Antalya'nın Alanya ilçesi sınırlarında, Seki Köyü yakınlarında yer alan Syedra Antik Kenti, Dağlık Kilikya (Kilikya Trakheia) bölgesinin önemli antik yerleşimlerinden biridir. Yaklaşık 400 metre yükseklikte, denize hakim bir tepe ve onun kıyıya uzanan eteklerine kurulmuş olan kent, stratejik konumu sayesinde antik çağlarda hem savunma hem de deniz ticareti açısından avantajlı bir yerleşim alanı olmuştur.

Syedra Antik Kenti - Türkiye Kültür Portalı
Konumu ve Coğrafyası
Syedra Antik Kenti, Antalya ili Alanya ilçesi sınırlarında, Seki Köyü yakınında yer almaktadır. Kent, deniz seviyesinden yaklaşık 400 metre yükseklikte, bölge halkının "Asar Tepe" olarak adlandırdığı yüksekçe bir sırt ve onun kıyıya uzanan eteklerinde kuruludur. Bu konum, Syedra’ya hem savunma hem de deniz ticareti açısından stratejik avantajlar sağlamıştır. Akdeniz’e hâkim bu topoğrafya, kentin görsel etkileyiciliğini artırmakla kalmamış, aynı zamanda antik dönemdeki liman kenti kimliğini desteklemiştir.
Tarihi
Kentin ismini, Kilikya ile Pamfilya bölgeleri arasında doğal bir sınır oluşturan “Sedre Çayı”ndan aldığı düşünülmektedir. Antik kaynaklar, kent planlaması ve epigrafik veriler Syedra’nın Dağlık Kilikya (Cilicia Tracheia) coğrafyası içerisinde değerlendirildiğini göstermektedir.
Arkeolojik veriler, Syedra’da Arkaik ve Helenistik Dönemlere ait yerleşim izlerinin bulunduğunu ortaya koymaktadır. Özellikle Arkaik Dönem seramik buluntuları bu erken evreye işaret etmektedir. Bununla birlikte, mimari yapılaşma ve yazıtlar esas olarak Geç Helenistik Dönem’den itibaren yoğunlaşmaktadır. Bu süreçle birlikte kentte daha organize bir kentleşmenin başladığı, yapı faaliyetlerinin arttığı ve bölgenin daha işlevsel bir yerleşim haline geldiği anlaşılmaktadır.
Syedra’nın en parlak dönemi, Roma İmparatorluk Dönemi’ne, özellikle M.S. 2. ve 4. yüzyıllara denk gelir. Bu dönemde kentteki mimari etkinliklerin arttığı ve anıtsal yapılarla donatıldığı görülmektedir. Söz konusu yüzyıllarda inşa edilen Büyük Hamam, frigidarium ve palaestra gibi yapılar, bu dönemin refah düzeyini ve toplumsal yaşantısını yansıtan en belirgin örnekler arasında yer almaktadır. Hamam kompleksinde yer alan ve “Herakles’in On İki İşi”ni betimleyen mozaikler de bu dönemin sanat anlayışını yansıtan özgün örneklerdendir.
Kent, Roma Dönemi sonrası da yaşamaya devam etmiş ve M.S. 12. yüzyıla kadar bir piskoposluk merkezi olarak varlığını sürdürmüştür. Bu durum, Syedra’nın yalnızca klasik dönemlerde değil, Orta Çağ boyunca da bölgesel ölçekte önemini koruduğunu göstermektedir. Ayrıca, yüzey araştırmalarında ele geçen az sayıda Anadolu Selçuklu Dönemi seramikleri, kentin M.S. 13. yüzyıla kadar da iskan gördüğünü ortaya koymaktadır.
2019 yılında başlatılan sistemli kazı çalışmaları, özellikle Roma Dönemi yapılarını ve bu döneme ait zemin mozaiklerini gün ışığına çıkarmış, böylece kentin tarihsel gelişimi ve kullanım sürecine dair yeni bilgiler ortaya konmuştur. Syedra’da elde edilen bulgular, bölgedeki kültürel sürekliliği ve dönüşümü anlamada önemli bir katkı sunmaktadır. Kentin uzun ömürlü yerleşim geçmişi, onu Akdeniz’in çok katmanlı tarihi içinde önemli bir noktaya yerleştirmektedir.
Ekonomisi
Syedra, antik dönemde bir liman kenti olarak faaliyet göstermiştir. Kentin bu özelliği, hem coğrafi konumu hem de antik kaynaklar ve epigrafik belgeler aracılığıyla doğrulanmaktadır. Deniz ticareti, Syedra’nın ekonomik yaşamında önemli bir yer tutmuştur. Aynı zamanda kentin hinterlandındaki kırsal alanların tarım ve zanaat üretimi açısından aktif olduğu, bu üretimin hem yerel tüketimi hem de liman aracılığıyla dış ticareti desteklediği düşünülmektedir. Bu özellikleriyle Syedra, Dağlık Kilikya’nın denize açılan ticaret noktalarından biri olmuştur.
