Seaspiracy, 24 Mart 2021 tarihinde Netflix platformunda yayımlanan bir çevre belgeselidir. Yapımcılığını ve yönetmenliğini Ali Tabrizi ve Lucy Tabrizi’nin üstlendiği bu eser, küresel balıkçılık endüstrisinin deniz ekosistemleri, deniz canlıları ve insan yaşamı üzerindeki etkilerini eleştirel bir şekilde incelemektedir. Belgesel, özellikle sürdürülebilir balıkçılık kavramının gerçekliğini sorgulayarak, çevre koruma politikaları ve endüstriyel uygulamalar arasındaki çelişkileri ortaya koymayı amaçlar. 90 dakikalık süresi boyunca, hem bilimsel veriler hem de saha çekimleri aracılığıyla konuyu derinlemesine işler.
Seaspiracy Belgeselinin Fragmanı (YouTube)
Genel Bakış ve Amaç
Seaspiracy, izleyicileri balıkçılık endüstrisinin görünmeyen yüzüne dikkat çekmek için tasarlanmıştır. Belgesel, balık tüketiminin yaygın kabul görmüş faydalarına rağmen, bu endüstrinin çevreye verdiği zararları ve etik sorunları gündeme getirir. Yapımcılar, başlangıçta plastik kirliliğine odaklanmayı planlasa da, araştırmaları sırasında balıkçılığın daha geniş çaplı etkilerine yönelmiştir. Bu bağlamda, belgesel, okyanusların korunması ve insan alışkanlıklarının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini savunur.
Balıkçılık Endüstrisinin Çevresel Etkileri
Belgesel, aşırı avlanmanın deniz ekosistemlerine olan yıkıcı etkilerini detaylı bir şekilde ele alır. Büyük ölçekli balıkçılık teknelerinin kullandığı dip tarama (bottom trawling) gibi yöntemlerin, deniz tabanını tahrip ederek biyolojik çeşitliliği azalttığı belirtilir. Ayrıca, hedef dışı yakalanan türler (bycatch) olarak adlandırılan deniz canlılarının, özellikle deniz kaplumbağaları, yunuslar ve köpekbalıkları gibi türlerin, bu yöntemler sonucu yok olma tehlikesiyle karşıya olduğu vurgulanır. Verilere göre, küresel balıkçılıkta her yıl yaklaşık 300.000 küçük balina, yunus ve fok gibi memelinin yan ürün olarak öldüğü öne sürülür.

Seaspiracy Belgeselinden Bir Sahne (IMDB)
Balık çiftlikleri de belgeselde önemli bir yer tutar. Bu tesislerin, çevreye salınan atıklar ve kimyasallar nedeniyle su kirliliğine yol açtığı belirtilir. Özellikle somon gibi türlerin yetiştirilmesinde kullanılan yemlerin, vahşi balık popülasyonlarının azalmasına neden olduğu ve bu döngünün sürdürülemez olduğu ifade edilir. Ayrıca, plastik atıkların okyanuslara yayılımı ve mikroplastiklerin deniz canlılarına etkileri, belgeselin ana temalarından birini oluşturur.
Deniz Koruma Örgütleriyle İlişkiler
Seaspiracy, bazı uluslararası deniz koruma örgütlerinin balıkçılık endüstrisiyle iş birliği içinde olduğunu iddia eder. Özellikle, sürdürülebilir balıkçılık sertifikaları veren organizasyonların, endüstriyel balıkçılıkla bağlantılı olduğu ve bu sertifikaların güvenilirliğini sorguladığı belirtilir. Belgesel, bu örgütlerin finansal desteklerini ve politikalarını eleştirerek, çevre koruma çabalarının ne ölçüde samimi olduğunu tartışmaya açar. Bu iddialar, belgeselin en çok tartışma yaratan bölümlerinden biridir.
Tepkiler ve Tartışmalar
Belgeselin yayımlanmasıyla birlikte, balıkçılık sektörü, çevre örgütleri ve akademik çevrelerden çeşitli tepkiler gelmiştir. Balıkçılık endüstrisi temsilcileri, iddiaların abartılı olduğunu ve sektörü karalamaya yönelik olduğunu savunurken, bazı çevre aktivistleri belgeselin farkındalık yaratma potansiyelini övmüştür. Akademisyenler ise, belgeselin bazı verilerinin bilimsel olarak doğrulanması gerektiğini belirtmiş, ancak genel mesajının önemine dikkat çekmiştir. Bu tartışmalar, deniz kaynaklarının yönetimi ve balıkçılık politikaları üzerine global bir diyaloğu tetiklemiştir.
Yapım Süreci ve Teknik Özellikler
Seaspiracy, Tabrizi kardeşler tarafından yaklaşık üç yıl süren bir araştırma ve çekim sürecinin ürünüdür. Belgesel, 20’den fazla ülkeyi kapsayan saha çalışmalarını içerir ve uzman görüşleri, gizli kamera çekimleri ile desteklenir. Görsel olarak çarpıcı sahneler ve infografikler kullanılarak, izleyiciye karmaşık konuları anlaşılır bir şekilde sunmayı hedefler. Seslendirme, İngilizce olarak Richard Hammond tarafından yapılmış, Türkçe altyazı seçeneğiyle Netflix üzerinden erişime sunulmuştur.
Etki ve Miras
Belgeselin yayımlanmasından sonra, izleyiciler arasında deniz ürünlerini tüketme alışkanlıklarını gözden geçirme eğilimi gözlemlenmiştir. Ayrıca, bazı restoranlar ve marketler, balık menülerini gözden geçirme kararı almıştır. Seaspiracy, çevre belgeselleri arasında geniş bir izleyici kitlesine ulaşarak, okyanus koruma hareketine katkıda bulunmuştur. Ancak belgeselin bazı iddialarının eksik kanıtlarla desteklendiği yönündeki eleştiriler de devam etmektedir.


