-çırak ilişkisiyle aktarılan bu zanaat, günümüzde az sayıda usta tarafından sürdürülmektedir. Kispet diken ustalar, derinin kalitesinden dikiş tekniklerine kadar birçok detayı göz önünde bulundurarak üretim yapar. Ancak modern tekstil ürünlerinin yaygınlaşması ve el işçiliğinin azalması, kispet ustalığının da kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına neden olmaktadır.