Mimari Yapılar
Syedra’da günümüze ulaşabilmiş mimari kalıntılar arasında kent surları, agora, hamamlar, tiyatro, sarnıçlar ve nekropol alanları yer almaktadır. En dikkat çekici yapılardan biri Büyük Hamam kompleksidir. Bu yapı frigidarium, tepidarium, caldarium, apodyterium (soyunmalık) ve palaestra gibi bölümlerden oluşmaktadır. Yapı, Roma İmparatorluk Dönemi’nin imparatorluk tipi "hamam-gymnasium" mimari anlayışını yansıtan tipik bir örnek teşkil etmektedir.

Syedra Antik Kenti - Anadolu Ajansı
Palaestra bölümünde açığa çıkarılan taban mozaikleri, ortogonal düzende, çok renkli ve opus tessellatum tekniğinde döşenmiştir. Güney, kuzey ve batı koridorlarda korunmuş olan bu mozaikler, stilistik açıdan Anemurium, Antiochia ad Cragum ve Antakya örnekleriyle benzerlik göstermekte olup M.S. 3. yüzyıla tarihlendirilmektedir.
Geç Antik Dönem’de, palaestranın ortasına kare planlı bir havuz inşa edilmiş ve bu havuzun zemin mozaikleri, siyah zemin üzerine beyaz tesseralarla bezenmiştir. Mozaiklerde sarmaşık motifi ve dört kollu yıldız motifleri yer almakta olup işçilik kalitesi bakımından sade fakat sembolik açıdan zengindir. Havuzun yapımı, M.S. 5. yüzyıl sonu ile 6. yüzyıl başlarına tarihlendirilmekte ve bu süreçte yapının işlevsel dönüşüm geçirdiği düşünülmektedir.
Buluntular
Kazılar sırasında ortaya çıkarılan başlıca arkeolojik buluntular arasında seramik parçaları, mimari elemanlar, sütun tamburları, fresk kalıntıları ve sikkeler yer almaktadır. En dikkat çekici buluntular, palaestra ve frigidarium zeminlerinde açığa çıkarılan mozaiklerdir. Özellikle frigidarium mozaiğinde betimlenen “Herakles’in On İki İşi” sahnesi, figüratif anlatımı ve teknik özellikleriyle dikkat çeker. Palaestra mozaiklerinde ise geometrik kompozisyonlar ve renk geçişleriyle zenginleştirilmiş bordür motifleri öne çıkmaktadır.
Ayrıca Geç Antik Dönem havuzunun zemininde bulunan bir II. Justinus dönemine (M.S. 565–578) ait sikke, yapının tarihlendirilmesinde önemli bir veri olarak değerlendirilmiştir. Bu buluntular, Syedra’nın Roma Dönemi mozaik sanatı ve mimarisi hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.
Kazı Çalışmaları
Syedra’da ilk sistemli arkeolojik kazılar 2019 yılında Alanya Arkeoloji Müzesi başkanlığında, Doç. Dr. Ertuğ Ergürer’in bilimsel danışmanlığında başlatılmıştır. İlk çalışmalar, Büyük Hamam yapısının frigidarium (soğukluk) bölümünde yoğunlaşmış, burada “Herakles’in On İki İşi” sahnesini betimleyen bir taban mozaiği açığa çıkarılmıştır. Bu mozaik, 164,2 metrekarelik büyüklüğü ve figüratif kompozisyonuyla dikkat çekmektedir.
Syedra Antik Kenti'nde kazı çalışmaları - TRT 2
Aynı yıl içerisinde hamamın doğusunda yer alan palaestra (spor avlusu) bölümünde de kazılar gerçekleştirilmiş, burada Roma Dönemi’ne ait geometrik bezemeli mozaikler ve Geç Antik Dönem’e ait bir havuz yapısı ortaya çıkarılmıştır. Mozaiklerin teknik özellikleri ve desen analizleri, kentin sanatsal zenginliğini ve dönemin mozaik atölyeleriyle olan bağlantılarını ortaya koymuştur.
Syedra Antik Kenti, hem deniz kıyısına yakınlığı hem de yüksek konumu sayesinde antik çağda stratejik ve ekonomik açıdan önemli bir merkez olmuştur. Kent, Roma Dönemi’nde zirveye ulaşan mimari zenginliği ve özellikle mozaik sanatındaki gelişmişliğiyle dikkat çeker. Günümüzde yürütülen kazı çalışmaları, kentin tarihsel sürecine ve sosyal yapısına dair önemli bilgiler sunmaktadır. Syedra, sahip olduğu mozaikler ve anıtsal yapılarla yalnızca bir arkeolojik alan değil, aynı zamanda Akdeniz dünyasının tarihsel ve sanatsal hafızasını yansıtan önemli bir kültürel miras alanıdır.


