Türkiye’nin 10. Yargı Paketi, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasını öngören 30 maddelik bir kanun teklifidir. 29 Mayıs 2025 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunulmuştur. Türkiye Yüzyılı Yargı Reformu Strateji Belgesi çerçevesinde hazırlanan teklif, ceza adaleti sisteminin etkinliğini artırmayı, infaz uygulamalarını yeniden düzenlemeyi ve caydırıcılığı güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Teklif, 1 Haziran 2025 tarihinde, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilmiştir.

TBMM Genel Kurulu (Anadolu Ajansı)
Hazırlık Süreci ve Stratejik Arka Plan
Yargı Paketi, AK Parti Grup Başkanvekili Abdullah Güler tarafından kamuoyuna açıklanmış ve AK Parti milletvekillerinin imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sunulmuştur. Hazırlık sürecinde Adalet Bakanlığı bünyesindeki bürokratlar ile birlikte hakim, savcı, baro temsilcileri, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle istişarelerde bulunulmuştur. Paket, 2025-2029 dönemini kapsayan Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin amaç ve hedeflerini esas almakta olup; gecikmeyen, öngörülebilir, onarıcı ve telafi edici adalet sisteminin tesisi ile ceza adalet sisteminin caydırıcılığının artırılmasını hedeflemektedir.

Kanun teklifinin sunulmasının ardından Meclis'te basın toplantısı düzenleniyor, 29 Mayıs 2025 (Anadolu Ajansı)
Kanun Teklifinde Öngörülen Temel Düzenleme Alanları
Yargı Paketi kapsamında Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan kanun teklifinde, ceza hukukundan infaz rejimine, çocuk adaletinden noterlik disiplin sistemine kadar çok sayıda alanda mevzuat değişiklikleri öngörülmektedir. Teklif, ceza adalet sisteminin işleyişini etkileyen suç tanımları, ceza oranları ve infaz uygulamalarına ilişkin düzenlemeler içermektedir. Ayrıca Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararları doğrultusunda çeşitli kanunlarda teknik ve kurumsal uyum değişikliklerine de yer verilmektedir. Aşağıda bu düzenlemeler ana başlıklar halinde sunulmaktadır.
Ceza Hukuku Alanındaki Düzenlemeler
Suça Teşebbüs ve Kasten Yaralama
Türk Ceza Kanunu’nda değişiklik önerilen maddeler arasında suça teşebbüs hükümleri yer almaktadır. Ağırlaştırılmış müebbet hapis yerine verilecek süreli hapis cezası alt sınırının 13 yıldan 14 yıla, üst sınırının ise 20 yıldan 21 yıla çıkarılması öngörülmektedir. Müebbet hapis cezası yerine verilecek süreli hapis cezasının alt sınırı 9 yıldan 10 yıla, üst sınırı ise 15 yıldan 18 yıla çıkarılmaktadır.
Kasten yaralama suçu açısından da alt sınır 1 yıldan 1 yıl 6 aya çıkarılmakta, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek yaralamalarda ceza aralığı 4 aydan 1 yıla iken 6 aydan 1 yıl 6 aya yükseltilmektedir. Kadınlara karşı işlenen kasten yaralama suçlarında alt sınır 6 aydan 9 aya çıkarılmaktadır. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama hallerinde de hapis cezalarının alt sınırlarında artış öngörülmektedir. Kasten yaralamanın ölümle sonuçlanması halinde uygulanacak hapis cezası aralığı 8-12 yıldan 10-14 yıla çıkarılmakta, kemik kırığı ile birlikte ölüm halinde alt sınır 12 yıldan 14 yıla yükseltilmektedir.
Tehdit Suçu
Malvarlığına ağır zarar vereceğinden veya sair kötülük yapacağından bahisle yapılan tehditlerde hapis cezasının alt sınırının 2 ay olması önerilmektedir. Tehdidin silahla, kişinin kendisini tanınmaz hale getirmesi suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretle yapılması; birden fazla kişi tarafından gerçekleştirilmesi veya suç örgütlerinin oluşturduğu korkutucu güçten yararlanılması durumlarında, cezanın üst sınırının 5 yıldan 7 yıla çıkarılması teklif edilmektedir.
