Subscapularis Kası, omuz hareketliliği ve stabilitesinde kritik rol oynayan derin bir kastır. Rotator manşetin en büyük ve en güçlü üyesi olarak, hem günlük yaşam hareketlerinde hem de sportif aktivitelerde önemli görevler üstlenir. Bu metinde subscapularis kasının anatomik yapısı, morfolojik özellikleri, embriyolojik kökeni, sinir ve damar bağlantıları ile klinik açıdan taşıdığı önem detaylı biçimde ele alınmaktadır.
Anatomik Yapı
Morfoloji ve Bağlantı Noktaları
Subscapularis Kası, skapulanın ön yani kostal yüzeyinde yer alan güçlü ve geniş bir kastır. Orijini skapulanın iç yüzeyinde bulunan subscapular fossa’nın medial üçte ikisinden başlar; ayrıca intermusküler septalardan ve skapulanın aksiller kenarındaki oluklardan da destek alır. Lifleri laterale, yani dışa doğru ilerleyerek humerusun küçük tüberkülüne ve omuz eklemi kapsülünün ön kısmına yapışır. Bazı bireylerde kasın tendonu intertuberküler oluktan (biseps oluğu) geçerek daha da ileri uzanabilir ve bu varyasyon, klinik değerlendirmelerde önem kazanabilir. Subscapularis kası ile skapula arasında yer alan subscapularis bursası, kasın çalışması sırasında hareket kolaylığı sağlar. Bu bursa, hem tendon ile kemiğin sürtünmesini azaltır hem de omuz eklemi boşluğuyla bağlantı kurarak potansiyel eklem içi iletişim oluşturur. Ayrıca bursa, subscapularis ile serratus anterior kası arasında kaygan bir düzlem oluşturarak bu iki yapı arasında sürtünmeyi engeller. Subscapularis, rotator manşetin en geniş ve en kalın kası olarak dikkat çeker ve glenohumeral eklemin ön duvarını oluşturarak omuz stabilitesinde temel bir rol üstlenir.
Embriyolojik Köken ve Sınıflandırma
Embriyolojik olarak subscapularis kası, ventral kas kitlesinden türeyerek gelişir. Bu gelişimsel köken, onu üst ekstremiteye ait diğer fleksör kaslarla benzer bir yapıya sahip kılar. Anatomik ve fonksiyonel olarak skapulohumeral ya da intrinsik omuz kasları grubunda yer alır. Bu grup, doğrudan omuz eklemine etkide bulunan ve skapula ile humerus arasında bağlantı kuran kaslardan oluşur.
Sinir İnnervasyonu ve Vasküler Beslenme
Kasın sinirsel kontrolü, brakial pleksusun posterior kordonundan çıkan üst ve alt subscapular sinirler (C5–C6) tarafından sağlanır. Bu çift sinir desteği, kasın işlevini sürdürebilmesi açısından önemlidir. Kasın beslenmesi ise subscapular arterin dalları ile lateral torasik arter aracılığıyla gerçekleşir. Bu damarlar, cerrahi girişimler sırasında dikkatle korunması gereken yapılardır çünkü kasın iyileşmesi ve canlılığını sürdürmesi için temel kan akışını sağlarlar.
Fonksiyon ve Klinik İlişkiler
Subscapularis Kası, humerusu içe doğru çeviren yani medial rotasyon yapan bir kastır. Ayrıca kolu gövdeye yaklaştırır (adduksiyon) ve rotator manşet grubunun bir parçası olarak omuz eklemini stabilize eder. Kol kaldırıldığında, humerus başını aşağı ve öne çekerek eklemde aşırı yükselmeyi önler. Bu işlevi sayesinde subscapularis, özellikle omuz hareketleri sırasında oluşabilecek instabiliteleri engeller. Kasın zayıflığı ya da hasarı durumunda, anterior omuz instabilitesi gelişebilir ve bu durum omuz çıkığı (dislokasyon) riskini artırır. Subscapularis Kası, travmatik olaylar ya da tekrarlayıcı mikrotravmalar sonucu yırtılabilir. Bu yırtıklar genellikle ani zorlanmalarla ortaya çıksa da, yaşla birlikte gelişen dejeneratif değişiklikler sonucu da görülebilir. Kasın tendonu aşırı kullanım ya da inflamatuar süreçler nedeniyle iltihaplanabilir; bu durum tendinit olarak adlandırılır. Klinik değerlendirmede “lift-off testi” ve “bear-hug testi” gibi fiziksel muayene yöntemleri, subscapularis fonksiyonunu değerlendirmek amacıyla kullanılır. Görüntüleme teknikleri arasında manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ve ultrason, tendon yırtıklarını ve yapısal bütünlüğü değerlendirmek için oldukça etkilidir. Tedavi yaklaşımı hasarın derecesine göre değişkenlik gösterir. Hafif ve kısmi yırtıklarda konservatif tedavi yani istirahat, fizik tedavi ve nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar (NSAID’ler) tercih edilirken; tam kat yırtıklarda cerrahi onarım gerekebilir. Cerrahi genellikle artroskopik yöntemlerle uygulanır ve fonksiyonel iyileşme sağlanması hedeflenir.


