Murathan Mungan, 1955 yılında İstanbul’da doğdu, çocukluk ve gençlik yıllarını Mardin’de geçirdi. Bu dönemde Reşat Nuri Güntekin, Refik Halit Karay, Ömer Seyfettin ve Peyami Safa gibi Türk edebiyatının klasiklerini okuyarak edebiyata yöneldi. Mardin Lisesi’nden mezun olduktan sonra Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nde lisans ve yüksek lisans öğrenimini tamamladı; doktora eğitimini yarıda bıraktı. Mezuniyetinin ardından altı yıl Ankara Devlet Tiyatroları’nda, üç yıl İstanbul Belediye Tiyatroları’nda oyun yazarlığı yaptı.
Edebi Etkilenimler ve Felsefi Arka Plan
Mungan’ın edebiyatında Türk klasiklerinin yanı sıra modern düşünürlerin de derin etkisi vardır. Louis Althusser’in ideoloji kuramı, Jean Baudrillard’ın “protezler” ve “transseksüellik” kavramları, Freud’un suçluluk ve ölüm dürtüsü üzerine görüşleri, Michel Foucault’nun cinsellik ve söylem analizleri onun eserlerinde yankı bulmuştur. Jung’un “persona” kavramına ve René Girard’ın arzu kuramına da değinmiş, bu fikirleri kendi yazınsal evrenine uyarlamıştır.
Edebi Üretim ve Eserleri
Mungan, 1978’de şiirlerini yayımlamaya başladı; 1980’de ilk kitabı Mahmut ile Yezida çıktı. O günden bugüne şiir, öykü, roman, tiyatro, deneme, senaryo, radyo oyunu ve şarkı sözü gibi farklı türlerde üretim yaptı. Şiir kitapları arasında Osmanlı’ya Dair Hikâyat, Kum Saati, Sahtiyan, Yaz Geçer, Omayra, Metal ve Erkekler İçin Divan öne çıkar. Öyküde Kırk Oda (1987), Üç Aynalı Kırk Oda (1999), Yedi Kapılı Kırk Oda (2007) ve Dokuz Anahtarlı Kırk Oda (2017) ile gelişen seri dikkat çeker; serinin son kitabı Son Oda olarak planlanmıştır. Romanları arasında Yüksek Topuklar, Çador ve eleştirmenlerce başyapıtı kabul edilen Şairin Romanı yer alır. Tiyatroda Mahmut ile Yezida, Taziye, Geyikler Lanetler, Bir Garip Orhan Veli ve Mutfak öne çıkan eserleridir. Ayrıca Metinler Kitabı, Murathan ’95 ve Soğuk Büfe deneme kitapları arasındadır. Senaryoları arasında Dağınık Yatak ve Başkasının Hayatı sayılabilir.
Edebi Tarzı, Temaları ve Ödülleri
Mungan, kendine özgü “yaralı lirizm”iyle tanınır. Eserlerinde bireyin “kendisi olamaması” temasını, ideoloji ve toplumsal roller bağlamında işler. Mitoloji, masallar, sözlü gelenek, folklorik öğeler ve Doğu-Batı karşıtlığı, edebiyatında sıkça başvurduğu motiflerdir. Cinsiyet ve cinsellik üzerine düşünceleri, Althusser ve Baudrillard’ın kuramlarıyla beslenir. Çocuklukta yaşadığı Kürtçe konuşma yasağı deneyimi, dil ve sessizlik temasını edebiyatına taşımıştır. Mungan, Osmanlı’ya Dair Hikâyat ile Akademi Kitabevi Şiir Ödülü’nü, Kırk Oda ile Haldun Taner Öykü Ödülü’nü, Tuğla ile Erdal Öz Edebiyat Ödülü’nü kazanmıştır. İlk kitabından bugüne güçlü bir okur kitlesi oluşturmuş, her yeni eseriyle bu kitlenin sınırlarını genişletmiştir.