Kamu Güvenliği ve Silah Kullanımı
Kuru sıkı olarak bilinen ses ve gaz fişeği atabilen silahlar da dahil olmak üzere silahla ateş edilmesi veya patlayıcı madde kullanılması fiilleri, "genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçu kapsamına alınmaktadır. Bu suçun toplu alanlarda işlenmesi halinde verilecek cezaların yarı oranında artırılması düzenlenmektedir.
Trafik Güvenliğine İlişkin Düzenlemeler
Yargı paketiyle birlikte, trafik güvenliğini tehlikeye sokan eylemlere yönelik cezaların artırılması öngörülmektedir. Kara, deniz, hava veya demir yolu ulaşım araçlarını kişilerin hayatı, sağlığı ya da malvarlığı açısından tehlikeli şekilde sevk ve idare edenlere verilecek cezanın alt sınırı 3 aydan 4 aya çıkarılmaktadır. Alkol veya uyuşturucu etkisi altındayken araç kullananlara verilecek cezanın alt sınırı ise 6 ay olarak teklif edilmektedir.
Ulaşım araçlarının kaçırılması veya hareketinin engellenmesine yönelik fiiller, ayrı bir suç olarak düzenlenmektedir. Kara ulaşım araçlarının engellenmesi veya kaçırılması durumunda 1-3 yıl; deniz ve demiryolu araçlarında 2-5 yıl; hava taşıtlarında ise 5-10 yıl arası hapis cezası önerilmektedir.
İnfaz Rejimi ve Denetimli Serbestlik Düzenlemeleri
Koşullu Salıverilme ve Tekerrür
Kanun teklifinde, ceza infaz kurumlarında geçirilecek sürelere ilişkin yeni şartlar önerilmektedir. Açık ceza infaz kurumunda veya çocuk eğitimevinde bulunan ve koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan hükümlülerin, denetimli serbestlikten yararlanabilmeleri için koşullu salıverilme tarihine kadar geçirmeleri gereken sürenin en az onda birini ceza infaz kurumunda geçirmeleri zorunlu hale getirilmektedir.
İkinci defa tekerrür hükümleri uygulanan hükümlülere yönelik olarak süreli hapis cezalarında koşullu salıverilme oranı dörtte üç olarak belirlenmiştir. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasında 39 yıl, müebbet hapis cezasında 33 yıl, birden fazla süreli hapis cezasında toplam 32 yıl, süreli hapis cezalarında ise üçte ikilik süre infaz kurumunda geçirilmesi şartıyla koşullu salıverme imkanı tanınmaktadır.
Özel İnfaz Usulleri
Hafta sonu veya gece infazı gibi özel infaz usullerine dair kapsam genişletilmektedir. Kasten işlenen suçlarda toplam 3 yıl, taksirle işlenen suçlarda (taksirle öldürme hariç) toplam 5 yıl veya daha az hapis cezasına mahkum olanlara, belirli zaman dilimlerinde ceza infaz kurumuna girip çıkma esasına dayalı infaz uygulanabilecektir. Bu usul, hükümlünün iş yaşamı ve cezaevi düzeni göz önünde bulundurularak hafta içi günlerde de uygulanabilecektir.
Konutta infaz düzenlemesi kapsamında kadın, çocuk ve yaşlı hükümlülere ilişkin yeni hükümler teklif edilmektedir. Kadınlar, çocuklar ve 65 yaşını tamamlamış kişiler için bu sınır 3 yıl; 70 yaşını tamamlamış kişiler için 4 yıl; 75 yaşını tamamlamış kişiler için 5 yıl ve 80 yaşını tamamlamış kişiler için 6 yıl olarak belirlenmiştir. Bu sürelerin altındaki hapis cezaları konutta infaz edilebilecektir.
Ayrıca, ağırlaştırılmış müebbet harici hapis cezasına mahkum olup, cezaevi koşullarında hayatını yalnız sürdüremeyeceği belirlenen hasta ve engelli hükümlüler için cezanın konutta infazına infaz hakimi tarafından karar verilebilecektir. Bu kişilerin sağlık durumları düzenli aralıklarla değerlendirilecektir. Toplam cezası 10 yılı aşan hükümlülerin elektronik kelepçe ile izlenmesi zorunlu hale getirilecektir.
Çocuk Hükümlülere Yönelik Düzenlemeler
Çocuk kapalı ceza infaz kurumlarına ilişkin tanım yeniden düzenlenmekte ve bu kurumlarda çocuk hükümlülerin de barındırılmasına olanak tanınmaktadır. Hükümlü çocukların çocuk eğitimevine gönderilmelerine, iyi hal değerlendirmesi doğrultusunda karar verilecektir. Bu eğitimevlerinde barınma hakkını kaybeden çocuklar ise çocuk kapalı infaz kurumlarına sevk edilebilecektir.
Kasıtlı suçlardan 3 yıl veya daha az, taksirli suçlardan 5 yıl veya daha az hapis cezası alan çocukların cezalarının doğrudan çocuk eğitimevlerinde infaz edilmesi düzenlenmektedir. Cezaevi içi davranışları olumsuz değerlendirilen çocuk hükümlüler için yeniden değerlendirme süresi azami 6 ay ile sınırlandırılmıştır.
Noterlik ve Disiplin Hukuku
Noterlik Kanunu’nda yapılan değişiklikle disiplin cezalarının uygulama esasları yeniden tanımlanmıştır. Noterlerin meslek etiğine aykırı davranışlarına karşı hangi durumlarda hangi disiplin cezasının uygulanacağı ayrı ayrı belirlenmiştir. Disiplin cezalarına ilişkin zamanaşımı süresi, fiilin öğrenilmesinden itibaren 3 yıl, fiilin işlendiği tarihten itibaren 5 yıl olarak belirlenmiştir. Ceza soruşturması başlatılmışsa ceza kanunlarında belirtilen süreler esas alınacaktır.
İnternet Yayıncılığına İlişkin Düzenlemeler
Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına uyum amacıyla İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Hakkında Kanun’da kapsamlı değişiklikler önerilmektedir. “İçeriğin yayından çıkarılması” ibaresi “internet ortamından çıkarılması” şeklinde değiştirilmiş, kişilik haklarının ihlali durumunda içeriğin kaldırılması veya erişimin engellenmesine sulh ceza hakimliğince karar verilebilmesi hüküm altına alınmıştır.
İhlalin ilk bakışta anlaşıldığı hallerde içerik 24 saat içinde çıkarılabilecek ve başvurucunun adı ilgili içeriklerle ilişkilendirilmemesi yönünde karar alınabilecektir. Sosyal medya sağlayıcılarının bu kararları uygulamaması halinde, internet bant genişliklerinin %50'ye ve devamında %90’a kadar daraltılması mümkündür. Kararların gereğini yerine getirmeyen erişim sağlayıcılarına adli para cezası verilmesi öngörülmektedir.
Yargı Kurumlarına Yönelik Düzenlemeler
Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nda yapılan düzenlemeyle, görev süresi sona eren üyelerin daha önce bulundukları görevlere doğrudan dönmeleri sağlanmaktadır. Ayrıca, seçim ve atama işlemlerinin 30 gün içinde yapılması hükme bağlanmış, bu süre zarfında üyelerin izinli sayılmaları ve özlük haklarından yararlanmaya devam etmeleri düzenlenmiştir.
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’da da iş sözleşmeleriyle ilgili hükümlerde değişikliğe gidilmiştir. Tarafların seçtiği hukuk yerine daha sıkı ilişkili hukukun uygulanmasına imkan tanınmaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda ise senetle ispat ve tanıkla ispat yasağı ile temyiz parasal sınırları, hukuki işlemin yapıldığı ve davanın açıldığı tarihe göre belirlenmektedir.



